Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Kategoriler
Sosyal Medya

“AK DAVA” İÇİN SON SÖZÜ REİS SÖYLEDİ

MURAT İPEK’İN KÖŞE YAZISI

MURAT İPEK’İN KÖŞE YAZISI

Bilindiği üzere dün (21 Mayıs 2017) tarihinde AK Parti, 3. Olağanüstü Kongresi’ni Ankara’da yaptı. 16 Nisan 2017 tarihinde kabul edilen anayasa değişikliği Cumhurbaşkanına partisine üye olabilme imkanı vermişti. Bu hakkı kullanan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan 1414 delegenin oyunu alarak yeniden kurucusu ve sevdalısı olduğu AK Partinin genel başkanı oldu. Cumhurbaşkanımızın deyimiyle “üstad” kongresi başta AK Parti camiası olmak üzere ülkemize, milletimize ve ümmete hayırlı uğurlu olsun.

Cumhurbaşkanımız ve AK Parti Genel Başkanımız, konuşması içerisinde yeni dönemle ilgili çarpıcı mesajlar da verdi.  Herkesin kendini güvende ve özgür hissedeceği, ötekileştirmenin olmayacağı bir Türkiye’yi inşaa edeceklerini söyleyen Erdoğan, “Bu ülkedeki her birey birinci sınıf vatandaştır. Biz her yatırımı, icraatı tüm vatandaşlarımız için yapıyoruz. Herkesten bizi dinlemesini, anlamaya çalışmasını mümkünse katkı vermesini beklemek hakkımızdır. Biz 80 milyonun hizmetkârıyız.” dedi.

Cumhurbaşkanımız AB üyelik süreciyle ilgili görüşlerinde ise; “AB; ya bize verdiği sözleri tutar ya da herkes kendi bildiğini yapar.” diyerek özetledi. Bizim tercihimiz her şeye rağmen yolumuz AB ile devam etmektir. Burada kararı verecek olan AB’dir” diyerek de AB’ye göndermede bulundu. OHAL’e de değinerek OHAL’in huzura kavuşuncaya kadar devam edeceğini söyledi.

Konuşmasının AK Parti’ye dönük kısmında ise şu satırlar dikkatimi çekti.

“Bu yıl yeni hedefimiz teşkilatlarımızda ciddi bir yenileşmeye gitmektir. İl, ilçe, belde teşkilatlarımızda süratle yenileşmeye gidilecek.” ve “Milletimize, partimize yük olan değil, yükü omuzlayan belediye başkanları ile yolumuza devam edeceğiz.”

Dikkatimi çeken ve çok önemsediğim bu iki cümleyi biraz açmak gerekiyor.

Reisin, aslında bu cümleleri zorunluluk gereği söylediğini düşünenlerdenim. Her defasında yalnız olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanımız hiç şüphesiz bu siteminde yerden göğe kadar haklıdır. Dershaneler meselesinden tutun da fetoyla mücadelede ve daha bir çok konuda yalnız kaldığına bizler de şahit olduk.

Hızına yetişemeyen, AK Parti misyonunu – vizyonunu benimseyememiş, dava bilincinden uzak parti yöneticileri, belediye başkanları da reisin sitem ettikleri içerisinde yer almaktadır. Kongre sonrası tekrar genel başkan olarak ilk değişim sinyallerini  MYK ve MKYK’da değişikliğe giderek vermiş oldu. Sırada kendisinin de ifade ettiği gibi teşkilatlar ve belediyeler var.

2017 içerisinde gerekli değişiklerin yapılacağını ve 2018 içerisinde yeni kadrolarla 2019 daki seçime gidileceğini tahmin ediyorum. Aksi takdirde 2019’da yapılacak olan gerek yerel seçimler gerekse Cumhurbaşkanlığı seçimi tehlikeye girecektir.

AK Parti 2002 ruhuna tekrar dönmelidir. Halkta karşılığı olan, halkın onayını almış,  “AK” davayı ve onun genel başkanını benimsemiş, gecesini gündüzüne katmayı göze almış, durmadan yılmadan korkmadan çalışacak; 2023 hedeflerine ülkeyi başarılı bir şekilde götürebilecek, belde teşkilatlarından büyükşehir belediye başkanlarına; milletvekillerinden bakanlara kadar geniş bir yelpazede “dava adamı” olan yöneticiler görevlendirilmeli ve görev almalıdır.