RİSALE-İ NUR KÜLLİYATI – MESNEVİ-İ NURİYE’DEN
Ey kâfir! Bunu işittikten sonra iyice düşün. Bir zerreye bir terzilik san’atını öğretmeye kudretin var mıdır? Kendine hâlık ittihaz ettiğin tabiat ve esbab, herşeyin muhtelif ve mütenevvi suretlerini biçip dikmesine kudretleri var mıdır?
Bak, ey gözden mahrum kâfir! Şecere-i hilkatin semeresi ve kuvvet ve ihtiyarca esbabdan üstün olan insan, terziliğin bütün kabiliyetlerini, bilgilerini cem edip dikenli bir şecerenin âzâlarına uygun bir gömleği dikemez. Halbuki, Sâni-i Hakîm herşeyin nemâsı zamanında pek muntazam, cedid ve taze taze gömlekleri ve yeşil yeşil hulleleri kemâl-i sür’at ve sühuletle yapar, giydirir. Fesübhânallah!
Evet, münezzehtir, herşeyin vücudu emrine bağlı olan Allah münezzehtir. Herşeyin içyüzü elinde bulunan Sâni münezzehtir. Bütün mahlûkata merci olan Sâni münezzehtir.
KAYNAK: BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ, RİSALE-İ NUR KÜLLİYATI / MESNEVİ-İ NURİYE / DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI YAYINLARI