CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN GÜMÜŞHANE’YE TEŞEKKÜR EDİP, DÜNYA’YA MESAJ VERDİ

*Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 Ağustos 2018 Cuma günü  Gümüşhane Atatürk Caddesi’nde düzenlenen “Gümüşhane Geçişi Çevre Yolu”nun Açılış Töreni’nde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, 10 aylık aylık hasretin ardından vefanın, dayanışmanın, milli iradenin ve rekorların şehri Gümüşhane’de olmaktan memnuniyet duyduğunu belirtti. Erdoğan, 24 Haziran seçimlerinde yüzde 77 oy oranıyla şahsını cumhurbaşkanlığına layık gören Gümüşhanelilere sevgilerini ve […]

*Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 Ağustos 2018 Cuma günü  Gümüşhane Atatürk Caddesi’nde düzenlenen “Gümüşhane Geçişi Çevre Yolu”nun Açılış Töreni’nde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, 10 aylık aylık hasretin ardından vefanın, dayanışmanın, milli iradenin ve rekorların şehri Gümüşhane’de olmaktan memnuniyet duyduğunu belirtti.

Erdoğan, 24 Haziran seçimlerinde yüzde 77 oy oranıyla şahsını cumhurbaşkanlığına layık gören Gümüşhanelilere sevgilerini ve şükranlarını ifade ederek, 16 Nisan halk oylamasında Türkiye genelinde dördüncü olan Gümüşhane’nin 24 Haziran’da komşusu Bayburt’tan hemen sonra ikinci sıraya yerleştiğini, 19 Kasım’da yapılan il kongresinde verdiği sözü yerine getirdiğini söyledi.

Destekleri için Gümüşhaneli hanımefendilere, gençlere, emekçilere, çiftçilere, dili dualı pirifanilere şükranlarını sunan, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da milletin desteğine, duasına, iltifatına layık olmaya çalışacaklarını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hiçbir anımızı boş geçirmeden bu millete hizmet etmeye devam edeceğiz. Yapılanları görüyorsunuz değil mi? Biz size hizmetkar olarak bu adımları attık. Buraya gelmeden önce Bayburt’a uğradık. Oradaki kardeşlerimize teşekkürlerimizi ifade ettik. Tıpkı Gümüşhane’de olduğu gibi Bayburt’ta da muhteşem bir coşku vardı. Orada da bu muhabbete, sevdaya şahit olduk. Nasipse yarın önce Ordu’ya geçeceğiz. Aslında sel felaketi sebebiyle Ordu’ya uğrayacağız. Ardından Rize’ye geçip hemşehrilerimizle hasbihal edeceğiz. İnşallah onlara destek ve teveccühleri için şükranlarımız sunacağız. Pazar günü de Trabzon’dayız. Kısacası bu hafta sonunu Doğu Karadeniz’de geçirmiş oluyoruz.”

Erdoğan, Gümüşhane’ye kuru bir teşekkür için gelmediklerini, bugün şehrin tüm Doğu Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgesi için önemli bir yatırımının açılışını yapmaya geldiklerini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplam yatırım bedeli 1 milyar lira olan, bünyesinde 17 kilometre uzunluğunda 9 tünel, 13 köprü ve 4 viyadüğün olduğu Gümüşhane çevre yolunu vatandaşların hizmetine sunduklarını aktardı.

“Biz Ferhat’ız, siz Şirinsiniz. Biz dağları dele dele geliyoruz. Bunu belki birileri görmüyor ama siz şimdi burada dağları nasıl deldiğimizi gördünüz mü?” diyen ve alandakilerden “evet” cevabını alan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bundan sonra buralardan gidip geleceksiniz. Şimdi Zigana falan da bitsin buradan Trabzon 20 dakika. Şimdi bir saate indi, Zigana’dan sonra 20 dakika. Zaman zaman sütlaç da yemeye gidersiniz. Bütün bunlar aşk işi aşk. Eğer aşıksanız olur, dertliyseniz olur. Biz dertliyiz bu millete aşığız aşık. Neymiş dövizmiş, neymiş kurmuş. Geçin o işi geçin. Aşığa Bağdat yakındır. İşte buraları aştık geliyoruz. Böylece daha önce tek yol olarak hizmet veren mevcut yoldaki transit trafiği şehir dışına alarak çift gidiş çift geliş şeklinde Gümüşhanemize kazandırıyoruz. Böylece transit trafiği ile ile şehir içi trafiğini birbirinde tamamen ayırıyor, şehir içindeki trafik yoğunluğunu da ortadan kaldırıyoruz. Çevre yolu ile Gümüşhane üzerinden doğu-batı ve kuzey-güney istikametinde seyahat eden vatandaşlarımıza da daha güvenli ve konforlu bir seyahat imkanı getiriyoruz.”

Çevre yolunun hizmete girmesiyle tarihi İpek Yolu güzergahının en önemli durak noktalarından Gümüşhane’nin cazibesinin artacağına inandığını aktaran Erdoğan, “Pestilleri biraz fazla hazırlayın. Sadece pestil için buraya gelen çok olacak. Artık buraya bir otel yetmez. Otellerin sayısını artırın.” şeklinde konuştu.

Parlamenter demokrasiden artık başkanlık sistemine geçildiğini anımsatan Erdoğan, bununla inkılabi bir değişim ve dönüşümün yaşandığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 16 Nisan halk oylamasında milletin takdiriyle kabul edilen cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin tüm kurum ve unsurlarıyla ilk kez uygulanmaya başlandığını anlattı. 9 Temmuz’daki yemin töreninin ardından hem yönetim mimarisini oluşturduklarını hem de kabineyi belirlediklerini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

“Ardından da bakan yardımcılarımızın ve bazı üst düzey görevlilerimizin atamalarını yaptık, ince eledik sık dokuduk. Çok titiz bir çalışmayla inşallah bu süreci devam ettiriyoruz. Bir taraftan atamalarımızı yaparken, diğer taraftan milletimize hizmet yolculuğumuzun kesintiye uğramamasına özen gösteriyoruz.

Devletimizin işleyişinde en ufak bir zafiyetin oluşmaması için büyük gayret gösteriyoruz. Çünkü bu ülkenin kaybedecek vakti yok, tek bir anı yok, tek bir kuruşu dahi bu noktada israf asla edilemez. Hiçbir zorluk, hiçbir sıkıntı millete hizmet etmemenin bahanesi olamaz. Ana muhalefet partisi tüm enerjisini nereye harcıyor? Koltuğa. Partililer de genel merkezin önüne getirmişler, bir tane koltuk koymuşlar. Dertler bu. Ama bizim öyle bir derdimiz var mı?”

“BİZ, DÜNYA DEMOKRASİSİNDE ÖRNEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 18 Ağustos Cumartesi günü AK Parti’nin büyük kongresini yapacaklarına değinerek, “Hep birlikte o kongreyi tüm Türkiye ve dünya izleyecek. Niye? Biz, dünya demokrasisinde örneğiz, örnek. Başka ülkelerde bunun örneği yok, benzeri yok. İddialı konuşuyorum, yok.” dedi.

“Birileri yaşadıkları onca hezimete rağmen koltuklarını korumak için her türlü siyasi cambazlığa başvurabilir.” diyen Erdoğan, şunları söyledi:

“Birileri sandıklar kapanır kapanmaz makam, rant ve çıkar kavgasına tutuşabilir. Ama biz asla böyle bir hareket değiliz ve olamayız. Biz aldığımız bütün yüksek oy oranına rağmen gece rahat bir uyku çeken değil, tam tersine uykuları kaçan, yüklendiği emanetin ağırlığını her zerresinde ve hücresinde hisseden bir anlayışa sahibiz.

Bizim için her makam, millete hizmet için açılmış bir fırsat penceresidir. Zira biz bu millete efendiliğe değil, hizmetkar olmaya geldik. Bu yola böyle devam ediyoruz. Bizim için her paye mesuliyettir, sorumluluktur, 81 milyonunun emanetidir.”

Erdoğan, yapacakları çok şeyin bulunduğuna işaret ederek “Biz, milletimize en güzel şekilde hizmet etmenin mücadelesini veriyoruz. Nitekim ana muhalefet partisi daha düne kadar ‘cumhurbaşkanı adayımız’ dedikleri şahsa hakaret etme yarışı yaparken, biz geçen hafta 100 günlük icraat programımızı açıkladık.” değerlendirmesinde bulundu.

“TÜRK SİYASETİNİN TEKRAR POPÜLİZM BATAKLIĞINA DÜŞMESİNE RIZA GÖSTERMEDİK”

Yüz günde toplam 46 milyar liralık bütçeyle hayata geçirmeyi planladıkları 400 projeyi millete tanıttıklarını hatırlatan Erdoğan, şimdi ilgili bakanların bu projeleri adım adım hayata geçireceklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptıklarının ve başardıklarının hesabını yine millete vereceklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Birilerine değil. Corç’a, Hans’a değil, biz halka ve Hakk’a veririz hesabımızı. Çünkü biz bugüne kadar daima milletimize olan ahdimize sadakatle sahip çıktık. Ne söz verdiysek onu yerine getirmeye çalıştık, yapamayacağımızı söz olarak vermedik. Türk siyasetinin tekrar popülizm bataklığına düşmesine rıza göstermedik. Yeni dönemde de aynı ilke ve prensiple çalışmaya devam ediyoruz. Popülizm tuzağına düşmeden can borcumuz olan bu aziz millete en güzel şekilde hizmet etmenin mücadelesini veriyoruz.”

“Biz de ölüp gideceğiz” diyen Erdoğan, “Hoca efendi musalla taşında, ‘er kişi niyetine’ diyecek. Benim aziz milletim bizlere ‘Allah razı olsun. Bizim iyi bir cumhurbaşkanımız vardı, çok hizmet etti, çok gayret etti, Allah ondan razı olsun’ diyorsa ne mutlu bize. Onun için hiç ölmeyecekmiş gibi dünyaya, her an ölecekmiş gibi uhraya çalışacaksın.” diye konuştu.

İhracatın 36 milyar dolardan 163 milyar dolara çıktığını belirten Erdoğan, temmuz ayında 14 milyar dolarla Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracatının gerçekleştirildiğini hatırlattı.

Turizm gelirinde ve turist sayısında da bu yıl rekora koşulduğuna işaret eden Erdoğan, “Sayın Putin ile görüşmem vardı ve maşallah bu sene Rusya’dan yoğun bir turist akını var. Öyle zannediyorum ki 6 milyon gibi bir turist herhalde Rusya’dan gelecek. Aramızdaki bu ilişkiler, bu irtibatlar bizleri daha güçlü hale getiriyor.” ifadesini kullandı.

Erdoğan, turizm gelirinin ilk 6 ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 30’un üzerinde artış gösterdiğini dile getirdi.

“Karadeniz kaynıyor şimdi.” diyen Erdoğan, iş adamlarına otel yapmaları yönünde çağrıda bulundu.

Yaylalara dikey mimaride binalar dikilmemesini isteyen Erdoğan, “Yazık ediyorsunuz, yazık. Yatay mimari, bizim geleneksel mimarimizi yapın. Onun tadı başkadır.” diye konuştu. Erdoğan, Gümüşhane’de de buna dikkat edilmesini isteyerek, şehre farklı bir mimari üslubunun taşınması gerektiğini bildirdi.

Yeni tünellerin açılmasıyla Gümüşhane’ye gelen turist sayısının artacağını anlatan Erdoğan, bu konuda da heyecanlı olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yılın ilk 6 ayında turist sayısının yüzde 29 artarak 18 milyon 918 bine ulaştığını aktardı.

“HİÇ KİMSENİN BİZİ HEDEFLERİMİZDEN ALIKOYMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2017’de yüzde 7,4 büyüyen ekonominin bu senenin ilk çeyreğinde de yüzde 7,4’lük büyümeyi yakaladığını, böylece Türkiye’nin Avrupa ülkeleri arasında birinci, G-20 içerisinde ise ikinci sıraya yerleştiğini bildirerek, şöyle devam etti:

“Tutturmuşlar, kur mur, filan falan. Bırakın, geçin bu işleri. Biz işimize bakalım. Daha iyi olacak. Hiç üzülmeyin, gereği ne ise olur. Haklarımızdan taviz vermeyiz. Adaletse, gereği ne ise onu yaparız. Özellikle döviz kuru üzerinden ülkemize yönelik gerçekleştirilen tüm saldırılara rağmen inşallah 2. çeyrekte de büyümeye devam edecek, 2018 senesini yine rekor bir oranla tamamlayacağız. Hiç kimsenin bizi hedeflerimizden alıkoymasına, hedeflerimizle aramıza girmesine izin vermeyeceğiz.”

Türkiye’ye hizmet ederken Gümüşhane’yi de unutmadıklarını söyleyen Erdoğan, kente 16 yılda 10,5 katrilyonluk yatırım yapıldığını anlattı. Gümüşhane’de 710 yeni dersliğin açılmasıyla okulların standartlarının yükseltildiğini ifade eden Erdoğan, 4 bin 85 kişi kapasiteli yüksek öğrenim yurtları yapıldığını, 4 yeni yurdun açılacağını kaydetti.

Erdoğan, 2008’de kurulan Gümüşhane Üniversitesinin öğrenci sayısının 20 bine ulaştığını belirterek, “Bu adamların Gümüşhane’de, Bayburt’ta üniversite diye bir derdi var mıydı ama biz bunları yaptık. Bizim uygulamalarımızın gittiği yere bunların hayalleri bile ulaşamaz.” değerlendirmesinde bulundu.

“HAVALİMANIMIZI 2020’DE HİZMETE SUNMAYI PLANLIYORUZ”

Gümüşhane’ye 18 spor salonunun kazandırıldığını hatırlatan Erdoğan, 5’i hastane olmak üzere 11 sağlık tesisinin de inşa edildiğini dile getirdi. TOKİ vasıtasıyla kente bin 900 konutun kazandırıldığını anlatan Erdoğan, Gümüşhane’de 111 kilometre uzunluğunda bölünmüş yol yapıldığını belirtti.

Zigana Tüneli’nin gelecek yıl tamamlanacağını vurgulayan Erdoğan, yapılacak yeni yatırımlara ilişkin şu bilgileri verdi:

“910 trilyon lira bedeli olan Gümüşhane-Bayburt ayrımı Pirahmet, Kınıklı, Kelkit Yolu Projesinin, Pirahmet ve Yeniköy tünellerinde kazı çalışması tamamlandı. Projenin tamamı üç yıla kadar bitiyor. Yapımı süren Gümüşhane-Köse Yolu Köse Şehir geçişi seneye, Torul-Gümüşhane ayrımı, Şiran yolu ve Gümüşhane-Kale ayrımı, Yağmurdere yolu ise 2020 yılında tamamlanıyor. Gümüşhane ve Bayburt’a hizmet verecek yıllık 2 milyon yolcu kapasiteli havalimanının yapımına başladık. Bayburt, Gümüşhane artık havalimanına sahip olacak, Trabzon’a gitmesine gerek kalmayacak. Alt ve üst yapı maliyeti toplam 309 trilyon. Havalimanımızı inşallah 2020 yılında hizmete sunmayı planlıyoruz.”

Gümüşhane’nin “Türkiye’nin enerji deposu” gibi olduğunu ve bu potansiyelin ülke ekonomisine kazandırılması için barajlar inşa edildiğini dile getiren Erdoğan, cari açığın aşağı çekilmesinde de bu tür barajlar ve hidroelektrik santrallerinin çok büyük rol oynadığını vurguladı.

Gümüşhane’de 20 baraj ve 7 göletin daha inşa edildiğini aktaran Erdoğan, tüm bu projelerle toplam 117 bin dekar zirai araziyi sulamaya açtıklarını, inşaatı devam eden sulama tesisleriyle de 82 bin dekar arazinin daha sulanacağını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gümüşhane’nin doğal güzelliklerine ve tabiat parklarına dikkati çekerek, “Gümüşhane’nin bu tabii zenginliklerini ülkemize ve dünya turizmine açıyoruz. Şehrimizin özellikle doğa turizmi konusunda ciddi potansiyeli var. İnşallah bunları da en kısa zamanda hayata geçireceğimiz projelerle insanlarımızın istifadesine sunacağız.” ifadelerini kullandı.

“Gümüşhaneli çiftçilerimize son 16 yılda 182 trilyon tarımsal destek verdik. Kılıçdaroğlu ne diyor, ‘çiftçi aç, çiftçiye bir şey verilmiyor.’ Ben sana resmi rakam söylüyorum, 182 trilyon.” diyen Erdoğan, yeni dönemde de bu hizmet kervanını aksatmadan devam ettireceklerini kaydetti.

“TEHDİTLER KARŞISINDA SİNEN, PUSAN, EĞİLİP BÜKÜLENLERDEN OLMADIK” 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Hazreti Mevlana’nın “İki şey mühimdir; birincisi, okyanus kadar bol haysiyet. İkincisi, elif gibi dimdik bir şahsiyet.” sözünü anımsattı.

Türk milletinin asırlardır bu topraklarda varlığını bu şekilde koruduğuna dikkati çeken Erdoğan, “Bin yıllara sari geçmişimizde ne haysiyetimizden ne de şahsiyetimizden taviz verdik. Dik durduk, diklenmedik. Tehditler karşısında sinen, pusan, eğilip bükülenlerden olmadık. Milli onurumuzun çiğnenmesine, bizi biz kılan kadim değerlerimize el uzatılmasına hiç bir zaman müsaade etmedik. Hele hele bağımsızlığımıza kast edenlere asla müsaade etmedik.” değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, devletin “hasta adam” olarak tanımlandığı bir dönemde Çanakkale’de on binlerce şehit verildiğini ama hürriyetten taviz verilmediğini, tüm yokluk ve yoksulluğa rağmen “Ya istiklal ya ölüm” parolasıyla Kurtuluş Zaferi’nin kazanıldığını hatırlattı.

İstiklal Marşı’nın her mısrasının milletin karakterinin izdüşümü olduğunu vurgulayan Erdoğan, şair Mehmet Akif Ersoy’un “Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım/ Hangi çılgın bana zincir vuracakmış, şaşarım/ Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım/Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım/ Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar/ Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var/ Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar, ‘Medeniyet’ dediğin tek dişi kalmış canavar?” dizelerini okudu.

“BU MİLLETE TEHDİT DİLİ, ŞANTAJ DİLİ KULLANAMAZ” 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstikbalimiz için istiklal. Yastıkları altında doları, avrosu, altınları olanlar varsa bunları bankalarda bozdurup Türk lirasına çevirsinler ki bunlara gelin bir ders daha verelim. Bu dersi daha önce verdiniz ama şimdi bir daha verelim.” çağrısında bulundu.

Herkesin yastık altında doları, avrosu olmayacağını ama olanları da bildiğini vurgulayan Erdoğan, bu çağrıyı olanlara yaptığını dile getirerek, şöyle devam etti:

“Birileri sağ yanağına tokat yeyince solunu çevirmeye teşne olabilir. Birileri maddi menfaat uğruna haysiyetinden vazgeçebilir. Kimi ülkeler kısa vadeli çıkarları için şahsiyetini tezgaha koyabilir. Birilerinin insanların kanını emen müstemlekecilere diyet borcu olabilir. Ama Türk milleti asla böyle bir yanlışın, hatanın içerisine düşmez, düşürülemez. Çünkü haysiyetini ve şahsiyetini kaybeden bir milletin varacağı yer zillet çukurudur.

Ekonomik manipülasyonlar üzerinden bize diz çöktüreceğini zannedenler, anlaşılan bu milleti hiç tanımıyorlar. Koyunlarında büyüttükleri, malikanelerde ağırladıkları FETÖ’cü alçaklarla ilgili hiçbir adım atmayanlar, kusura bakmasın, bize hukuk dersi veremez. Yüzlerce insanımızı hunharca katledenlerle ilgili en temel hukuk ilkelerini rafa kaldıranlar bize demokrasiden bahsedemez. Bu millete tehdit dili, şantaj dili kullanamaz. Hele hele bu millete kabadayılık hiç sökmez.”

“MUHATAPLARIMIZ NEZDİNDE DE AKLI SELİMİN GALEBE ÇALACAĞINA İNANIYORUM” 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar adı, sanı, cüssesi ne olursa tüm eşitliği ve karşılıklı saygıyı esas alan “göz hizasında” bir ilişki kurduklarını vurgulayarak, ikili münasebetlerde muhataplara saygıyı asla elden bırakmadıklarını, sorunları şantaj, tehdit ve baskıyla değil diyalogla çözmenin yollarını aradıklarını ifade etti.

Gerilim yerine sükuneti, çatışma yerine işbirliğini isteyen taraf olduklarının altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bugün de aynı yerdeyiz, aynı ilkeleri savunuyoruz. Her zaman ifade ettiğimiz gibi; sıkılı yumruklarla musafaha olmaz. Musafaha için elinizi açacaksınız. Meselelerin çözümü sükunettir, suhulettir, müzakere ve diplomasidir. Bunun dışındaki her yolun sonu çıkmaz sokak olacaktır. Kimsenin tehditle cezayla yaptırımla bu aziz millete attıracağı tek bir adım olamaz.

Bu süreçte doğruları söylemekten, hak bildiğimiz gerçekleri ifade etmekten asla imtina etmeyeceğiz. Sürecin sonunda muhataplarımız nezdinde de aklı selimin galebe çalacağına inanıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının sonunda Mart 2019’daki yerel seçimlerde Gümüşhane’den daha büyük bir zafer sözünü alarak, Gümüşhane Geçişi Çevre Yolu’nun hayırlı olması temennisinde bulundu.

Alandaki vatandaşlarla Rabia işareti yapan Erdoğan, “Güçlü bir seda ile tüm dünya dünya duysun. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, Gümüşhane Valisi Okay Memiş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı ve bölge illerinin milletvekilleriyle kurdele keserek Gümüşhane Geçişi Çevre Yolu’nun açılışını gerçekleştirdi.

Erdoğan, rozetini isteyen 20 yaşındaki Aleyna Paslı’yı da sahneye çağırdı ve Türk bayrağı rozetini verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, 29 numaralı, üzerinde isminin yazılı olduğu Gümüşhanespor forması hediye edildi.

Erdoğan, tören alanından ayrılırken kendisine sevgi gösterisinde bulunan vatandaşları selamladı, çocuklara oyuncak dağıttı.

(Kaynak: AK Parti Genel Merkezi İnternet Sitesi)

 

Exit mobile version