Cumhurbaşkanı Erdoğan İslam Âlemi’nin ve Türk Dünyası’nın Liderdir
HASAN PİR’İN KÖŞE YAZISI
Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin (Türk Konseyi) Sekizinci Zirvesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ev sahipliğinde 12 Kasım 2021 tarihinde Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nda gerçekleştirildi.
Zirveye, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile gözlemci ülke Macaristan’ın Başbakanı Viktor Orban iştirak etti. Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbangulu Berdimuhamedov da gözlemci ülke temsilcisi olarak Zirve de yer aldı.
Zirvede, Türk Konseyinin ismi “Türk Devletleri Teşkilatı” olarak değiştirildi.
Zirveyle ilgili bu genel bilgilerden sonra Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in zirvede yaptığı konuşma üzerinde durmak istiyorum.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev zirvede yaptığı konuşmada diyor ki, “Aziz kardeşim Recep Tayyip Erdoğan, Türk dünyasının lideridir. Onun sayesinde Türkiye dünyada bir güç merkezine dönüşmüş, söz sahibi olmuştur. Bize güç veren Türkiye’nin güçlenmesidir. Bu nedenle her birimiz Erdoğan’a minnettar olmalıyız. Türkiye, sadece bölgede değil, küresel anlamda da tüm dünyada büyük bir güç olduğunu ortaya koydu. Tüm dünyada artık Türkiye’nin gücü tanınıyor. Hem siyasi hem askeri gücünden bahsediyoruz ve dünyada hiçbir ülke yok ki Türkiye’nin bu gücünün farkında olmasın”
*****
Anadolu’da güzel bir atasözü vardır: “Yiğit düştüğü yerden kalkar”
Batı’nın zalim güçleri ve dünyanın fesat şebekesi olan devletleri 19. Yüzyılın son yarısından itibaren, özellikle 20. Yüzyılın tamamında dünya üzerindeki İslam ve Türk devletlerini karıştırarak, parçalayarak ve kontrolleri altına alarak mecalsiz hâle düşürdüler. Ama, Allah’a şükür madem ki, yiğit düştüğü yerden kalkarmış, 21. Yüzyılın başından itibaren durum tersine dönmeye başladı. Cumhurbaşkanı Aliyev’in de dediği gibi Türkiye güçlendikçe Türkiye’nin dostu olan İslam ve Türk devletleri de güçleniyor. Yani yiğit düştüğü yerden ayağa kalmaya başladı bile…
İslam ve Türk devletlerinin (Türk devletlerinin de çoğu zaten Müslümandır) uyanma, ayağa kalkma ve birlik olma sürecini Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başlattı. Sayın Erdoğan’ın 29 Ocak 2009 tarihinde İsviçre’nin Davos kentindeki “One minute” çıkışı, İslam âlemi, Türk devletleri ve mazlum milletler için adeta yeniden uyanış ve yeniden dirilişin gizemli başlangıcı ve parolası oldu.
Bu gerçeği bütün dünya gördü. Bütün İslam âlemi ve Türk dünyası gördü. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, işte bu gerçeği 12 Kasım’da Türk Konseyi’nde yaptığı konuşmayla bütün dünyaya haykırmış oldu. “Aziz kardeşim Recep Tayyip Erdoğan, Türk dünyasının lideridir. Bize güç veren Türkiye’nin güçlenmesidir. Bu nedenle her birimiz Erdoğan’a minnettar olmalıyız.”
Sayın Aliyev’in bu tespitine biz de şunu ekliyoruz: Recep Tayyip Erdoğan sadece Türk Dünyası’nın değil, dünyadaki Müslüman âleminin ve mazlum coğrafyaların da lideridir.
19. ve 20. Yüzyıl Türkiyesini ve dünyasını çok iyi okuyan devrin İslam Alimi Bediüzzaman Hazretleri “Bu zamanın en büyük farz vazifesi ittihad-ı İslâmdır” diyerek Müslüman ülkelerin (Müslüman Türk Devletleri bu tanıma dahildir) birbirleriyle olan birlik ve dayanışmasının ne kadar önemli olduğuna vurgu yapıyordu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün dünyada İttihat-ı İslam için en çok gayret sarf eden bir liderdir.
Erdoğan gibi bir dünya liderine sahip olmak ise bize büyük mutluluk veriyor. Allah (c.c.) yar ve yardımcısı olsun.
Güzel günler dileğiyle.