Abitlerin şehri Trabzon, işadamından bürokratına, sporcusundan sanatçısına ülkemize nice değer kazandırmış Trabzon. Karadeniz gibi coşkulu, yaylaları gibi huzurlu Trabzon.
“Oy sevdalım sevdalım
Sensin benim gümanım
Bu sevdalık yüzünden
Hiç kalmadı dermanım.”
Bizim dermanımız Trabzon’dur, Karadeniz’dir, Türkiye’dir. Sizleri gönülden selamlıyorum Trabzon. Buradan sizler aracılığıyla Trabzon’un tüm ilçelerindeki, mahallelerindeki kardeşlerime selamlarımı yolluyorum.
Artık başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ebedi azaptan kurtuluş olan mübarek Ramazan’ı Şerif’in son iki günündeyiz. Yarın arife, Cuma günü de inşallah bayrama vasıl olacağız. Şimdiden Ramazan Bayramınızı tebrik ediyorum.
Trabzonlu adamın hasını iyi bilir, öyle mi? Trabzonlu siyasetçinin hasını da iyi bilir. Kim bu ülkeye, bu memlekete hizmet etmiş, kim lafla kendisini oyalıyor, Trabzonlu bunu çok iyi bilir. Bu şehir, Trabzon’u seçimden seçime hatırlayanları da, her fırsatta aranızda olup sizlerle omuz omuza yol yürüyenleri de iyi bilir. Biz Trabzon’un karşısına cumhur ittifakıyla geliyoruz. Peki, onlar kiminle karşınıza geliyor? Yanlarında, arkalarında, önlerinde kimler var? Milletvekili transferinden seçmen dağıtmaya kadar yapmadık rezillik bırakmadılar. 15 tane milletvekilini bir yere gönderdiler mi? Gönderdiler. Ya bunlardan bir şey olmaz. Bunlar siyaseti rezil ettiler, mahvettiler. Bunlar milletin oyunu, milli iradeyi siyaset mühendisliği masalarında meze yapacak kadar demokrasiye ihanet içindeler.
Peki, Trabzon 24 Haziran’da bunlara iyi bir cevap verecek mi? Peki, Trabzon 24 Haziran’da bunlara milli iradeye nasıl sahip çıkılır gösterecek mi? Peki, Trabzon 24 Haziran’da tercihini bir kez daha hizmet siyasetinden yana kullanıyor mu?
Trabzon, güçlü Meclis için Cumhurbaşkanlığında şahsımı, Meclis’te AK Parti’yi destekliyor muyuz?
Güçlü hükümet için Cumhurbaşkanlığında şahsımı, Meclis’te AK Parti’yi destekliyor muyuz?
Güçlü Türkiye için Cumhurbaşkanlığında şahsımı, Meclis’te AK Parti’yi destekliyor muyuz?
Biliyorsunuz bu seçimlere Milliyetçi Hareket Partisi’yle, yani ülkücü arkadaşlarımızla ittifak içinde giriyoruz. Yanımızda rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun yadigarı alperenler de var. Hep birlikte oluşturduğumuz cumhur ittifakını destekliyor muyuz?
Sadece Trabzon’a değil buradan tüm Türkiye’ye sesleniyorum; bazıları alavere dalavere yapıyor, kimse bu oyuna gelmesin. Trabzon, vakit… Vakit… Vakit Trabzon vakti, vakit Türkiye vakti diyor muyuz?
İnşallah sizlerin desteğiyle irade, erdem ve cesaretle Türkiye şahlanacak.
Kardeşlerim; biz hizmet siyaseti derken bunun sadece lafını etmiyoruz. Yaptığımız icraatlarla, yeni projelerle ülkemizi 2023 hedeflerine hazırlıyoruz. Bu çerçevede son 16 yılda Trabzon’a da ne kadar yatırım yaptık biliyor musunuz? Bir söyleyeyim size, söyleyeyim mi? 28 katrilyon yatırım yaptık. Laf değil icraat icraat. Eğitimde 2751 adet yeni dersliği şehrimize kazandırdık. Trabzon’da ikinci devlet üniversitesini kurduk. Trabzon Üniversitesi şehrimize hayırlı olsun. Yükseköğrenim öğrencileri için 8880 kişilik yurt binaları yaptık. Birkaç yıla kadar Trabzon, Arsin ve Beşikdüzü’nde toplamda 2800 kişilik yurt binalarını da faaliyete geçiriyoruz. Trabzon demek, biraz da biliyorsunuz ne demektir? Futbol futbol. Trabzon demek futbol demekse, Trabzon’a 41 bin seyirci kapasiteli Şenol Güneş Stadını kazandırdık mı? Bunu biz yaptık mı? Biz söz veririz, yaparız. İnşallah bu stat, Trabzon’un gelecekteki şampiyonluk maçlarının oynandığı yer olacaktır.
Peki, Hüseyin Avni Aker ne olacak? Akçaabat ne olacak? Tabii ki millet bahçesi olacak. Şimdi bir ham hazırlık yaptım, ham, ideal olan değil, şimdi üzerinde çalıştırıyorum. Şimdi o ham hazırlığı size bir izleteyim, ham, yani bu son değil.
Gördüğünüz gibi içeride müzeler de var.
Bu tabi ham hali, bitmiş hali değil. Şu anda proje üzerinde mimarlardan çalışma istedim, daha da çalışıyorlar, içinde müzesi de var, millet kıraathanesi de var. Yetmez yetmez, daha çalışacağız, Trabzon’a en yakışanını yapacağız. Çünkü önce ben beğenmem lazım, çalışıyoruz. Ama bir de millet kıraathanesi aynı şekilde, fakat bu Ana Muhalefet benim kıraathane ifademden hala bir şey anlamadı. Ne diyor biliyor musunuz? Kıraathane deyince, bunlar kumarhane anlıyor ya. Kıraat okumaktır Bay Kemal. Ben biraz bilirim Arapçayı. Bay Muharrem okuma, kıraathane okuma evi, okuma yeri demek. Millet olunca, milletin okuma evi, okuma yeri. Yani ne demek? Ha bundan sonra gençlerimizi biz medeniyetimizin asli unsuru olan okuma kültürüne adapte edeceğiz, değil mi? O kötü alışkanlıklardan onları kurtaralım istiyoruz.
Hadi bir de millet kıraathanesi gösterelim, onu da bir görsünler.
Şimdi burada internet var. Mesela burası Zeytinburnu’nun, 17 bin kitap var. Kek var, çay var, simit var. Ya ben kek diyorum, onlar keklik anlıyorlar. Ya daha ne diyeyim. Bu diyor, işsizliğin alametidir. Ula burayı öğrencilerimiz oku da, ders çalışıyorlar, üniversiteye hazırlanıyorlar. 24 saat açık, 24 saat. Nasıl, şu güzellik nasıl? Ya çocuklarımız elden gidiyor ya, onları kurtarmak için. İle göre, ilçelere göre 100 metrekare, 200 metrekare, 400 metrekare, 600 metrekare, gerekirse 800 metrekare büyüklüğünde bu tür millet kıraathaneleri yapacağız. Yakışır değil mi? Trabzon’a da yakışır. Bunların adımlarını atacağız. Görüyorsunuz öğrenciler sakin, hepsinin kendine ait bölünmüş yerleri var, oralarda derslerini çalışıyorlar, Allah zihin açıklığı versin. İnşallah başarıdan başarıya yürüsünler. Bu Zeytinburnu’nun ki, 17 bin kitap var burada.
Sağlıkta biri 400 yataklı Trabzon Kanuni Eğitim Araştırma Hastanesi olan, 16’sı hastaneden oluşan toplam 45 adet sağlık tesisi yaptık. Bunun yanında 5 adet sağlık tesisimizin inşası devam ediyor. Trabzon’a 1200 yataklı bir şehir hastanesi kazandırıyoruz, hastanemizin proje çalışmaları devam ediyor. İnşallah en kısa sürede inşasına başlıyoruz.
Trabzon’da yardıma muhtaç vatandaşlarımıza, şehit yakınlarımıza, gazilerimize, engellilerimize, yaşlılarımıza toplam ne kadar destek verdik biliyor musunuz? 1 katrilyon 300 trilyon liralık bir destek verdik. Bay Kemal, bundan haberin var mı? Bay Muharrem, bundan haberin var mı? Biz işte bütün bu kaynaklarımızı buralarda harcıyoruz.
Ve büyümeden de anlamıyor ha. Bak şu anda Türkiye büyümede Hindistan’dan sonra değerli kardeşlerim, G-7, G-20 ülkeleri arasında ikinci sırada 7,4’le, OECD ülkeleri arasında 1 numara, 1 numara. Çıkmış geçen günü Malatya’da Bay Kemal diyor ki; esnaf kardeşim, çiftçi kardeşim diyor, bu 7,4’ten sizin cebinize bir şey girdi mi diyor. Yahu şu engelli kardeşlerimize verdiğimiz destek nereden gidiyor? İşte bu büyümeden gidiyor. Hastaneler, köprüler, bu yollar, bunlar neyle yapılıyor, bu okullar neyle yapılıyor? Büyüyen, kasası güçlü olan bu milli bütçeden yapılıyor. Ama bizim milli bütçenin dışında da kaynaklarımız var, ayrı, sen anlamazsın o işten, onları öğrenmen lazım. 16 senedir biz bu kaynakları öyle çeşitlendirdik, öyle buralara geldik.
TOKİ vasıtasıyla Trabzon’da 8 bin konut projesini hayata geçirdik. Trabzon’a 2002 yılına kadar 73 kilometre bölünmüş yol yapılmıştı, ne demek bu biliyor musunuz? 79 senede bu kadar yol yapıldı. Biz buna 140 kilometre bölünmüş yol ilave ettik 16 senede, şimdi 213 kilometre bölünmüş yol var. Ayasofya Kavşağı, Reşadiye Köprülü Kavşağı, Karadeniz Sahil Yolunda da 6 adet olmak üzere Trabzon’da toplam 9 adet tüneli yapıp trafiğe açtık. Bay Kemal, işte bu büyüyen Türkiye’nin alametidir.
Bakın, şimdi bir rakam veriyorum size, maliyeti 4,2 katrilyon lira olan 20 adet yol projemizin yapımı da devam ediyor, bunların tamımı da 2 yıla kadar Allah’ın izniyle tamamlanıyor. Bu projelerden biri, Trabzon şehir geçişi devlet yoludur.
Kanunu Bulvarı yolu ile Akyazı ve sahil bağlantı yollarından oluşan 24 kilometre uzunluğundaki bu projede 12 adet köprülü kavşak, 17 adet tünel ve 55 adet köprü bulunuyor, tamamlanan kesimleri etap etap trafiğe açıyoruz. Projenin tamamını inşallah 2 yıla kadar tamamlıyoruz.
Karadeniz’i Doğu Anadolu’ya bağlayan tarihi İpek Yolu güzergahında bulunan Zigana dağını aşılmaz olmaktan çıkartıyoruz. Doğu Karadeniz’in Anadolu’ya açılan kapısı olan Zigana Tünelini ve bağlantı yollarını da önümüzdeki yıl inşallah bitiriyoruz. Kardeşlerim; bu tünelle rakımı düşürüyor, dolayısıyla güzergahı 10 kilometre kısaltıyoruz. Tünel özellikle Trabzon Limanının Türkiye’nin önemli limanlarında biri olmasını sağlayacak.
Buradaki mitingimizin ardından şimdi Ovit’e gidiyor, bir başka önemli projemiz olan İkizdere-İspir yolundaki Ovit Tünelini ve bağlantı yollarını bugün açıyoruz. Oradan siz de istifade edeceksiniz değil mi? Bu aynı zamanda Trabzon’un projesidir.
Hızlı tren olur da biz Trabzon’u bundan mahrum bırakır mıyız? Trabzon-Erzincan arasında bir hızlı tren hattı planlıyoruz, şu anda plan aşamasında. Maliyeti ne biliyor musunuz? 5.2 katrilyon lira olacak bu projenin etüdüne başlıyoruz.
Trabzon havalimanımızı son 16 yılda yaptığımız yatırımlarla modernize ederek büyüttük. 2003 yılında yılda kaç yolcu gidiyordu biliyor musun buradan? 429 bin olan yolcu trafiği 2017’de nereye çıkıt biliyor musunuz? 4 milyon 153 bine ulaştı; nereden nereye.
Sürmene’ye, Of’a, Vakfıkebir’e, Arsin’e yeni balıkçı barınakları yaptık. Trabzon yat limanını inşa ettik, Trabzon limanını yeniden ele alarak onardık.
İnşa ettiğimiz Atasu Barajıyla Trabzon’un 2045 yılına kadar içme suyu ihtiyacını karşıladık. Şehir merkezi ile Yomra arasındaki yerleşim yerlerinin içme suyu ihtiyacını karşılamak için 92 kilometre uzunluğunda içme suyu ishale hattıyla modern bir içme suyu arıtma tesisi inşa ediyoruz.
Karadeniz’de taşkınlar hep ciddi sıkıntı olmuştur, bunun önüne geçmek için üst havzalarda teraslama, alt havzalarda ise dere ıslah çalışmaları yürütüyoruz. Bugüne kadar 92 adet taşkın koruma tesis yaptık, 24 adedinin yapımı devam ediyor.
Solaklı Vadisi’nde Of-Çaykara arasındaki 20 kilometrelik bir güzergahta örnek bir projeyi hayata geçirdik.
Trabzon’un güzelliklerini tabiat turizmine kazandırarak hem bölge insanımızın, hem de ülkemizin gelişmesine katkı sağlayacağız. Bunun için Altındere Vadisi milli Parkıyla Sera Gölü Tabiat Parkı ve Uzun Göl Tabiat Parkının da içinde yer aldığı 8 tabiat parkında gerekli çalışmaları yapıyoruz.
Dersimi iyi çalıştım mı, çalıştım değil mi? Yani buraya gelirken boş gelmedim.
Trabzon’a toplam 1,7 katrilyon lira tutarında tarımsal destek verdik. Bay Kemal ne diyor? Çiftçi aç, çiftçiye bir şey verilmedi. Ya 1,7 katrilyondan bahsediyoruz, bunu biz çiftçimize verdik.
Şimdi bir şey sorayım, bu yıl fındık nasıl, ne durumdayız? Verim iyi mi? İyi, maşallah. Fındıkla ilgili bazı sıkıntıların olduğundan da arkadaşlarım haberdar etti. Üreticilerimizi mağdur etmeyecek bir çözümü de inşallah seçimin ardından onu da bulacağız.
2002’den bugüne 74 bin Trabzonlu kardeşimizi İŞKUR kanalıyla iş sahibi yaptık.
Verdiğimiz 614 trilyon lira tutarındaki teşviklerden Trabzon’da 326 bin işveren ve sigortalımız istifade etti.
Trabzon’a bir teknokent, bir aştırma-geliştirme merkezi kurduk.
Pazarkapı’da 26 dönümlük bir alanda 7700 kişilik kapasiteyle toplantı ve konferans salonuyla, derslikleriyle, kurs, atölye ve aşeviyle şehrimize büyük bir külliye kazandırılıyor. Nasıl gidiyor inşaat, görüyor musunuz? Bunları takip edin ha. En kısa sürede bitirilip hizmete sunulacak.
Trabzon’a yatırım adası ve endüstri bölgesiyle ülkemizin ilk deniz dolgulu sanayi alanını oluşturuyoruz. Burada 3,6 katrilyon liralık yatırım yapılacak, yatırımın büyüklüğünü görüyorsunuz, ayrıca 7 bin kişiye istihdam sağlanacak. İnşallah bölgenin ilanını bu yıl içerisinde gerçekleştiriyoruz.
Hazır mısınız? Trabzon, 24 Haziran’da tercihimizi bir kez daha hizmet siyasetinden yana kullanıyor muyuz? Vakit birlik vakti diyor muyuz? Vakit Trabzon Vakti diyor muyuz? Vakit Türkiye vakti diyor muyuz? Bütün bunlar için 24 Haziran’da Cumhurbaşkanlığında şahsıma, milletvekilliğinde AK Partiye mührü basıyor muyuz?
Hanım kardeşlerim, 24 Haziran’a kadar gece-gündüz çalışıyor muzu?
Gençler, 24 Haziran’a kadar lise son sınıftaki gençlerimizle, üniversite gençliğimize ulaşarak, hepsini kucaklayıcı bir anlayışla tüm gençlerimize AK Partiyi anlatıyor muyuz? Çünkü bilmediklerini onlara anlatmak lazım, maşallah, Trabzon’a da bu yakışır.
Kardeşlerim; biz sadece geçtiğimiz 16 yılın attığımız eser ve imzalarla aynı zamanda geleceğe de talip olduk. Bunun için ne diyoruz? Kanal İstanbul diyoruz, bunun için Türkiye’nin otomobili diyoruz. Bunun için kendi uçak, tank, helikopter motorumuzu üretecek adımlar atıyoruz. Bunun için kendi çiplerimizi geliştirmeye çalışıyoruz, bunun için kendi yazılımlarımızı öncelik veriyoruz. Bunun için kendi araştırma-geliştirme altyapımızı kuruyoruz. Bunun için kendi tasarımlarımızı teşvik ediyoruz. Bunun için üretime yönelik yatırımları tüm imkanlarımızla destekliyoruz. Bunun için lojistik merkezleri, limanlar, ulaşım hatları oluşturuyoruz. Tabi elbette bütün bunlar için vizyon lazım, hazırlık lazım, proje lazım, tabi en önemlisi de hayata geçirecek irade ve güç lazım.
Şimdi size çok basit bir örnek vereceğim. Birileri meydan meydan gezip turist sayısını şu kadar artıracağız diyor değil mi? Ama aynı kişiler havalimanlarının inşasına karşı çıkıyor mu? Bunların kim olduğunu biliyorsunuz?.. Bay Muharrem öyle, diğerleri de öyle. Peki, aynı kişiler yeni yollar, tüneller, köprüler yapılmasına da karşı çıkıyor mu? Aynı kişiler inşaat sektörünün gelişmesine, yani oteller, tesisler yapılmasına da karşı çıkıyor mu? Ya bu nasıl iş? Ülkeye gelen turistleri dağlardan, bayırlardan atla-eşekle mi taşıyacaksınız? Ya kardeşim bunlar hala atla-eşekle insanların geldiği dönemi yaşıyor ya. Ülkeye gelen turistleri sokakta mı yatıracaksınız? Ülkeye gelen turistlere hangi standarda, hangi hizmeti sunacaksınız? Bunlar şaşkın, bunlar öyle şaşkın ki birinin söylediğini öteki yalanlıyor. Biz latife olsun diye bir şey söylüyoruz, onlar arkasına düşüp meydan meydan dolaşıyorlar, çünkü kendilerinin söyleyecekleri sözü yok. Bunlar yıkım ekibi, yıkmayı iş yapmak sanıyorlar. Eserleri olmadığı gibi, hayalini bile kuramıyorlar.
Şimdi ben buradan Trabzon’a sesleniyorum, Trabzon, Türkiye’nin başına kara bulut gibi çöken bu yıkım ekibinin gölgesini 24 Haziran’da darmadağın ediyor muyuz?
Kardeşlerim; muhalefetin ağzına en çok sakız ettiği konulardan biri de gençlerimiz. Peki, bunlar gençler için bugüne kadar ne yapmışlar? Biz çocuklarımıza daha iyi şartlarda eğitim alsınlar diye 284 bin derslik yapmış, 585 bin yeni öğretmen atadık. Onlar velileri kitap kuyruğunda bekletmek dışında ne yapmışlar? Biz onların dönemini biliriz. Kırtasiyeci dükkânlarının önünde bir hafta beklediğimiz günleri biliriz, bunlar CHP’nin iktidarıydı. Okullarda teksir kâğıtlarıyla üst sınıftaki ağabeylerimizden onları bile satın alamazdık. Bugünleri yaşadık mı? Şimdi ücretsiz olarak kitapları sıraların üstüne koyuyor muyuz? Bir kuruş para alıyor muyuz? Kitaplarımızın kalitesini biliyorsunuz. Ya bunları getiren iktidar biziz, gençleri düşünen biziz, yavrulamalarımızı düşünen biziz.
Ben 75 kişilik sınıfta okudum, 100 kişinin üzerinde sınıflar da vardı. Ama şimdi hamdolsun 30’un üzerinde sınıf neredeyse kalmadı, bu hale geldik. Bay Muharrem öğretmenlik yaptım diyor, insaf insaf, o dönemlerden haberin yok mu? Dürüst ol.
Geçmişte üniversiteleri terör yuvalarına dönüştürmek, gençlerimizi birbirine kırdırmak dışında ne yapmış bu CHP zihniyeti? İşte buyurun, adaylığı açıklandı, Beyefendi Edirne’deki terör örgütlerinin desteğindeki bir kişiyi gidip ziyaret etti. Trabzon’dan ya bunlara oy çıkar mı? Yahu bunlar öyle ki, düşünün, 7 Haziran seçiminden sonra benim Kürt kardeşlerimi sokağa çağırıyor ve orada 53 kardeşimiz öldürüldü mü? Öldürenler kimdi, gene Kürtler değil mi? Ama suç onların mıydı? Suç, şu anda aday olan kişinin davetiydi, onlar davet ettiler ve 53 tane Kürt kardeşimiz orada öldürüldü. 15 yaşında Yasin Börü’yü bunlar öldürdü. Bunu nereye koyacaksın? Ne oldu şimdi?
Söyledi laf şu: Cumhurbaşkanı adayı ya, bırak. Ne demek cumhurbaşkanı adayı ya bırak? Cumhurbaşkanı adayı olmanın şartları olması lazım, bana göre bu yanlış bir gelişme, inşallah bunun da düzeltilmesi lazım. Neymiş, mahkûm değilmiş tutukluymuş; tutukluluğun nedeni çok önemli. Ve bana göre Trabzon gerekli olan dersi bunlara 24 Haziran’da ben vereceğine inanıyorum. Çünkü bizim terör örgütleriyle yan yana, terör örgütleriyle omuz omuza olanlara verecek oyumuz yok.
Ama bunlar, bu CHP, Ankara’dan İstanbul’a Kandil’in destekledikleriyle beraber yürümedi mi? Yürüdü. Şimdi bunlara gerekli ders verilmeyecek mi? Siz Osmanlı torusunuz, bunlara bir Osmanlı tokadı gerekmez mi? Ama sandıkta, demokratik, tamam? Buna göre adım atmamız lazım.
Biz açtığımız 584 yurt ve buralardaki 452 bin yatak kapasitesiyle üniversite öğrencilerimizin barınma sorununu çözdük. Onlar geçmişte öğrencilerimizi binaların bodrum katlarındaki izbe mekânlara, terör örgütlerinin güdümündeki evlere mahkûm etme dışında ne yaptı?
Biz üniversite öğrencilerimizin kredi burs rakamlarını… Bakın diyor ki, biz üniversiteyi bedava yapacağız. Ya insaf be insaf, ya üniversite zaten bedava bedava Bay Muharrem, bundan da haberin yok. Bak biz göreve geldik, üniversite öğrencilerine ne kadar burs veriliyordu biliyor musunuz kardeşlerim? Bunları da bak öğrenin, başkalarına da anlatın. 45 lira burs veriliyordu. Biz bunu kaç çıkardık? Şu anda 470 lira, öyle mi kızlar? 470 lira. Peki, yüksek lisansa ne veriyoruz? 940 lira. Peki, doktoraya ne veriyoruz? 1410 lira doktora öğrencisine veriyoruz. Niye? Ele güne muhtaç olmasınlar. Ya bunları veren biziz. Bay Muharrem, ya güya sen öğretmenlikten gelmişsin ya, bunları nasıl inkâr ediyorsun? Bir gün de kalk şunları söyle ya; ama söyleyemez. Onlar geçmişte öğrencilerimizi parasızlıktan dolayı okulunu bırakıp gözyaşlarıyla memleketlerine dönmeye zorlamak için neler yaptılar neler.
Biz yaptığımız spor tesisleriyle, şehirlerimize kazandırdığımız stadyumlarla, sahalarla, spor salonlarıyla, lisanslı sporcu sayımızı 278 binden 8,5 milyona yaklaştırmışız. Onlar çocuklarımızı sokaklarda trafiğin, tozun-toprağın içinde spor yapmak zorunda bırakmanın dışında ne yapmışlar?
Biz geniş bant internet abone sayısını bakın 3 binden nereye çıkardık biliyor musunuz? 69 milyona. Mobil telefon abonesini 23 milyondan 79 milyona çıkardık; biz bunu yapıyoruz. Onlar sansürcü, faşist geçmişlerinin tezahürü ile farklı hiçbir görüşe tahammül etmemek dışında ne yaptılar? Biz ailesinin durumuna bakmaksızın 18 yaşına kadar her doğanı genel sağlık sigortasına tabi tuttuk, öyle mi? Türkiye’den haberleri olmadığı için onların aklı daha yeni başlarına gelmiş, aynı şeyi söylüyorlar. Şimdi gençlerimize yeni bir müjdemiz var. Önümüzdeki dönemde her yıl 100 bin gencimize eğitimlerini sürdürdükleri şehirde yaz tatilinde 3 aylık dönemde asgari ücret karşılığında sosyal çalışma imkanı getiriyoruz, nasıl? Yani bunların bursu biraz daha yükselmiş oluyor. Gençlerimiz ağaç dikmeden üniversiteye hazırlık kursuna, yaşlı bakımından kodlama yazılım eğitimine kadar geniş bir alanda görev alacaklar. Her yıl tam 100 bin öğrencimiz bu şekilde eğitim öğretimini sürdürdüğü şehre katkıda bulunacak. Peki, muhalefetin gençlerimiz için gerçekten dişe dokunur bir projesi, vaadi var mı? Kesinlikle yok.
Gençler, bu kifayetsiz muhterislere, bu istismarcılara, bu yalancılara 24 Haziran’da derslerini veriyor muyuz?
Trabzon, 24 Haziran’da güçlü Meclis diyor muyuz? Güçlü hükümet diyor muyuz? Güçlü Türkiye diyor muyuz? Türkiye’nin geleceğine Rabia’mızla cevap veriyor muyuz?
Hazır mısınız? Öyle seslenin ki Ovit duysun, Rize duysun, tüm Türkiye duysun?
Hazırız değil mi? Rabia…
Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet.
Rabbim hepinizden razı olsun. Her birinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum.
Ama yetmedi bunu şöyle güçlü kılacağız, hep beraber:
Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız.
Durmak yok… Durmak yok…
Kalın sağlıcakla.
(Kaynak: AK Parti Genel Merkezi)