Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 9 Ocak 2020 Perşembe günü Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde, Engelli Vatandaşların ve Devlet Korumasından Yararlanmış Gençlerin Kamu Kurumlarına Yerleştirilmesi Töreni’nde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Engelli vatandaşlar ile ilgili yaptığı konuşmanın önemli bir bölümünü “aile” konusuna ayırdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan “Aile” konusunda şunları söyledi:
“Güçlü aileler kuracağız ki güçlü millet olalım”
“Aile kurumu, milli varlığımızın belkemiğidir.” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Büyük ve güçlü Türkiye hedefimize ulaşabilmenin en önemli şartlarından biri, aile kurumunu sağlam bir şekilde ayakta tutmaktır. Aksi takdirde tıpkı omurgası çökmüş bedenin felç olması gibi aile kurumu dağılmış bir toplumun da yerle yeksan olması kaçınılmazdır. Bugün Batı toplumlarını bekleyen en büyük tehdit budur. Batı çöküyor. Niye? Aile diye bir kavram buralarda kalmamış. Ama şimdi bizi de tehdit ediyor.
Aile kurumu dağıldığında nüfus da azalmaya başlıyor. Niye ben en az 3 çocuk diyorum? Bunu dememin sebebi; güçlü milletler güçlü ailelerden oluşur. Güçlü aileler kuracağız ki güçlü millet olalım. Yıllarca maalesef doğum noktasında kısırlaştırma politikası güttüler. Niye? Türkiye’nin nüfusu azalsın diye. Ben de tam aksini iddia ediyorum, nüfusumuz çoğalmalı ki biz ekonomi tahsili gördük ekonominin belkemiği insandır. İnsan varsa güçlüsünüz, insan yoksa güçlü değilsiniz, insan varsa emek var, insan varsa sermaye var, insan varsa para var, insan varsa üretim var, tüketim var. İnsan yoksa bunların hiçbiri yok.”
Aile kurumu dağıldığında nüfusun da azalmaya başladığını söyleyen Erdoğan, “Çünkü sadece bireylerin ve onların hayat biçimlerinin hakim olduğu bir yerde çocuğa yer bulunamıyor. Bu yüzden pek çok Batı toplumu bir süre sonra yeryüzünden silinme riskiyle karşı karşıya kalacaktır. Türkiye de henüz bu derecede değilse bile aynı tehditle yüzleşmeye başlamıştır.” diye konuştu.
“Bu büyük tehlikeye hep birlikte karşı koymalıyız”
Gençlerin evlilik yaşının giderek yukarı doğru çıktığını belirten Erdoğan, şu değerlendirmeleri yaptı:
“Kızlarımız da erkeklerimiz de çoğu 30’u aşkın evleniyor veyahut da çoğu evde kalıyor. Böyle bir şey olur mu? Devlet babadan bahsediyor muyuz, devlet babanın başında da şu anda Erdoğan var mı? Var, ben de şu anda tavsiye ediyorum.
Hiç evlenmeyenlerin sayısı da artıyor, evlilik dışı hayat biçimi medya aracılığıyla meşrulaştırılmaya, daha da vahimi özendirilmeye çalışılıyor, televizyonların birçoğunda bunun kampanyası yapılıyor. Aman bunlara dikkat edelim. Aile kurumunu kökünden kurutmayı amaçlayan sembollerin önü bilinçli bir şekilde açılırken, aile kurumuna sahip çıkan davranışlar küçümseniyor. Bu büyük tehlikeye hep birlikte karşı koymalıyız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, herkesin bunun mücadelesini vermesi gerektiğine vurgu yaparak, “Ailemizin içinde yer aldığı değerlerimize sahip çıkmanın bizi küçülten değil yücelten bir tercih olduğunu gençlerimize göstermeliyiz. Rabbimiz ne buyuruyor? ‘Nikahlanınız, çoğalınız’ buyuruyor. Nikah dışı evlilik bizim değerlerimizde yok. Buna bir defa hep birlikte tavır koymamız lazım. Sevgili Peygamberimiz ne buyuruyor, ‘Kıyamet gününde diğer topluluklara karşı ümmetimin çokluğuyla övüneceğim’ diyor. Bunlar çok önemli, buna dikkat edeceğiz ve hep birlikte bunun gayreti içinde olacağız.” diye konuştu.
Yeni neslin okumaktan ve duymaktan ziyade gözlemden etkilendiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizler ne kadar örnek bir aile hayatı ortaya koyarsak, çocuklarımız da kendileri için benzer bir gelecek tasavvur eder. Kadına şiddet başta olmak üzere sıkıntısını yaşadığımız pek çok sorunun çözümü aile kurumunun güçlendirilmesinden geçiyor.” diye konuştu.
“Bu zihniyetin amacı kadını korumak değil, aileyi dağıtmaktır”
Özellikle Türkiye’de kadına şiddet olgusunu bahane ederek aile kurumuna saldıran bir zihniyetin peyda olduğuna işaret eden Erdoğan, bunlarda vicdan ve acıma hissinin bulunmadığını vurguladı.
Bu konuda mücadelelerini gerek İçişleri Bakanlığı gerekse yargıda vermeye devam edeceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu zihniyetin amacı kadını korumak değil, aileyi dağıtmaktır. Bunun için toplumun önüne hakikat ile ilgisi olmayan bir dehşet tablosu koymaya çalışıyorlar. Mesela Türkiye’deki kadın cinayeti vakaları, Avrupa ülkelerinin yarısı, dünya ortalamasının üçte biri kadardır. Böyle de bir durum var, bunu da bilmenizi istiyorum. Buna rağmen ülkemizi adeta her köşesinde her an kadınların katledildiği bir yer gibi gösterme çabalarına rastlıyoruz. Bu tür gayretler asla iyi niyetli değildir. Kadına fiziken veya ruhen şiddet uygulayanın, hele hele hayatına kastedenin karşısına ilk önce biz çıkarız, biz. Bunun bilinmesini isterim. Anne, eş, kız evlat olan, hepsinden önemlisi insanın yarısı olan kadına yönelik her türlü ayrımcı davranışa ve şiddete eyvallah etmedik, etmeyiz. İnsani duyarlılıkların sinsi bir şekilde istismarıyla aile kurumunun içinin boşaltılmasına ve çökertilmesine de asla izin vermeyeceğiz.”
Eğitimden medyaya kadar, her alanda seferberlik ruhu ile aileye sahip çıkacak bir anlayışla çalışmalar yürüteceklerini dile getiren Erdoğan, “Bu günümüz ve geleceğimiz için aile kurumunun yaşatılmasını ve güçlendirilmesini sağlamayı en az güvenlik kadar, en az ekonomi kadar önemli görüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
KAYNAK: CUMHURBAŞKANLIĞI İLETİŞİM BAŞKANLIĞI