Gümüşhane Olay Gazetesi’nin haberi – 02.06.2022
TÜRKAV tarafından Türk Kahvesi, Kırmızı Koltuk, Gümüş Kalem konseptli ayın konuğu programında Mayıs ayının konuğu, Eczacılar Odası Gümüşhane İl Temsilcisi ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Gümüşhane Merkez İlçe İl Genel Meclis Üyesi Ecz. Vedat Soner Başer oldu.
Türkiye Kamu Çalışanları Kalkınma ve Dayanışma Vakfı (TÜRKAV) Gümüşhane Şubesi tarafından her ay düzenlenen ayın konuğu programına bu ay, Eczacılar Odası Gümüşhane İl Temsilcisi ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Gümüşhane Merkez İlçe İl Genel Meclis Üyesi Ecz. Vedat Soner Başer konuk edildi.
Özel İdare İş Merkezi’ndeki TÜRKAV Gümüşhane şubesinde düzenlenen ve Ecz. Vedat Soner Başer’in konuk edildiği ayın konuğu programına TÜRKAV Gümüşhane Şube Başkanı Ercan Küçüköner, MHP Torul İl Genel Meclisi üyesi Kemal Emiroğlu, Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezai Köprülü, Gümüşhane’de yayın yapan gazeteleri n temsilcileri ve MHP teşkilat üyeleri katıldı.
Programın açılış konuşmasını yapan TÜRKAV Gümüşhane Şube Başkanı Ercan Küçüköner, programlarında topluma ışık tutan kişileri konuk aldıklarını ifade ederek, “TÜRKAV Gümüşhane şubesi olarak yerel basımızı, STK temsilcilerimizi çok önemsiyoruz. Yerel basını güçlü olan kentlerde siyaseti ve bürokrasiyi diri tutuyor. Bizler Gümüşhane’nin kanaat önderlerini ve basınını çok önemsediğimiz için bu programları yapıyoruz. Toplumdan saygı gören ve topluma ışık olan önderlerimizi konuk alıyoruz. TÜRKAV’ ın kapısı herkese açıktır. Bize katkı sunan herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.
“Cumhurbaşkanı Adayının Büyük Destek Verilerek Seçilmesi Gerekir”
Açıklamalarının devamında Cumhur İttifakı ve 2023 seçimleri hakkında kendisine yöneltilen soruları cevaplayan Başer, “Bildiğiniz gibi mecliste AK Parti ve MHP olmak üzere iki tane parti var. Ben de MHP’nin meclisteki grup başkanıyım. Orada çalışmalarımız, birlikteliğimiz ve görüşmelerimiz vatandaşımıza hizmetin ulaşmasını kolaylaşıyor. Hizmet noktasında bir sorun olmuyor. Alınan kararlar kısa süre sonra sahaya yansıyor. Herkesin bildiği gibi Pandemi tüm ülkeyi etkiledi. Bizim ülkemizde normal olarak etkilendi. Dolaysıyla kamu kaynaklarında bir takım azalmalar oldu. Bu durum özel idaremiz içinde geçerlidir. Son üç yıldır köylere hizmet götürme birliğine gelen yatırım azaldı. 2015 yılında gelen paraya henüz ulaşılmadı. Buna rağmen yapılan hizmetler 2015 yılını aratmıyor. Gelen yatırımlar israf edilmeden piyasa şartlarında vatandaşa yansıtılıyor. Önümüzde 2023 yılında yapılacak olan seçimler var. MHP teşkilatı olarak bu seçimi çok önemsiyoruz. Allah korusun, Türkiyemiz bugün Akdeniz’de, Suriye’de, Irak’ta ve Libya’da büyük bir mücadele veriyor. Özellikle Ege’de Yunanistan ile bir savaş çıkar mı? Çıkmaz mı tartışmaları var. Amerika tonlarca üst kurmuş. Herhangi bir olumsuz durumda; acaba biz buralardan çekilecek miyiz? Ülkemizin buralarda büyük kazanımları var. Bu kazanımları terk edip gidecek halimiz yok. Bu noktada muhalefetin söylemleri ortadadır. Bu söylemleri vatandaşımızın takdirine bırakıyorum. Bu nedenle Cumhur İttifakının göstereceği Cumhurbaşkanı adayı; kesinlikle bizim de büyük destek verilerek seçilmesi gereken bir aday olacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı seçmek için bizler AK Partililerden daha çok gayret göstereceğiz. Çünkü bizim genel başkanımız Devlet Bahçeli’nin talimatı bu şekilde olmuştur. Genel başkanımızın ayağını kaldırdığı yere bizler ayağımızı basarız.” Dedi.
“MHP Gümüşhane’de en az bir milletvekilliği alacaktır“
Gümüşhane’den en az bir milletvekilliği çıkaracaklarını ifade eden Başer şunları söyledi, “Milletvekilliği seçimlerde ise; ben inanıyorum MHP en az bir vekil çıkartacak. Sahada bunun izlerini görüyorum. MHP hiçbir şey talep etmeden devletinin yanında duruyor. Biz bakanlık, müdürlük almadık. Milletimizde bunu görüyor. 2023 seçimlerinde Cumhur İttifakı olarak iyi sonuçlar alacağımıza inanıyorum. Evet, ekonomik sıkıntılar var. Bu sıkıntıları yine Cumhur İttifakı aşacaktır. Bu kriz Dünyadan kaynaklıdır. 2 yıldır süren bir Pandemi var, savaşlar ve bizim kendi içimizde teröre karşı mücadelemiz var. Biz her zaman güçlü bir iradeye sahip olmamız gerekiyor. Yaklaşık kırk yıldır olmayan enflasyon Avrupa ülkelerinde oldu. Dünya ile ekonomimiz paralel gidiyor. Bunları aşacak olan yine cumhur ittifakıdır. O güzel günlerde yakındır”
“Katırlarla Bile Gidilecek Yol Yoktu”
Son dönemlerde kamuoyunun gündeminde oldukça yer edinen yer edinen Kürtün’ ün köylerinin Giresun’a bağlanması talepleri ile ilgilide düşüncelerini paylaşan Başer, “Daha önce Kürtün’ ün iki köyü için referandum yapıldı. Bu iki köyün bağlanma taleplerinin oranları biraz manipülasyon biraz yönlendirme ile yüksek çıktı. Bu Günyüzü ve Üçtaş köylerinin ayrılma taleplerinin sebepleri de hizmet alamamaktı. Bu köylere Gümüşhane’den aktarılan kaynaklar ve gönderilen paralar Tirebolu İlçe Özel İdaresine ayrılan para kadar neredeyse. Yani bir ilçeye aktarılan kaynak kadar biz o iki köye kaynak aktarıyoruz. Gümüşhane’nin gerek Özel İdaresi gerekse diğer kamu kuruluşlarının bu iki köye hizmeti az götürdü veya ihmal edildi vs. gibi bir söylem son derece yanlış ve halkı yanıltıcı bir söylemdir. Hizmet alamadığını iddia eden bu iki köy daha önce de oradan bize bağlanmıştır. O zaman ki gerekçeleri de aynıydı. 2 yıl önce biz iyi ki Gümüşhane’ye bağlanmışız bizim katırlarla gidecek yolumuz yokken şimdi sıcak asfalt yolumuz var diyen halka 2 yıl içerisinde ne olmuş olabilir? Bunlar tamamen manipülasyondan ibarettir. Bu olayda farklı pazarlığa giren bazı kişiler vatandaşı kullandı. Vatandaşlar yanıltıldı. Bizim burada ki en büyük eksiğimiz; gerek bizlerin, gerekse Kürtün’ de bulunan parti teşkilatlarımız ve orada ki seçilmiş arkadaşlarımız bunu daha iyi anlatabilirdi. Sahada işin politik boyutunda eksik kalmışız. Orada ki iki muhtar bizim parti teşkilatlarımızdan ve seçilmiş insanlarımızdan daha iyi propaganda yaptılar. Bizde Gümüşhane İl Genel Meclisi olarak o noktada eksik kaldık. Propaganda olarak eksiğimiz var ama hizmet olarak eksiğimiz yok” dedi.
Yine Kürtün’ de bulunan Kırgeriş, Damlı ve Bağlama köylerinin harita manasında Trabzon’a bağlanması noktasında İl Genel Meclisinin bir söz hakkı olmadığına vurgu yapana Başer, “Bu karar tamamen İç İşleri Bakanlığının alabileceği bir karardır. Bizde sizlerin aracılığı ile basından öğrendik. Gerekli girişim ve tepkilerde bulunduk tabi ki ve bunun sonucunda belli bir yol kat edildi. Ankara’dan ilgili kişiler geldi ve o üç köy ile alakalı tekrardan gerekli etüt çalışmaları yapıldı. Benim son edindiğim bilgiye göre bu durumun düzeleceği noktasında umudumuz fazla. Raporlarda bizim lehimize yazılmış. Zaten 1950 tarihli kayıt ve belgelerde özellikle yaylaların bize bağlı olduğu net. Hakkımızı koruyacağız. Sivil toplum örgütlerimiz bu konuda oldukça aktif. Gerekirse mahkeme boyutuna kadar ulaşacak. Konuyu takip ediyoruz ve olumlu bir sonuca ulaşacağımızı düşünüyorum. Milletvekillerimize bu konuda büyük görevler düşüyor” dedi.
“Sen Önce Tirebolu’nun Sorunlarıyla İlgilen”
Geçtiğimiz günlerde Kürtün ilçesine bağlı Sapmaz, Beytarla, Aktaş, Tilkicek ve Yukarı Karadere köylerinin Giresun’a bağlama talepleri olduğunu ve bu köylerin muhtarlarının taleplerini CHP Tirebolu İl genel Meclisi Üyesine iletmeleri iddiaları hakkında da açıklamalarda bulunan Başer, “Kürtün’ ün beş köyü ile ilgili ortaya atılan iddialar, CHP’li İl Genel Meclis Üyesinin bir beyanıdır. Ben o ifadeleri çok ciddiye almıyorum açıkçası tamamen şov amaçlı bir söylem. Bu arkadaş kim oluyor acaba? Sen önce git Tirebolu’nun köylerine bak, oranı sorunları ile ilgilen daha sonra gel Kürtün’ ün köyleri ile kıyasla bakalım ondan sonra böyle bir karar ver. Tirebolu’da sel oldu, o bölgenin ne hale geldiğini gördük. O sel felaketinde beş askerimiz şehit oldu, insanlarımız ise köylerde mahsur kaldı. Evet, sel bir doğal afet ama senin alt yapın yok. Sen kendi köylerine hizmeti götürememişsin sonra gelmiş Kürtün’ den beş köy bize bağlanacak diyorsun.”
“İşler İyi Gitmiyorsa Yetki ve Takdir de AK Parti’nindir”
Sağlıkta soruların her zaman yaşandığını sözlerine ekleyen Başer, “Ben 25 yıldır bu mesleğin içerisindeyim. Yaklaşık 10-15 sene bu memlekette sağlık sorunu olmadan gitti. Türkiye ortalamasında ki sıkıntılar ne ise bizde ki sıkıntılar da hemen hemen oydu. Ancak son 5 yıldır Türkiye ortalamasının son derece altına düştük. Bizde ki sorunlar devasalaştı, Türkiye’de ki sorunlar daha fazla çözüme kavuştu. Bunun sebepleri tartışılır ama yöneticileri bu şehri bilen ve kendini bu şehre hizmet etmeye adayan insanlardan seçmemiz lazım. Doktor sayıları gerçekten çok kötü, ortalama yaklaşık yüzde 34’lerde. Bu işi en iyi kim yapabilecekse onun bu işin başına gelmesi gerekiyor. Biz söyledik niye böyle olmadı diye bir hesap sorma noktasında değiliz. İşler istenildiği gibi gitmiyor ama bu konuda yetki ve takdir AK Parti’nindir. Semeresini de nimetini de onlar görecektir” dedi.
“Eski hastane şehrimizin önemli bir lokasyonunda bulunuyor”
Eski hastanenin şehrimizin önemli bir lokasyonunda bulunduğuna dikkat çeken Başer, “O binanın hak ettiğinin verilebileceği bir hizmetin oraya götürülmesi lazım. Başka bir yerde koca bir binayı heba etmemek, rantabl değerlendirmek lazım. Bu noktada benim şahsi görüşüm bir dağ hastanesine çevrilebilir eski devlet hastanesi. Trabzon’da Maçka’da bulunan fizik tedavi ve rehabilitasyon alanında hizmet veren hastane gibi tek branşta hizmet veren bir hastaneye dönüştürülebilir. Bir yatırımcı olursa eğer özel hastaneye de çevrilmesi şehrimiz için avantajlı olur” şeklinde konuştu.
“Siyaset Yapma Anlayışınız Ters Olabilir”
Son olarak İYİ Parti cephesi hakkında yöneltilen sorulara cevap veren Başer, İYİ Parti tabanının MHP’den ayrılmış milliyetçilerden oluştuğunu ama artık İYİ Parti’nin milliyetçi görüşten yana olmadığını ve MHP’ye geri dönmek isteyen arkadaşlarının olduğunu söyleyerek, “İYİ Parti’nin yüzde 90’ı Türk Milliyetçisi ve Milliyetçi Hareket Partisinden ayrılanların kurduğu bir partidir. Gümüşhane’ye de partimizden ayrılmalar aynı oran da yansımıştır. Ortaokul yıllarından beri teşkilatın içerisindeyim. Partimizden istifa eden arkadaşlarımızın birçoğu ile uzun yıllar aynı yolda yürüdük. Siyasette uzun yıllar aynı partiden olsanız bile bazen siyaset yapma anlayışınız ters olabilir. Genel başkanımızın bir sözü vardır “ülküdaşım olabilirsin ama çalışma arkadaşım değilsin” diye. Bizde bir zamanlar o arkadaşlarımızla hem ülküdaş hem de çalışma arkadaşıydık. O arkadaşlarımız partimizden ayrılmayı tercih ettiler üzüldüm, hala daha üzülüyoruz çünkü biz MHP çatısı altında aynı görüşün mensuplarıydık” ifadelerine yer verdi.
KAYNAK: GÜMÜŞHANE OLAY GAZETESİ – 02.06.2022