EVREN’DE ZAMANIN DURDUĞU İKİ OLAYI “NASA” AÇIKLAMALIDIR

HASAN PİR’İN KÖŞE YAZISI “NASA”, EVRENDE YAŞANMIŞ OLAN BU OLAĞANÜSTÜ OLAYI İNSANLIĞA AÇIKLAMALIDIR Evren’le ilgili, özellikle de uzayla ilgili bilgilerimizin görsel kaynağı Amerika Birleşik Devletleri’nin uzay programı çalışmalarından sorumlu kurumu NASA’dır. NASA, bugüne kadar hiç bilmediğimiz pek çok konuya kaynaklık yapmış, uzayın derinliklerinin bilgi ve fotoğraflarını tüm insanlıkla paylaşmıştır. NASA’nın; Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (a.s.v.) dünyanın […]

HASAN PİR’İN KÖŞE YAZISI

“NASA”, EVRENDE YAŞANMIŞ OLAN BU OLAĞANÜSTÜ OLAYI İNSANLIĞA AÇIKLAMALIDIR

Evren’le ilgili, özellikle de uzayla ilgili bilgilerimizin görsel kaynağı Amerika Birleşik Devletleri’nin uzay programı çalışmalarından sorumlu kurumu NASA’dır.

NASA, bugüne kadar hiç bilmediğimiz pek çok konuya kaynaklık yapmış, uzayın derinliklerinin bilgi ve fotoğraflarını tüm insanlıkla paylaşmıştır.

NASA’nın; Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (a.s.v.) dünyanın hareketini durduran iki mucizesini bugüne kadar tespit etmiş olması gerekirdi diye düşünüyoruz. Büyük ihtimalle bu tespiti yapmışlardır. Ama, önemli olan 1400 sene önce dünyanın iki kez hareketinin durduğu, iki kez evrende zamanın durduğu bütün insanlığa açıklanmalıdır. İnşallah, önümüzdeki dönemlerde bu önemli açıklamaları NASA’dan bekliyoruz.

 “EVREN” DE ZAMANIN DURDUĞU İKİ ÖNEMLİ OLAY

Güvenilir İslami kaynaklara göre, yaratıldığından bugüne Dünya’nın dönüş hareketi iki defa durmuştur. Dünya, evrendeki kozmik sistemin bir parçası olduğuna göre, dünyanın hareketinin durması, aynı zamanda kâinattaki tüm sistemin gezegenleriyle, yıldızlarıyla, galaksileriyle durması demektir. Yani yaratıldıktan sonra evrenin tüm sistemi de iki kez durmuştur.

BİRİNCİ OLAY:

Peygamberimiz Hazreti Muhammed (a.s.v.) Miraç gecesinin sabahında, (Miladi 621) miracını Kureyşlilere haber verir. Bu habere Kureyşliler inanmazlar. “Eğer Miraç yolculuğunda Kudüsteki Beyt-ül Makdis’e (Mescid-i Aksa) gitmiş isen, Beyt-ül Makdis (Mescid-i Aksa) nın kapılarını, duvarlarını ve özelliklerini bize tarif et” derler. Peygamberimiz de onların inanmamalarından ve sorularından çok sıkılır. Birden Cenab-ı Hak, bir mucize olarak, Mescid-i Aksa’yı Peygamberimize gösterir ve Efendimiz de kendisine gösterilen o mucize tabloya bakarak, her şeyi birer birer tarif eder.

Peygamberimiz (a.s.v.),  Kureyşlilere; Allah’ın mucizesiyle gerçekleşen Miraç yolculuğunu tarif ederken: “Yolda giderken sizin bir kafilenizi de gördüm, kafileniz yarın filan vakitte gelecek.” der. Bunun üzerine Kureyşliler Efendimizin haber verdiği saatte kafileyi beklemeye başlarlar. Fakat, kafile Peygamberimizin haber verdiği saate göre bir saat gecikir. Kudreti sonsuz Allah (c.c.), Sevgili Peygamberi Resul-i Ekrem (a.s.v.)’in verdiği haberin doğru çıkması için, Güneş’i bir saat yerinde tutar. Yani Allah’ın emri ile, Dünya, Efendimiz Hz. Muhammed’in (a.s.v.) in sözünün doğru çıkması için görevini bir saat erteleyip, Güneş etrafındaki dönüşünü durdurur. Ve bir saat boyunca Güneş aynı noktada asılı kalır. Bu şekilde kafile de Peygamberimizin haber verdiği saatte gelmiş olur.

(KAYNAKLAR: Kadı Iyâz, eş-Şifâ, 1:284; Ali el-Kari, Şerhu’ş-Şifâ, 1:591-592; Süyûtî, ed-Dürerü’l-Müntesire, 193; el-Heysemî, Mecmeu’z-Zevâid, 8:296; es-Sâ’âtî, el-Fethü’r-Rabbânî, 6:155. el-Elbânî, Silsiletü’l-Ehâdîsi’d-Daîfe, 972,  B.Said Nursi, Mektubat, 19. Mektup – 17. İşaret.

İKİNCİ OLAY:

Peygamberimiz Hz. Muhammed’in isteği üzerine, Güneş’in battıktan sonra geriye dönmesi mucizesidir.

Bu olay, ayrıntılarıyla Kadı İyaz’ın Eş-Şifâ isimli kitabında anlatılmaktadır.

Mucizeye şahit olanlardan Esma Binti Umeys (r.a.) olayı şöyle anlatmaktadır. “Hayber’in Es-Sahba semtinde idik. Resulullah’ın (a.s.v.) mübarek başı Hz. Ali’nin kucağındayken kendisine vahiy geldi. İmam Ali ikindi namazını Güneş batıncaya kadar kılamamıştı. Resulullah’tan (a.s.v.) o vahiy hali geçtikten sonra şöyle buyurdu: “Ya Ali, ikindi namazını kıldın mı?” İmam Ali; “Hayır, kılmadım ya Resulullah” dedi. Bunun üzerine Resulullah (a.s.v.): “Allah’ım, O şüphesiz Senin ve Resulünün hizmetindeydi. Güneş’i ona geri çevir.” Esma Binti Umeys, gördükleriyle ilgili şunları söylemiştir: “Güneş’in o halini gördüm. Battıktan sonra tekrar doğdu. Dağların ve yerin üzerinde durdu.”

Bu olayla ilgili olarak, Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri de Risale-i Nur külliyatının “Sözler” adlı kitabında şunları anlatmaktadır: “Büyük bir nur lâmbası Güneş’tir ki; Arz’ın şarktan geri dönmesiyle yeniden Güneş’in görünmesi, kucağında Peygamber’in (a.s.v.) yatmasıyla ikindi namazını kılmayan İmam-ı Ali (r.a.) o mucizeye binaen ikindi namazını edaen kılmış.” (B.Said Nursi, Sözler, (Yirmi İkinci Söz, Birinci Makam, On Birinci Burhan’ın Haşiyesi)

BU İKİ OLAY BİZE NE ANLATIYOR?

Bu iki olayda da; Allah’ın izni ve kudretiyle kâinatta işleyen kanunlar bir anda geçersiz kılınarak, Dünya ve Güneş vazifelerini durdurup kendilerine verilen yeni emirlere göre hareket etmişlerdir.

Peygamberimiz Hz. Muhammed’in sözlerinin doğru çıkması için Dünya ve Güneş ve tüm evren çalışmasını durdururken, bizlerin de; bu harikulade olaylardan gerekli dersi alarak bütün varlıkların yüzü suyu hürmetine yaratıldığı Kâinat Efendisi Peygamberimiz Hz. Muhammed’i (a.s.v.) en iyi şekilde tanıması ve ona layık bir ümmet olmak için gayret etmesi gerekir. Ona benzemenin ve Onu sevmenin en güzel şekli ise Onun sünnetlerini yerine getirmekle mümkündür.

Bu olaylarda dikkat çeken bir diğer nokta ise; “namaz ibadetinin” ne kadar önemli olduğudur.

“Vahiy geliş anında” Peygamberimiz, Hz. Ali Efendimizin kucağında olduğundan, Peygamberimizin rahatsız olmaması için Hz. Ali Efendimiz ikindi namazını kılamamıştır. Cenabı Allah; Vahye ve Efendimize, gösterdiği bu saygı ve sevginin karşılığında Peygamberimizin isteğiyle, Hz. Ali Efendimizin ikindi namazını kazaya bırakmadan kılması için Dünya’nın ve Güneş’in hareketini değiştirip, Güneş’i battığı yerden geriye döndürmüştür.  Allah’ın izni ile güneş ikindi namazının eda vakti noktasına geri gelmiş ve Hz. Ali Efendimiz de ikindi  namazını kazaya bıraktırmadan kılmıştır.

Bir namazın vaktinde kılınmasının, kâinattan daha önemli olduğu gerçeği de böylece ortaya çıkmış olmaktadır.

ŞİMDİ YAZIMIZIN BAŞLIĞINI TEKRARLIYORUZ:

Ciddi bir ilim kurumu olan “NASA”; Peygamberimiz Hz. Muhammed’in yaşadığı dönemde evrende yaşanmış olan bu iki ZAMANIN DURDURULMASI VE GERİ ALINMASI olayını ilmen de insanlığa duyurmalıdır.

Güzel günler dileğiyle.

 

Exit mobile version