GELECEĞİMİZ ROBOTLARIN ELİNDE Mİ?

Geçtiğimiz günlerde Boston Dynamics firması yeni bir video
yayınladı. Videoda izlediğimiz robot önceki becerilerini geliştirmiş. Daha önce
çeşitli yükseklikteki engellerin üzerine zıplayabilen ve dengede durabilen
robot artık takla atabiliyor, amuda kalkabiliyor ve zıplayarak havada kendi
etrafında dönebiliyor. Günden güne becerileri gelişen robotumuzun gelecekte
neleri başarabileceği kamuoyunda merak konusu olmuşsa da benim cevabını
aradığım soru daha başka. Geleceğimiz robotların elinde mi?

İnsanoğlu her zaman geleceği tahmin etmeye çalışmıştır.
Yıllar öncesinde kitaplar, çizgi romanlar yoluyla geleceği tahmin etmeye
çalışan insanoğlu yakın geçmiş sayılabilecek sinema tarihimiz boyunca da
“Geleceğe Dönüş, Matrix, Altered Carbon” gibi dizi ve filmler aracılığıyla bu
çabasına devam etmiştir.

Son zamanlarda izlediğim Rus yapımı “Better Than Us” dizisi
de hem robotları hem de geleceği konu almaktadır. Dizi gelecekte geçiyor ve tüm
dünyada insanlar robotları oldukça yaygın bir şekilde kullanıyor. Örneğin yaşlı
insanlar ev işlerinden, market alışverişlerine kadar her işlerini bu robotlar
aracılığıyla yapabiliyor ve hayat standartlarını artırabiliyorlar. Dizide kullanılan
bu robotların yapay zeka ile güçlendirildikleri ve becerilerinin de
görünüşlerinin de insanlardan farksız olduğunu izliyoruz. En önemli nokta ise
bu robotların en önemli sınırlarının asla insanlara zarar vermemek olduğudur.
Siz robotlara ne yaparsanız yapın robot karşısındakinin insan olduğunu
anlayınca zarar vermiyor. Buraya kadar her şey anlaşılır düzeyde. Robotların
kabul edilebilir ve kullanışlı olduğu aşikar görünüyor. Ancak tek bir robot
kendini ve aile olarak tanımladığı kişileri korumak için o sınırı aşınca dizi
hem daha heyecanlı hem de daha düşündürücü bir hal almaya başlıyor. Ve bu
noktada o can alıcı soruyu sormaya başlıyoruz. Ya bir gün robotlar kendilerini
düşünmeye başlarlarsa?

Robotların bizlerden çok daha başarılı, zeki, yapay zeka ile
beraber düşünebilen, karar verebilen cihazlar olmalarına çok fazla zaman
kalmadığını düşünmekteyim. Özellikle yapay zekanın günümüzde çok yaygın ve
etkin kullanıldığının sizlerde farkında olmalısınız. Örneğin internetten bir
cep telefonu alacak olsam, hangi alış veriş sitesine girmiş olursam olayım,
sonrasında bir haber web sayfasına da girmiş olsam, bilimsel bir makale de
okuyor olsam karşıma sürekli cep telefonu görselleri içeren alışveriş
sitelerinin reklamları çıkmakta. Bununla kalmıyor tabii ki; yapay zeka aynı
zamanda günlük hayatta sık sık kullandığımız Youtube, Netflix gibi video
siteleri ile de karşımıza çıkabiliyor. Yapay zeka sistemleri İzlediğimiz
içeriğe göre nelerin dikkatimizi çekebileceği üzerine çoğu zaman gerçekten de
dikkatimizi çekebilen öneriler yapabiliyor. Bu sistemlerin robotları
desteklediğini hayal edelim. Mesela 2018 yılında bir yapay zekalı robot 2. kez
belediye başkanlığına aday oldu. Yine Boston Dynamics firmasının birkaç
robotunun kendi aralarında anlaşabildiklerinin videosunu izledik. 2016 yılında Google
Brain ekibinden araştırmacılar, robotların kendi aralarında gizli iletişime
geçtiklerini keşfettiler. Peki, bu robotlar günün birinde kendi kendilerine
yetebilecek seviyeye gelirlerse neler olacak?

Yıllardır bakıp bakıp üzüldüğüm bir görsel vardır. Bu görsel
de bir karenin içinde dört küçük fotoğrafın bulunuyor. İlk fotoğrafın altında
kuş yazıyor. Üzerinde bir küçük kuşun ayak izi var. İkinci fotoğrafın altında
köpek yazıyor. Üzerinde bir köpeğin ayak izi var. Hemen yanında ise altında at
yazan bir fotoğraf var ve tahmin edebildiğiniz gibi onun da üzerinde bir atın
ayak izi var. Bu fotoğrafların altında ise çöplerle dolu kumsalın fotoğrafı
bulunuyor. Bu fotoğrafın altında ise insan yazıyor. Hayvanlar insanlara zarar
veremiyor ya da başka bir ifade ile insan şımarıklığı ile baş edemiyorlar. Ancak
ya bir gün robotlar insanların Dünya’ yı daha az yaşanılır bir gezegene
dönüştürmesinin çözülmesi gereken bir problem olarak görürse? Geleceğimiz
robotların elinde mi olacak?