“Kan nakli ya da transfüzyonu; bağışçıdan alınan kanın, kırmızı kan hücreleri (eritrosit), kan pulcukları (trombosit), kanın pıhtılaşma faktörleri içeren sıvı kısmı (plazma) işlenerek ayrılıp ihtiyacı olan hastaya verilmesi işlemidir. Yani kan vericisi aynı anda birçok kişiye bağışçı olmuş olur.
On sekiz-altmış beş yaş arası, sağlıklı, 50 kg üzerinde, >12,5 g/dL Hb’li kadın ve >13,5 g/dL’li erkek tam kan bağışı yapabilir. Erkekler en sık 3 ayda bir olmak üzere yılda en çok 4 kez, kadınlar ise en sık 4 ayda bir olmak üzere yılda en çok 3 defa kan bağışında bulunabilir.
Kırmızı kan hücreleri anemi (kansızlık), yaralanmalar, ameliyatlar, kanamalar, kan hücrelerini etkileyen lösemi, kanser ve akdeniz anemisi gibi hastalıkların tedavisinde kullanılır. Bu sayede kritik hastalık durumlarında uygun naklin yapılması ile hastaların sağkalımları uzatılmakta, yaşamsal faaliyetleri sağlanmaktadır.
Her zaman için bir kan alıcısı hasta adayı olduğumuz farkındalığı ile uygun olan her bireyin kan bağışı yapması gerekliliğini hatırlamalıyız.”