HASAN PİR’İN KÖŞE YAZISI
26 Eylül 2019 tarihinde İstanbul’da meydana 5,8 şiddetindeki depremden dolayı milletimize tekrar geçmiş olsun diyorum.
Tarihinde üzücü pek çok deprem yaşayan milletimiz bu depremi de inşallah en az zararla atlatmıştır. Yüce Rabbimizden niyazımız deprem, sel, yangın gibi felaket ve afetlerle milletimizi imtihan etmemesidir.
Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’in 99. Suresi ZİLZÂL suresidir. ZİLZÂL kelimesi Türkçe “zelzele, sarsıntı” anlamlarına gelmektedir. Zelzele kelimesinin Türkçe’deki karşılığı ise DEPREMDİR.
8 Ayetten oluşan ZİLZÂL suresinin ayetlerinin meali şöyledir:
Zilzâl Sûresi (1 – 8):
“Yerküre kendine has sarsıntısıyla sallandığı, toprak ağırlıklarını dışarı çıkardığı ve insan «Ne oluyor buna!» dediği vakit, işte o gün (yer) Rabbinin ona bildirmesiyle bütün haberlerini anlatır. (1-5) O gün insanlar amellerini görmeleri (karşılığını almaları) için darmadağınık geri dönüp gelirler. (6) Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu görür. (7) Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür. (8)“
“Bu Sure kat’iyen ifade ediyor ki, küre-i arz, hareket ve zelzelesinde vahiy ve ilhama mazhar olarak emir tahtında depreniyor. Bazan da titriyor.” (Risale-i Nur)
Bu ayetlerden anlaşılıyor ki; asıl büyük deprem KIYAMET depremidir. Dünyada yaşanan depremler Kıyamet depreminin küçük birer örnekleridir. O büyük kıyamet gününde yaşanacak olanların küçük örnekleri zaten yaşadığımız depremlerde hepimizin başına geliyor. Tekrar Yüce Rabbimizden duamız bizleri tüm depremlerden ve yaşayacağımız asıl kıyamet depreminin dehşetinden korumasıdır.
Kainatta meydana gelen olaylar Allah’ın (c.c.) takdiridir. O’nun emri ve izni olmadan hiçbir şey, hiçbir olay vuku bulmaz. Yani tesadüfen deprem de olmaz, çiçek de büyümez. Hepsi Allah’ın takdiri ile olan şeylerdir. Diğer bir tabirle kainatta “tesadüfe tesadüf edilmez”
Meydana gelen depremlere de bu pencereden bakmak gerekir. Ama asıl daha önemlisi, Deprem gibi üzücü, yıkıcı olayların olmasına Kadere fetva verdiren insan olarak bizim hangi yanlış hareketlerimiz ise, bunun farkında olarak kendimize çeki düzen verme arayışında ve muhasebesinde olmamızın gereğidir.
Bir diğer durum da Allah (c.c.); Celâl ismi ile depremleri halk ederken, Allah’ın Hakîm ismi de bizim kul olarak her türlü felaket karşısında gerekli tedbirleri hikmetli bir şekilde almamızı istemektedir. Bu nedenle; deprem veya diğer arzî ve semavi afetlere karşı kul olarak üzerimize düşen görev akıl ve hikmetle kendimizi korumanın yollarını yanlış tevekkül anlayışına sapmadan yerine getirmektir.
Allah’ın yasakladığı fiil, davranış ve günahlardan vaz geçerek Allah’ın rahmetini celp etmek ve O’nun âtasına mazhar olmak deprem ve afetlerden kurtuluşun en emin yoludur. Ama, bu beklenti içinde olurken Allah’ın Hakîm isminin tecellisine mazhar olacak çalışmaları yapmak da insanların en önemli görevidir.
DEVLETİMİZ GEREKENİ YAPIYOR
Depremler başta olmak üzere her türlü afete karşı devletimiz gerekeni yapıyor. Gerek deprem ve afetler öncesinde, gerekse sonrasında yapılması gerekenler en güzel şekilde yerine getiriliyor.
Şu anda İçişleri Bakanlığı’na bağlı olarak çalışan Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) çok güzel ve başarılı işler yapıyor.
Gümüşhane Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü de başarılı çalışmaları ile Gümüşhanelilerin takdirini kazanmaya devam ediyor. Bu vesile ile Müdür Sayın Mesut Bayrak ve ekibine teşekkür ediyorum.
26 Eylül 2019 İstanbul depremi ile kamuoyunun daha yakından dikkatini çeken “AFET VE ACİL DURUM TOPLANMA ALANLARI” ile ilgili olarak; bütün Türkiye’yi kapsayan il, ilçe, köy, mahalle ve hatta cadde ölçeğinde herhangi bir afet ve acil durumlarda, depremlerde vatandaşların nerelerde toplanacağını gösteren bilgiler Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD )’ın resmi internet sitesinde ve e-devlet portalında yayımlandı.
Vatandaşlarımızın ikamet ettikleri yerlere göre bu toplanma alanlarını ilgili adreslerden öğrenmeleri gerekiyor.
GÜMÜŞHANE’NİN TOPLANMA ALANI NERESİ?
Gerek e-devlet üzerinden, gerekse AFAD internet sitesi üzerinden toplanma alanlarını bulmak mümkün ise de özellikle Gümüşhane Valimiz Sayın Kamuran Taşbilek ve AFAD Müdürümüz Sayın Mesut Bayrak’tan isteğimiz bu toplanma alanlarının listeler halinde, gerekirse bir kitapçık haline getirilerek tüm evlere dağıtılması, muhtarlıklarda ilan edilmesidir. Kent içi billboardlarda ise olayın vatandaşlara tanıtımı çok önemlidir.
Vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu internet üzerinden bu toplanma yerlerini arama ve bulmada zorluk çekeceklerdir. Ama, Gümüşhane’nin tüm il ve ilçelerinin “Afet Ve Acil Durum Toplanma Alanları” bir kitapta yayımlanırsa hem kalıcı olur, hem kullanışlı olur. Hem de yarın bir felaket ve deprem sırasında internetin ve telefonların da çalışmadığı durumlarda en emin bilgi yolu kitaplar olacaktır.
Bu nedenle Gümüşhane gibi derli toplu bir ilde bu çalışmanın yapılması Türkiye’ye de bir örnek olur düşüncesindeyim.
Yüce Rabbimizden tekrar niyazımız deprem, sel, yangın gibi afât-ı semaviye ve arziye ile bu milleti imtihan etmesin. Amin.
Güzel günler dileğiyle.