KORONAVİRÜSLE MÜCADELEMİZ DEVAM EDİYOR

Geçmiş tarihlere bakıldığında insanlık âlemi hemen hemen her yüzyılda bir bulaşıcı hastalık serüveni yaşamış.

Bundan önceki yüzyıllarda yaşanan bulaşıcı hastalıklar daha çok bölgesel – lokal özellik taşırken koronavirüs salgını ise bütün dünyayı saran bir özellikle insanlığın önüne çıktı.

Ülkemizde koronavirüs salgınına karşı devlet refleksi ve operasyonel çalışma zamanında işlemeye başladı ve dünyaya örnek oldu. Bu görünmez mikrop en azından hazırlıklı olduğumuz bir dönemde kapımızı çaldı.

Türkiye bu badirede insanlık âlemine “insanlık” dersi verdi. Genciyle, yaşlısıyla, yerlisi ile yabancısıyla hem kendi vatandaşlarına hem de kendisine sığınan dünya vatandaşlarına kucak açıp sahip çıktı.

Bütün dünya bu olup bitenleri izliyor. Dünya devletlerinde her ırktan, her dinden, her kültürden insanlar şefkatli, tedbirli ve kararlı tutumu ile adeta Türkiye’yi yeniden tanımaya ve Türkiye örnekliğinde İslam’ı aramaya ve araştırmaya başladılar. Yani Dünya; koronavirüs olayı ile adeta “Roma’yı yeniden keşfediyor”…

Bu salgın hastalık belli ki, tüm dünyada yeni ve önemli gelişmelere yol açacak… Görünen o ki; Türkiye inşallah çok kısa zamanda en az zararla bu badireyi atlatıp yeni dünyanın “erdemli, şefkatli ve güçlü abisi” olacak.

*****

Koranavirüsle mücadelede ülkemizde etkin kararlar alınıyor.

Vatandaşlar olarak alınan bu kararlara uymak zorundayız.

Belli ki bu hastalığın en önemli ilacı, temizlik, sosyal mesafeyi korumak ve evlerimizde gönüllü karantinaya tabi olmamızdan geçiyor.

Anadolu’da “yiğit düştüğü yerden ayağa kalkar” diye bir söz vardır.

Mademki bu korona salgını insanların birbiriyle temas etmesiyle insanları yere serip mağlup ediyor, o zaman biz de bu temas olayını ortadan kaldırıp, evlerimize çekilerek hastalığı yenebiliriz.

Bütün illerimizde çok sıkı tedbirler alınıyor.

Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan 83 milyonun sorumluluğunu omuzlarında taşıyan bir lider olarak ekibi ile gece gündüz demeden bu hastalığın insanımıza zarar vermesini engellemek için çalışıyor.

Aynı şekilde Sayın valilerimiz de illerinde aynı hassasiyetle, vatandaşlarımıza bir zarar gelmemesi için çok kararlı, hassas ve emin bir şekilde bu virüsle mücadele sürecini yönetiyorlar.

Fedakâr sağlıkçılarımız cephe hattında bu amansız virüsle adeta göğüs göğüse çarpışıyor, mücadele ediyorlar. Bu fedakâr sağlık ordumuza hem teşekkür ediyor, hem dua ediyoruz.

*****

Asıl vazife ise 83 milyon vatandaşımıza  düşüyor.

Bu ülkede yaşayan her bir vatandaşımız, öncelikle yetkililere kulak verip, yapılması gereken temizlik, sosyal mesafeyi korumak ve asıl önemlisi de evlerimizden dışarı çıkmama kurallarını tavizsiz uygulamak zorundadır.

Vatandaşlar olarak bir başka sorumluluğumuz da gördüğümüz ve duyduğumuz her riskli durumu yetkililere bildirmek olmalıdır. Çünkü, şu anda en tehlikeli durum “bana bir şey olmaz” deyip evinden dışarı çıkıp toplum içinde gezen risk gruplarıdır. Bunları yetkili kurumlara bildirmek şu sırada en önemli vatanseverliktir diye düşünüyorum.

Âlemlerin yaratıcısı Rabbimiz Allah (c.c.) bütün dünya gibi bizi de bu salgın hastalıkla imtihan ediyor. Bu imtihanı da inşallah en kısa zamanda aşacağız.

Bu hastalığın durdurulması için gerek sağlık camiasının, gerekse diğer kurum ve kuruluşların aldığı her tedbir ve çalışma fiilî bir duadır. Bir taraftan bu fiili dua devam ederken, öte taraftan da 83 milyon vatan evladı olarak bizler zikrî ve lisanî dualarımızla bu illetin ortadan kalkması için Rabbimize sığınacağız. Ellerimizi ve gönüllerimizi bu salgını durdurması için Rabbimize açacağız. Çünkü her şeyin dizgini O’nun elindedir. Her şey O’nun emriyle halledilir.  O’nun kapısından başka hangi kapı var ki oraya gidilsin?..

Rabbimize (c.c.)  duamız bu bulaşıcı hastalıktan milletimizi ve tüm dünya masumlarını korumasıdır.

Güzel günler dileğiyle.