Marka olmak için çok çalışmak gerektiğini bilenler bilir, bilmeyenler de yazdıklarımızı bir değil birkaç kez okuyarak bilgi edinebilirler diyerek konumuzu özetlemeye çalışalım.
Herkes marka olmak ister ama bu o kadar da kolay değil.
Bir kez ürün bazında kişi marka olmak istiyorsa, “ Müşteri benim ürünümü neden alsın?” Sorusunun cevabını vermesi lazım. Üstelik pazarlamanın bir felsefe olduğunu da bilmesi gerekir.
İlimizde şahıs bazında olmasa da GTSO nun öncülüğünde ürün olarak pestil –kömenin marka olarak tescil edildiğini biliyoruz. Adı.”Gümüşhane dut pestil ve kömesi”.Tamam da.. Gel gör ki salı günleri düzenlenen halk pazarında bu ad altında “Ben Gümüşhane pestil ve kömesi satıyorum” diyerek hileli ve mağşuş ürünleri pazarlayanlara ne demeli. Bunlar için bir yaptırım uygulanması gerekmez mi? Denetim mekanizmaları bu konudaki görevlerini yapmaz ise o zaman Marka tescilinin de bir anlamı kalmaz.
Seçim Zamanları marka kent söylemleri.
Özellikle yerel seçimlerde başkan aday adayı olanların hemen hepsi “ seçilirsem Gümüşhanemizi marka kent yapacağım” demelerini henüz unutmadık. Aradan geçen çeyrek asra rağmen, alınmış bir mesafe de yok. Demem o ki? Kentimizin varlığı ile övüneceğimiz ne bir aynalı çarşısı nede bir meydanı , kulesi , kalesi, yer altı çarşısı , açık ya da kapalı bir müzesi yok. .
Hatırlayalım. Konu için harekete geçen Gümüşhane Üniversitesi Geçtiğimiz yıl “Uluslararası Marka ve Marka kent” kongresi kapsamında bir açık oturum gerçekleştirmişti. Amaç marka ve marka kent kavramlarını birleştirerek kenti yönetenlere bir yol açmak ve önlerinde ışık olmaktı. Şimdi soralım? Kenti Marka yapma sorumluluğunu taşıyanlardan kaç kişi bu açık oturumu sonuna dek izledi.. İki parmak sayısını geçmez Onlar da açılışı müteakip işlerinin başına döndü. Sanki bu bir iş değilmiş gibi…
Efendim. Marka kent olma yolunda dağlar filan değil “Süleymaniye mahallesini” turizme kazandırmak yeterli olur kanısındayım.. Çünkü burası bir tarih ve açık hava müzesi olma özelliğini taşımaktadır. Bu konuda Aslen Gümüşhaneli olan hemşehrimiz Genne Reklam Ajansı Başkanı: Selim Tuncer beyefendi: “Markalaşmak için, dünya kamuoyunun benimseyebileceği değerlere ihtiyaç var. . Bu da yetmez etkin yöneticilerin de katkısı mutlaka gerekir” dedi.
Unutmayalım.: Marka kent olma şansımız hala vardır. Yeter ki;, 5 duyuya hitap edecek olan cazibeler bulunsun ve hizmete sunulsun derim.
Güven tazeleyen Başkan Çimen’e umutla duyurulur…