ÖĞRETMENLER GÜNÜ – YUSUF SADIK YAZDI

Öğretmenler günü, öğretmenlik mesleğini icra eden kimseleri onurlandırmak için çeşitli etkinliklerin düzenlendiği bir kutlama günüdür. Türkiye’de 1981yılından beri 24 Kasım “Öğretmenler günü” olarak kutlanır. Yarın (24 Kasım 2016) Perşembe günü kutlamaların 35.si icra edilecek. Pek çok ülkede, UNESCO tavsiyesi ile 5 Ekim günü, “Öğretmenler Günü” olarak kutlanmaktadır. Arap ülkeleri dahil bir çok ülke içerisinde, Hindistan’daki, […]

Öğretmenler günü, öğretmenlik mesleğini icra eden kimseleri onurlandırmak için çeşitli etkinliklerin düzenlendiği bir kutlama günüdür.

Türkiye’de 1981yılından beri 24 Kasım “Öğretmenler günü” olarak kutlanır. Yarın (24 Kasım 2016) Perşembe günü kutlamaların 35.si icra edilecek.

Pek çok ülkede, UNESCO tavsiyesi ile 5 Ekim günü, “Öğretmenler Günü” olarak kutlanmaktadır. Arap ülkeleri dahil bir çok ülke içerisinde, Hindistan’daki, uygulamalar son derece ilgi çekici içerikle dikkatleri çekmektedir. Hindistan’da Öğretmenler günü 5 Eylül’de kutlanmaktadır.

Hindistan eski Devlet Başkanı öğretmen kökenli Dr. Sarvepelli Radhakrishnan 1962de Cunhurbaşklanı olunca bazı öğrenciler onun doğum gününü kutlamak istemişler. Dr. Radhakrishnan cevap olarak; “Benim doğum günümü ayrıca kutlamak yerine 5 Eylül Öğretmenler günü olarak kutlansa bu benim kendi gurur ayrıcalığım olur” demişti. Gerçekten Hindistan’da öğretmenlere büyük bir değer verilmekte, sıralamada Anne-Baba’dan sonra 3. Sırada yer verilmektedir. Keşke bizde de öğle olsa.

Bize yani Türkiye’ye gelince: Türkiye 1. Cumhurbaşkanı M. Kemal Atatürk’ten sonra öğretmen ve eğitime önem veren, değer veren yöneticilerin olduğunu pekte hatırlamıyorum.

Atatürk bu içten duygularını her vesile ile dile getirirdi. “Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır” gibi. Veciz sözlerle de süsleyerek gelecek nesillere aktarma görevini yaptı.

Bir toplantıda Behçet Kemal Çağlar’a; “Kemal senin için iyi şair diyorlar. Benim için bir şiir yazar mısın” der. Ünlü Ozan yan odaya geçer ve Ata’nın Asker, Devlet ve politika özelliklerini yansıtan son derece mükemmel olduğuna kanaat getirdiği şiirini Atatürk’e takdim eder.

Atatürk şiiri okudukça kaşları çatık, tebessüm edeceği yerde birazda hırslı, “Olmadı Kemal, der. Benim en büyük özelliğim Öğretmenliğimdir. Bundan hiç bahsetmedin” der.

Evet değerli okurlar “Öğretmenler Günü”nü kutlarken törensel boyuta bakıp aldanmayalım.

Kutlamalara her yıl istisnasız katılırım. Gördüğüm manzara her geçen yıl burukluğuma neden oluyor.

Emek verdiğimiz eserimiz olan müdürler, öğretmenler Atatürk anıtından ayrılırken bile sırt dönüp yol alıyorlar.

Yöneticilerden, mülki idare amirlerinden konuya ilgi gösterenler yok değil.  Münferitte olsa varlıkları ile övündüklerimiz de var. Bunlardan birisi de önceki valilerden, Sayın Enver Salihoğlu. “Haydi Kızlar Okula” kampanyası ile Gümüşhane genelinde orta öğretim çağındaki kız nüfusunun tamamını okullaştırdı.

Eğitim-öğretimin önemini veciz bir sözle özetleyen Salihoğlu; “Eğitimin çatısına bir çivi çakmayan, geleceğini rüzgara kaptırır” demişti.

Beni son derece etkileyen bu özlü söz için Sayın Salihoğlu’nu şükranla anıyorum.  Bir öğretmenler günü kutlamalarında, Milli Eğitim çelengini anıta sunarken de eski bir eğitimci olarak kendisine eşlik etmemi istemişti. Son derece onur duyduğum bu davet için de ayrıca teşekkür ediyorum.

Bu vesile ile de, tüm eğitim çalışanlarının; “24 Kasım Öğretmenler Günü”nü kutluyorum.

Exit mobile version