HASAN PİR’İN KÖŞE YAZISI
Uyuşturucu illeti tüm dünyada bütün insanlığı tehdit eder bir boyuta ulaştı.
Bir yangın, bir veba gibi eline geçirdiği insanları, evleri ve nesilleri tarümar eden bir illet…
Tüm dünyada terörle olduğu gibi uyuşturucu ile de en etkin mücadele eden en kararlı ülke Türkiye.
Devletimizin ilgili birimleri ve emniyet güçlerimiz uyuşturucu ve madde bağımlılığı ile çok üst seviyede mücadele ediyor.
Hayatlarının baharında bu illete yakalanıp gül gibi solan gencecik bedenler ve dağılan aileler…
Uyuşturucu ve madde bağımlılığının en önemli hedef kitlesi ise maalesef ilkokul, ortaokul ve lise öğrencileri.
Hal böyle olunca; ilkokuldan başlayan ve ortaokul ve lise çağı çocuklarını içine ve hedefine alan acımasız ve sinsi bir düşmanla karşı karşıyayız.
İçişleri Bakanlığı’nın bir projesi olarak Anadolu Yayıncılar Derneği tarafından organize edilen ve “Gençlere Hayat Ver, Onlarda Hayat Var” başlıklı “uyuşturucu ve bağımlılıkla mücadele”yi konu alan “Bağımlılıkla mücadele ve medya” temalı panel 20 Ekim 2018 Cumartesi günü Gümüşhane Üniversitesi Kongre Merkezi’nde yapıldı.
Panele konuşmacı olarak Türkiye’nin tanıdığı duayen gazeteciler ATV Ankara Temsilcisi Şebnem Bursalı, Akşam Gazetesi Ankara Temsilcisi Emin Pazarcı, Kanal 7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet, Kanal 24 Ankara Temsilcisi Melih Yiğitel, Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı Sinan Buhar, İnternet Medya Bilişim Federasyonu (IMEF) Genel Başkanı Süleyman Basa, Kanal Urfa Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Toru katıldı.
Çay TV başta olmak üzere 6 televizyon kanalı tarafından canlı olarak verilen etkinlikte gençlerin bağımlılıkla mücadelesi ve uyuşturucu konusu ele alındı.
Bu önemli panelde öne çıkan konu her ne kadar “Bağımlılıkla mücadele ve medya” başlığını taşıyorsa da ailelerin – velilerin okullarda çocuklarına sahip çıkması gerçeği öncelikle dile getirildi. Yani tek başına bu iş emniyet güçleri, medya ve öğretmenlerle olmuyor. Aileler veya daha genel ifade ile veliler bu mücadelede etkin rol oynamalı.
BU NEDENLE BİZ DE DİYORUZ Kİ:
Bu illetle mücadelenin okul ayağı, öğretmen ayağı ve veli ayağı çok önemli.
Okullarda öğretmenler çocuklara uyuşturucunun zararlarını anlatıyorlar ama, bu konuda okullar ile veliler bir türlü entegre olamıyor.
Öğretmenler uyuşturucu illetinin tehlikesini aynı zamanda velilere de anlatıp çift yönlü hem okul – hem veli entegreli ve sürekli bir denetim, eğitim ve takip olması gerekirken, veli ayağı maalesef çok zayıf kalıyor.
Veli toplantıları için okullara giden veli sayımız çok az.
Bu durum Gümüşhane’de de, Ankara’da da, İzmir de de böyle.
Öğretmenler, velileri bir türlü okullara getiremiyor.
Veliler okullara gitmeyince, öğretmenlerin çocukları ile ilgili gözlem ve tavsiyelerini ev ortamında uygulayamıyorlar. Veli olarak anne babaların büyük çoğunluğu uyuşturucu ve bağımlılık illetini kendi çocukları için hiç akıllarına getirmediklerinden takip ve endişe hassasiyeti taşımıyorlar. Belki de şefkatleri bu takip ve endişeye engel oluyor. Ama, uyuşturucu illeti işte bu ihmal kapısından çok rahat girip evlerin içini sessizce sarıp yuvaları dağıtıyor. Son çırpınışlar ise yarar vermiyor.
Bu nedenledir ki “uyuşturucu, madde bağımlığı, internet ve sosyal medya bağımlılığı” ile mücadelede veli-aile takibi çok önemli. Ama bu iş pek başarılamıyor.
Velilerin okul toplantılarına zorunlu gidişini sağlamak için ciddi önlemler almak gerekir.
Bu önemli konuyu çözecek bir teklifi Gümüşhane Kent Konseyi olarak Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’a 2018 Nisan ayında ilettik. Sayın Cumhurbaşkanımıza şu teklifi yaptık: “Öğrenci karnelerinde “Velilerin öğrencilerini takibi” bir notla değerlendirilmelidir.” Dedik. Yani; okullarda, özellikle ilk, orta ve liselerde veli toplantılarına katılmayan velilerin öğrencilerinin karnelerine kırık not verilmelidir. Bu durum anne-babaların okul veli toplantılarına katılmaları için önemli bir teşvik, hatta mecburiyet olacaktır.
Cumhurbaşkanımıza bu teklifimizi uzun gerekçelerle anlattık.
Uyuşturucuyu önlemede öğretmen ve veli işbirliği mutlaka bir sistem olarak çalışabilmelidir. Bunun da en önemli ayağı velilerin okul toplantılarına katılmasıdır ki, tüm Türkiye’de veli toplantılarına velilerin katılım oranı çok çok düşük seviyededir. Bu oran belki %20 leri bile bulmamaktadır.
Bir diğer husus; okullar, özellikle uyuşturucu, madde bağımlılığı ve teknoloji bağımlılığı konularında öğretmenlerini çok iyi eğitmelidirler.
İyi bir eğitime sahip her öğretmen, özellikle sınıf öğretmenleri ve rehber öğretmenler; uyuşturucu konusunda okulların yapacağı ve her ay mecbur tutulması gereken veli toplantılarında velilere çok ciddi bilgi aktarımı yapıp, evlerde çocuklara, gençlere nasıl davranılması gerektiğini öğretmelidirler. Uyuşturucu nedir, belirtileri nedir, madde bağımlılığı nedir, teknoloji bağımlılığı nedir, internet tehlikesi nedir, veli ne yapmalıdır. v.b konularda veliler bilinçlendirilip okullarla entegre olmaları sağlanmalıdır.
Allah (c.c.) neslimizi ve tüm insanlığı uyuşturucu belasından korusun.
Güzel günler dileğiyle.