ŞAİR ALİ ÖZDOĞAN
AH ŞÎVEGER
Kıymet bilir zanneyledim bilmez imiş ah şîveger
Döktüm gözümden kanlı yaş silmez imiş ah şîveger
Sorsam şu sır eyler mi fâş yâr olsa yâhut arkadaş
Döktüm gözümden kanlı yaş silmez imiş ah şîveger
DUA
Ne cenneti hayal ettik ne korkuttu zebâni
Sormadık yazık ne hayat ne ikrâm-ı rabbani
Sathî midir imânımız Yârâb isteriz iz’an
Eyle bizi tam müslüman bitmeden ömr-ü fâni
KÂİNATIN USTASI
Gitti bahar geldi ya kış ah şu hayat kânunu
Bak ne doğal hem de kolay çözdü bilim gör bunu
İğne desen ustası yok hiç olacak şey mi der
Anlayamaz kâinatın ustası kim reddeder
BIRAKMA
Baharsız bir yazım bekler de kışlar
Ümîdim kalmıyor yorgun bakışlar
Gülistânım kaçar gam yüklü kuşlar
Baharımsın neharımsın bırakma
Ateşler içre gör gel sen de yakma
KUR’AN’DAN MÜJDE
Kıldı ümmîd ol beşâret hissesinden yâr-ı zâr
Tarumar olmustu zâhir korkusundan bin bîzâr
Açtı Kur’an etdi iz’an her beşâret cümlesin
Sıyrılup ah havf-ü kabr’den oldu lezzet intizâr
SEN UYANDIR
Gam nûş ettik fâniden her şey sana âyandır
Vakt-i kazâ âniden nâr-ı aşkınla yandır
Yârab aldandık zâhir kalb vü ruhu kıl tâhir
Kabir görünür âhir girmeden sen uyandır
GERÇEK VEFA
Hakka vefâsı var mıdır yarda vefâ arar gönül
Ah delidir divânedir aşkta şifâ sorar gönül
Rabbi rahîmi bilmeyen aşkta devâyı bulmaya
Rabbe vefâ ahir şifa aşkta safâ karar gönül
BİR UYANSAM
İftiraklar dağlıyorken gör beni
Ah perîşân ağlıyorken gör beni
Bir uyansam anlasam boş mâsivâ
Hakka dönmüş çağlıyorken gör beni
GÖRDÜREN KİM
Gördüreni görebilmek ol basîretten murâd
Ah inatçı kör’ü bekler kılıçtan keskin sırat
ÖLÜM
Sen ölüm diyorsun ya bizde dâvet ebed’e
O vuslat-ı hakîki asıl hayata mebde
RAHMANIN İHSANI
Senden uzak olsam benim fersiz kalır bil gözlerim
Mahpeykerim yazmış kerîm dur gitme dur çok özlerim
Ah cânımın cânânı sen ah derdimin dermânı sen
Ol Rahmanın ihsânı sen âciz şükürden sözlerim
GÖLGEYİ ANLAYABİLMEK
Bir gün gelir sen aşk nedir anlar dönüp ağlar mısın
Dünyâ nedir ahret nedir eyvah deyû çağlar mısın
Hep gölgeler koşturdular haktan uzak kaldım yazık
Ol kâbeden affet Rahîm der kolların bağlar mısın
İLAHİ
Ah kalbi pâk eyler zikir şol gönlü âk eyler zikir
Nefsim ırâk eyler zikir şer kim firak eyler zikir
Yâ Hayy çeker Yâ Hû çeker Yâ Rabbi der zikr’eylerim
Yâ Hayy çeker Yâ Hû çeker Yâ Rabbi der zikr’eylerim
Sandım benim sormaksızın ömrüm sürer durmaksızın
Koştum peşinden kârsızın varmış ecel ah ansızın
Yâ Hayy çeker Yâ Hû çeker affeyle der zikr’eylerim
Yâ Hayy çeker Yâ Hû çeker Yâ Rabbi der zikr’eylerim
Ah gör benim şol kâinat bakmak ibâdât vû taat
Durmak mı yok ettim inat Hâlika kul olmak sanat
Yâ Hayy çeker Yâ Hû çeker Yâ Rabbi der zikr’eylerim
Yâ Hayy çeker Yâ Hû çeker affeyle der zikr’eylerim
GÖZ’ÜN GÖREVİ
Nef’s bakmasın gözünden zikret uzakta kalsın
Göz tertemiz olup ah şol kâinâta dalsın
Hem kalb ve ruh içindir nefsin değil ki gözler
Esma tefekküründen varsın da hisse alsın
GÜZELLİĞİN SENİN Mİ?
Güzelliğin senindir sanıp hebâ edersin
Güneş ki camda görsen güneş camın mı dersin
Düşün diyor ya Kur’an durup düşün e insan
Şu kâinâta sultan iken gedâ gidersin
SIRRI ANLAMAK
Aşk mı bilir esir-i nef’s tâ tükenir biter nefes
Ah görecek nefis kafes vâ esefa ömür hebâ
Bakmasa hiç nedir bu sır oynasa hep hevâ heves
Anlayacak nefis kafes vâ esefâ ömür hebâ
TUZAK
Fecâattir şu ruh hâli belki ruhun melâli
Ararken aşk-ı helâli bin pis göze sevilmek
MUHASEBE
Sus utan da konuşma benim her şeyim aktır
Sen işleyince kusur, bendeyse doğal haktır.
Yanlış gördün hem adam, git gözlerine baktır
Ben hata eder miyim, etsem bakmak yasaktır
BAHÇEDE GÜZ MELALİ VAR
Gitti bahar zârda hezâr bahçede güz melâli var
Hüznünü saklıyor garip kapkara bir leyâli var
Nerde o nağmeler susar dert çekecek ne hâli var
Hüznünü saklıyor garip kapkara bir leyâli var