RUBAİ MISRALARINDA HİKMET DAMLALARI (19)

FİRAKTAN ÇARE NE?

Ben de bildim aşkı ey yar ah firaktan çâre ne

Söyle cânâ şol firaktan iftiraktan çare ne

Nûr-u nar ayyûka çıkmış mâhitap mehpâre ne

Söyle cânâ şol firaktan iftiraktan çare ne

GAM  NÛŞ  ETTİK FANİDEN

Gam nûş ettik fânîden her şey sana âyandır

Vakt-i kazâ âniden nâr-ı aşkınla yandır

Ümitler rahmetinden ah yoluna dayandır

Vakt-i kazâ âniden nâr-ı aşkınla yandır

VAKTİ VAR

Lâ yemuttur sanma dünya iftirakın vakti var.

Ah a gönlüm bî habersin amma nâsın vakti dar

Şen geçirmektir murâdın anlarım ben ömrünü

Ah a gönlüm bî habersin amma nâsın vakti dar

AHİRETTE ÇEKER ZİLLET

Müptelâ-yı yâd-ı avâm teveccüh-ü nâs’a pek râm

Sermest her dâim riyâdan kanma dilinde fazilet

Hak mülkünü eyler talan bâd-ı hevâ olmaz kalan

Ah bilemez dünya yalan hem ahrette ceker zillet

LEYLA

Bana aşktan söyle leyla,

Sen senin mi, bu aşk olsun

Ne sen senin ne ben benim

Gönül, Allah aşk’ı dolsun

Belki sen aşkın kapısı

Sevilen hep hak yapısı

Yaradandadır tapusu

Neyin varki senin olsun

Mecnun güya seni sever

Bilseydi Rab mülkü eğer

İşte Aşk bu dünya değer

Bilene can feda olsun

RİYAKARLIK NEDEN?

Yetti artık söyle sen bu riyakârlık neden

Be hey din dâvâ eden diline uymaz beden

Şu mübarek İslam’ın vitrini sana kalmaz

Sus mümin böyle olmaz şu halin düzelmeden