RUBAİ MISRALARINDA HİKMET DAMLALARI (3)

BEN BENİM DEĞİL İDİM Ben benim değil idim amma öyle varsaydım Ah Nefeslik ömürde üç akçeyi kâr saydım Yar saydım da fâniyi yaktı suzân-ı firkat Meğer cezâ-yı sirkat söylemeyi ar saydım BİR GARİP MUAMMA Ne garip bir muammâ âdem pula râm olur Kazanır yemez ammâ kalana bayram olur TEDENNİ EYLEMİŞ VİVDAN Tedenni eylemiş vicdan beden […]

BEN BENİM DEĞİL İDİM

Ben benim değil idim amma öyle varsaydım

Ah Nefeslik ömürde üç akçeyi kâr saydım

Yar saydım da fâniyi yaktı suzân-ı firkat

Meğer cezâ-yı sirkat söylemeyi ar saydım

BİR GARİP MUAMMA

Ne garip bir muammâ âdem pula râm olur

Kazanır yemez ammâ kalana bayram olur

TEDENNİ EYLEMİŞ VİVDAN

Tedenni eylemiş vicdan beden insan ruhu sakat

Ahde vefa hak getire ümîd eyleme sadakat

Ne hamakat boyun eğer bir elmaya bin teşekkür

Etmez şükür canı için sorsan niçin yoktur tâkat

HEY GURUR ABİDESİ

Hey gurur abidesi anlatsan bize nesin

Önce sesinden başla senin midir o desin

Bilsen köle bende’sin ah hevesine kanma

Hak nuru’n senin sanma pas tutar âyinesin

TÜM SİMALAR IŞIKLI

Ne sen güzelsin hanım ne bey sen yakışıklı

Rabbin nuru parlayan tüm simâlar ışıklı

BASKIN OLMUŞ SÜSLÜ SURET

Niçin derinde basîret baskın olmuş süslü sûret

Dem-i işret içre kimi kiminde sahte bir cüret

Amma yaklaşır ahiret pîr-ü pâk olmalı sîret

Öyle ister bizi kudret eylemek için mağfiret

İLLA MAKAM

İlla makam illa makam tükenenden gelir mi kâm

Boyun eğme yahu adam merd’e dahi gel olma râm

Deli misin üç gün fani imtihan’çün yapmış sani

Dinle Nebî-yi zîşanı iki cihan ola bayram

HUBB-U CAH

Bir girdâb-ı enenin tuzağıdır hubb-u câh

Emsâle tefevvukla avunduk akşam sabah

Ucb riya gösteriş irtikâb edip günah

Su gibi geçti zaman şimdi duy vâveylâ ah

HABERİ YOK EDERİNDEN

Lîsan-ı halinle anlat kalbim dinlesin derinden

Kulağım işitmez artık yer oynasa da yerinden

Bıktım hamiyyet perdeli benliğin pis seferinden

İhlas nedir bilmeyenin haberi yok ederinden

MUKALLİT

Farz eylemiş ecdaddan öksüzlüğü mukallit

Tarz eylemiş batı’cı köksüzlüğü mukallit

Silmiş nesl-i âlini ruhunun melâlini

O Ucube hâlini arzeylemiş mukallit

NE DEVEYİM NE KUŞUM

İz’an eylemek istemem ne deveyim ne kuşum

Kafamı da kuma gömdüm bu bilimsel duruşum

Toprak inek sinek böcek elbette yardım edecek

Ne var dikkati çekecek bırakın yorulmuşum

YA RAB…

Âdâb ile geçse ömür ah ebede bir bâb turâb

Tecerrüd etmişse âdâb ora harâb bura harâb

Üç gün tarâb yakar zîra firkati var ya dünyanın

Ol Resul-u kibriyânın yolundan sen ayırma ya Rab

ŞAŞIRILDI ŞİRAZE

Meğer ne elzem imiş şeytandan istiâze

Millet tanısın deyu hakka olduk kepâze

Dizginlenmeyen pis nef’s kalp ruhu eze eze

Benlik kılındı taze şaşırıldı şirâze

O PERDE

Haller içler acısı bir açılsa o perde

Ucub riyada kimi gururla düşmüş derde

Din hizmeti zannetmiş nefsinin serâbını

Yazık binlerce yazık davası düşmüş yerde

EY NEBİ

Ne yâd-ı vasla yüz kaldı ne vuslata ey nebi

Şol fâninin gafletinden kuşattı pis ecnebi

Telvis eyledi edebi bilcümlemiz oldu gark

Yaşlımız sakallı sabi genç dinden önce cebi

GÜNAHI SANDIM KEMALAT

Bana benim içün bakan benden bir şey yok bende

Ben de bende değilim hem olmuşum nefse bende

Marifet’çün verilmiş ya cümle mucize âlât

Günahı sandım kemâlât çürüyecek bedende

SAHTE CAM

Gör ne çektim ey füsunkar beni gamdan azâd et

Yetti tuzak kılıp uzak yalan kâm’dan azâd et

Sen değilsin sende olan meğer sen de âyine

Hak Nuruymuş kalbe dolan sahte camdan azâd et

KİM ALMIŞ KİM YAŞAMIŞ BATIDAN SAADETİ

Kim almış kim yaşamış batıdan saadeti

Gördük kan ve gözyaşı getirmek ya adeti

Bir hasis menfaat’çün ah yırtıcı canavar

İnsaniyeti savar şeytana ibadeti

DAİRE-İ MEŞRUA

Kem bahta mı müptela kim terkeyler hep helâli

Zir-ü zeber eder zâhir vâveyla-i melâli

Niçin Kâfi gelmez bize dâire-i meşrua

Tecellide dâim Rabbin kahhar ism-i Celâli

KÖR HEVESİN TUZAĞI

Mahpus eyledi ömrümü kör hevesin tuzağı

Basiretim de görmedi kabir kadar uzağı

Ne lezzet ne azap dinler o durmadan yaklaşan

Haber midir ah aklaşan saçta bulsam toprağı

SEVDANIN İZİ

Ne bir ses ne bir haber ne sevdanın izi var

Belli ki hazanda gönül gör yürekte sızı var

Bir’i arar amma kanar kimi dem yalan aşk’a

Ah O nu bulana kadar bin gönül hırsızı var

Exit mobile version