ŞAİR ALİ ÖZDOĞAN
O SON GÜN
Kalbimde yerin derd ile saklandı o son gün
Gam içti gönül aşk diyerek kandı o son gün
Her cevr ü cefadan seni hep andı da hâlâ
Gör sönmeyecek kor gibi ilk yandı o son gün
VEFASIZ
Firkat demi âhım diyemez şimdi vefâsız
Ah neydi günâhım diyemez şimdi vefâsız
Bin cevr ile yıkmış şu gönül lanesi vîran
Gör baht-i siyahım diyemez şimdi vefâsız
TEZATLAR
Kiminde paha biçilmez bir onur dava
Kimi forsundan geçilmez dava bedava
BU KEZ KARINCA VİRÜSTÜ
Yeter bizden olsun âdem
Ahlak sırra bassın kadem
Yakaladık dem’se bu dem
Diyemeden dünya küstü
Kiminde belâ siyaset
Kimi arsız gel gör yas et
Ah insanlığa kıyas et
Diyemeden dünya küstü
Üç gün imiş altı üstü
Firavn harcadı dürüstü
Bu kez karınca virüstü
Diyemeden dünya küstü
AZRAİL ANLAMAZ
Şu hayalimi yokladım hepsi fânî şato kasır
Cılız kalmış kalbe baktım kanma der felaket asır
Ne deverân sel misali geçip bitecekken hayat
Azrail anlar mı heyhat medeniyim hem muasır
GELDİ BAHAR
Geldi bahar ağlar hezar sinede hâr var bugün
Va esefâ va esefâ ruhta âh ü zar bugün
Derd-i intizâr-ı nazar gonca bilmez yar bugün
Va esefâ va esefâ ruhta âh ü zar bugün
ÇAĞDAŞ!..
Kendisinden bî haber nedir vücûd ne bu baş
Ciğer havaya muhtaç hem mide aç ister aş
Okumayıp çatar kaş atmışını geçti yaş
Mektep medrese bilmez adını sorsan çağdaş
ZİKREYLE GÖNÜL
Zikreyle gönül zikr-i hüdâ ruhuna candır
Hû hû diyerek aşkını sen Hak’ka dayandır
Fânî dediğin çokca melâl lezzeti an’dır
Hû hû diyerek aşkını sen Hakka dayandır
EYVAH…
Eyvah yine firkat demi feryâd ü figan var
Neyler şu gönül gamda yanan canda yanan var
Ah gör ne ateş gör ne ateş hâr içi can var
Neyler şu gönül gamda yanan canda yanan var
SUS!..
Sus! hayâ elzem hayâ velev evliyâ yaya
Zengin çıksa da aya vakti kaza gün saya
BÜLBÜLÜN EFKÂRI VAR
Gark oldu derdi içre bülbülün efkârı var
Gördüm ki gül dalında hâr kanatmış zârı var
Nazdan geçer mi gonca der onun ezhârı var
Gördüm ki gül dalında hâr kanatmış zârı var
EY SEVGİLİ
Aldandı senin sözlerinin nârına yandı
Ey sevgili cevrin yetişir ruha dayandı
Bilmez gibi gönlüm yine aşk sandı da kandı
Ey sevgili cevrin yetişir ruha dayandı
YA RAB
İmtihan’çün gelmiş ene tard eylerüm gitmez gene
Ya Rab senden muvâzene kurtar hakîkat bileyim
Mahpus oldum bunca sene ruhumu sıkan mengene
Ya Rab senden muvâzene kurtar hakîkat bileyim.
HALKA MI HAKKA MI?
Kâfi midir âlim olsam şol ilmim göstersem halka
Yahut yüzüm dönsem hakka ihlasla zerre işlesem
AŞK-I HELAL İÇİN…
Fecâattir şu ruh hali belki ruhun melâli
Ararken aşk-ı helali bin pis göze sevilmek
Ah şu sevda ne demek bil bil ruhun ihtilâli
Gönle koyar Rabb-i Rahim dokunur ilmek ilmek
AH BİLMEDİM…
Ah bilmedim bilemedim vücûd içre binler hane
Elim yetişemez câne güyâ benim ne bahâne
Hem bilemedim fânidir aldandım ya şu cihâne
Elim yetişemez câne güya benim ne bahâne
NEFS ARTIK ÇEKİL…
Ah ben bende değilim ki elbette hep O dur vekil
Nedür bu şemâil şekil hasbinallah nimel vekil
İmtihan’çün verilmiş nef’s artık çekil artık çekil
Nedür bu şemâil şekil hasbinallah nimel vekil
DUA
Elbet gönül hoş olur ihlas ile koşandan
Millet içün koşturan bedel aramaz şandan
İkramın ile var ah lakin az âhir zaman
Ya Râb ver ona eman eyle ebedi şâdàn
MUKALLİTİN BAKIŞI
Canlar ile olup hem dem zikreylesek hüdâyı
İrticadır güya ol cem cemaat der mukallit
Eğlenmek’çün bin gözü kem sarhoş basar nidayı
Rezil olur şeytana yem kemalât der mukallit
KÖR ÂDEM
Uzağı yakın eyledi yakını bildi uzak
Ah yakın’çün gözlük aldı amma yine kör âdem
Aşikarı gizlemekmiş ona pis nef’sten tuzak
Görmez diz dibinde ölüm göçer gider demadem
DİKKAT!…
Atlamış öne meczup hizmet edecek güya
Hâlinde gizli kibir âşikar olmuş riya
Madalya yapmış dini sergiler doya doya
Alkışlara râm olur ameli yazar suya
SERABI BIRAK
Bir ümmid-i fâni imiş kırar dağıtır firâk
Ol firakın sillesiyle uyan serâbı bırak
Müptela olduğun demler lezzet içre bin bela
Yetmedi mi kaht-ü galâ aldanma yakın ırak