ŞAİR ALİ ÖZDOĞAN
DEVLETİMİN YANINDAYIM
İster âlâm ister belâm velev gelsin kaht-ü galâm
Dönmem okunsa da salâm devletimin yanındayım
Edepsizi bozuk sütü kimi güya El ci bi ti
Arkasında fetö iti devletimin yanındayım
Kimi içte saklar haçı kimi başa koymuş kıçı
Zannetmeyin Boğaziçi devletimin yanındayım
DERDE DERMAN YOK MUDUR?
Derde dermân yok mudur ah yâr elinden yâre var
Çeşmi giryân derdi ummân bî sürûr bî çâre var
Bir vefâsız cevr’e düşkün şîveger mehpâreden
Çeşmi giryân derdi ummân bî sürûr bî çâre var
AH MECAZ!
Gir kalbimi gör gör de inan sanma yalancı
Ver gönlünü ver geçmeyecek ruhtaki sancı
Sevmez gibisin aşkıma sen sanki yabancı
Ver gönlünü ver geçmeyecek ruhtaki sancı
ÖLÜM
Kim kandırdı söylesin hani yok idi ölüm
Kapatıp gider bilmez kimi için son bölüm
Yazık berbad eyledik bu his ile hayatı
Al şu yat ile katı azrâil yapma gülüm
OL ŞAKİNİN ÇEZASIDIR
Ol şâkinün cezasıdur kendi bilür evvela
Ki alçaktur dime âlâ itiraftur iltimas
Pis şeytanla kurmuş temas sus ruhuyla inlesün
Zılgıt-ü vicdan dinlesün hak bilmez âsiye has
ASLI ÖBÜR TARAFTA
Kalksa fânîden şu göz dönse Allah’a sîret
Onun nuruyla baksa hikmet görse basiret
Ümid saklar ahiret basirete âyandır
Gafletli bakışını der hikmete dayandır
Korkma ey ruh bedendir sana fânide kafes
Hû de zikr rüzgarıyla ebed tarafına es
Burda hep nümûnedir aslı öbür tarafta
Nefsin tutmasın kanma aman durma arafta
Ah merak et aç da bak seni bekliyor Kur’an
Nasıl fayda eylesin okunmaz rafta duran
ÖLÜM
Soramadım kendime niçin ürkütür ölüm
Oysa ebed kapısı şenlik türküdür ölüm
Sonsuzluk ülkesine duyulan İlk heyecan
Ömrün kışında ya can ruhun kürküdür ölüm
YAR
Sevdalı gözlerinden yaş sel olup akan yar
Derd içre derde düşmüş firkat vü aşk yakan yar
Gamdan azâde olmaz nimet deyû bakan yar
Derd içre derde düşmüş firkat vü aşk yakan yar
DAVA ADAMI !..
Dava adamı güya dilinden düşmez Reis
Çıkar görürse satar ihanette yok beis
Bal tutar parmak yalar millet malı ganimet
Bir kendine değil ha yakınlara da nimet
Bilmem kaç kız damatla rekoru kırar kimi
Ben atandım aldım der var mıdır lam’ı cim’i
Pür istidâd! gençleri kaçırmaz belediye
Müdür babalarından kurumlara hediye
Kimi fason kamuda tutmuş yıllarca köşe
Peşkeş çeker gören yok nizamsız dosta eşe
Temiz adamlar susun sormayın ne şu durum
Dava fırsata dönsün ganimet binbir kurum
Adam arar kimisi alacak ya ihale
Def ol diyen az ise otur da ağla hâle
Kimi şarktan seçilmiş amma ters düşmüş şarka
Terketmiş kimliğini üst baş gavurdan marka
Sorsan cenahı sağdır hepsi Reise arka
Hallerini anlatsan kahkaha atar karga
AŞKI BUL
Binbir ismi cevelan’da bâkinin
Gönül sanma şemsi camda, aşkı bul
Hâlâ aklı ins-ü canda şâkinin
Ah aldanma sen ihsanda aşkı bul
Gel aldanma sen insanda aşkı bul
AŞK
Aşk bu değil sevgiliden tâ öte
Bir kapudur ah bakılan kudrete
Anla güzellikleri kim var eder
Aşk ki bu yoldur varılur cennete
KENDİNİ BİL RABBİNİ BİL
Bakma elâlem ne diyor sorma sus
Kendini bil Rabbini bil bâhusus
Hâl-i nebî şan ü şeref uy yeter
Yoksa elâlem seni eyler meyus
SEN
Bir nefestür ömr-ü zâil hû de zâyî itme sen
Ey gönül ol Hakka mâil nef’s peşinden gitme sen
Nef’s köpektür aldatur gör kalb ü rûh incitme sen
Ey gönül ol Hakka mâil nef’s peşinden gitme sen
AH MECAZ!
Beklerim hep sormuyorsun ah nedir derdin bana
Bir rüyadır sanki gördüm sen ki gül verdin bana
Duysa kıskanmaz mı aşıklar gönül verdin bana
Bir rüyadır sanki gördüm sen ki gül verdin bana
LEYLA
Cemal senin gibi sundun yalancısın sen ey Leyla
Müstahaksın musîbete boştur eyleme vâveylâ
AŞK VE VEFA
Ah aşk nedir sen bilmedin düştün gönülden bir defa
Ey nâzenin ben söyleyim elbet vefa elbet vefa
Zanneylemek binler hatâ kim der şu aşk sürmek safâ
İster cefâ ister safâ illâ vefâ illâ vefâ
NEBİ ZİŞAN
Senin’çün can fedâ olsun adın düşmez ki dillerden
Salat olsun selam olsun Nebî zîşan gönüllerden
Gelen hoş râyihâ senden baharlar içre güllerden
Salât olsun selâm olsun Nebî zîşan gönüllerden
EY DİLRÜBA
Kaldın uzak ellerde yar senden haber gelmez bana
Ey dilrübâ ruhumda hâr sensiz devâ olmaz bana
Sensizliğim kıştır inan vuslatta kışlar yaz bana
Ey dilrübâ ruhumda hâr sensiz devâ olmaz bana
EY GÖNLÜM
Geçer sandım da fânîden şu can geçmez nedir derdi
De ey gönlüm de ey cânâ mesut göçmüş mü bir ferdi
Alan olmuş mu sor dünya meğer bir zerre nur verdi
De ey gönlüm de ey cânâ mesut göçmüş mü bir ferdi
CEFAN OLSUN
Safâ isterdi gönlüm geçti aşkından safân olsun
Duyulsun şimdi vâveylan günahımdan cefan olsun
Gönül vermek nedür öğren ki âhımdan vefân olsun
Duyulsun şimdi vâveylan günahımdan cefan olsun
DİNE HİZMET
Ah zaaftan kıl tecerrüd öyle hizmet eyle sen
Gör riyakar hal’dedir din dille olmaz söylesen
Bil şu âlî dîne hizmet nefsi yıkmaktan geçer
Nefsi baştâcın edersen ah zarardır neylesen
DİNE HİZMET
İçtinâbdan bî haber kim ânı tut sen uz gönül
Dine hizmet eyleyenler baş büküp el bağlamaz
Halka dönmüş ücret ister eyle elzem buğz gönül
Hak yolundan şaşmayanlar maddiyat’çün ağlamaz
SOR YİĞİT
Sor yiğit sor ayna söyler okkasından kim nedür
Sor ki kendin dağ sananlar görsün orda zerredür
Ah şu âdem bin meraktur hiç mi bitmez pis riyâ
İmtihandur görse âmâ şol hayat bir kerredür
SUS
Sus sanki konuşmak yaraşır ah sana aşktan
Cevrin seni vermiş ele eyvah yana aşktan
Sen sevme güzel sevmeyiver ahde vefan yok
Nimet bilirim ben diyemem vah bana aşktan
AŞK NİMETİ
Dildar’a sitem eyleyemem cevri safâdır
Aşk nîmetidir Rabbi Rahim sev diye vermiş
Binlerce ezâ kalbe sezâ sanma cefâdır
Sevgiyle bakan gözlere bak göklere ermiş
EY GÖNÜL
Senindir sanırsın bu dünya senin
Pürüzsüz buruşmaz demirden tenin
Gelir ânidendir o âh ü enin
Uyan ey gönül gel rüyâdan uyan
SÂRİK
Kimi sârik gizli tutar faş eylemez sirkatin
Nâs-ı nâdân kaftan eder sunar sırtta bin caka
Bilmez bütün vâveylası şol sirkatten firkatin
Ver bakalım der Azrail ah bozulur fiyaka
AŞKIN MANASI
Mânâsı da değişti ne yazık aşkın
Sebebi cam’a meftun ah bunca şaşkın
Güneşi camda görür cam’a bağlanır
Kırılır feryâdından yürek dağlanır
Ağlama be hey âşık ağlama cam’a
Bak güneş hep yerinde gel düşme gam’a
KALBE KOYANI SEV
Yar unutur sende kalır yâresi
Kalbe koyan kim a gönül ânı sev
Ayine hep goncası mehpâresi
Ah yaratan kim de O Rahmânı sev