Rubai Mısralarında Hikmet Damlaları (73)

ŞAİR ALİ ÖZDOĞAN

 GÖNLÜM

Biçare düştü gönlüm avare düştü gönlüm

Vefasızın birinden ne dâre düştü gönlüm

Didârı cevri örter nigâre düştü gönlüm

Vefasızın birinden ne dâre düştü gönlüm

PERDE AÇILINCA

Serâb-ı aşktan ne hale düştüm

Hayâli sevdim melâle düştüm

O nûr-u nardan açıldı perde

Ateş içinden zülâle düştüm

VA ESEFA

Hâlimi sormaz mı aceb o bî vefâ vâ esefâ

Bilmedi aşk yok mu hicâb sürer safâ vâ esefâ

Yaktı gönül etdi harâb verüb cefâ vâ esefâ

Bilmedi aşk yok mu hicâb sürer safâ vâ esefâ

SİLİNMİYOR Kİ AŞKLAR

Adın dilimde cânâ unutmadım unutmam

Duyurmuşum cihânâ gönülde kimse tutmam

Bu aşkı koydu Mevlâ derun-u kalbe saklar

Silinmiyor ne yapsan silinmiyor ki aşklar

SINANDIN

Zulümle âbâd olur mu sandın

Senin mi nâdân gücün sınandın

Geçer şu fani şu âna kandın

Döner ya devran yazık ki yandın

KİRLİ SİYASET

Kirli bir siyasiye göz kırpsun gelsün makam

Utanmadan salınsun istesün ona bakam

Kompleksli arsuzlardan her görüp silktim yakam

Tükürmeli yüzüne vallahi yoktur şakam

DERUN-U KALBİMİ GÖR

Hayat-ı ruhuma girmiş o nâzenîne derim

Derûn-u kalbimi gel gör inan ki çok severim

Sitem ü cevrine aşk der sayar mıyım kederim

Derûn-u kalbimi gel gör inan ki çok severim

SEVER YA GÖNLÜM

Sever ya gönlüm sever pekâlâ

Hayali gitmez gözümde hâlâ

Kaderde yazmış ki Hak Teâlâ

Hayali gitmez gözümde hâlâ

CANA

Elem-i hicrin yakar şu cânım

Hayal-i vuslat sarar zemanım

İçimde aşkın benim nihanım

Seninle canâ seninle ânım

Seninle canâ seninle ânım

YAR CEFADA BULDU SAFA

Gönül arar bulamaz ah emel-i meyli vefâ

Sitem nedir ne bu naz yar cefâda buldu safâ

Niçün sevenlere bakmaz o gonca vâ esefâ

Sitem nedir ne bu naz yar cefâda buldu safâ

GÖNÜL GÖNÜLE AKAR

Esîr-i oldu gönül hep o nâzenîne bakar

Bilir mi aşkı acep ah gönül gönüle akar

Seven şu kalbimi görsün firâkı cânı yakar

Bilir mi aşkı acep ah gönül gönüle akar

HUZUR DA GAM DA BENİM

Hüzünlü hâlimi görmüş sanır ki gamda benim

O bî vefâya deyin âh huzur da gam da benim

Yeter bu nâz ü tegâfül murâd ü kâm da benim

O bî vefâya deyin ah huzur da gam da benim

CANA

Yetişti cânâ şu rûha bârın

Gelir o eyyâm-ı âh-ü zârın

Geçer nehârın geçer bahârın

Gelir o eyyâm-ı âh-ü zârın

AŞKI BİLEN YOK

Ne yazık aşkı bilen yok severim der de o dil

Açılıp göyne bakılmaz hanidir nerde o dîl

Bî vefâ ahdini bilmez sevemez sen onu bil

Açılıp göyne bakılsaydı denir nerde o dîl

AH MECAZ!

Esîr-i gamzen edip şu göynüm

Kaçar mısın sen a mâhitâbım

Firak büker bil benim şu boynum

Döner misin yar duyup hitâbım

FİRAKININ HASRETİ

Firâkının hasreti sînemde hâr

Yakar durur vâ esefâ âh ü zâr

Gelipte cânâ bana kılsan nazar

Yakar durur vâ esefâ âh ü zâr

FİRKAT

Vuslat mı kalır ayrılığın çâresi yoktur

Gel sevme gönül firkati var kalbine oktur

Ağyâre kulak verme sanıp sevgisi çoktur

Ah sevme gönül firkati var kalbine oktur

AH MECAZ!

Kalmaz ki hüzün nurlu yüzün bir bana gülse

Bülbül de coşar gonca onun sevdiği gül’se

Nazlar çekilir ah o seven nazlı gönülse

Bülbül de coşar gonca onun sevdiği gül’se

EY GONCA

Tez geçti bu yaz sanki batar rûhuma hârın

Ey gonca ne az şarkısı var gamlı hezârın

Bilmem niye naz söyle nedir bâis-i zârın

Ey gonca ne az şarkısı var gamlı hezârın

FANİYE AŞKLAR

Ne bu feryâd ü figânın nice söylersin hezâr

Kanıyor yâre-i firkat kılamam aşka nazar

Nağamâtındaki sırlar çevirir Hakka gözüm

Görürüm fâniye aşklar yine hicranı yazar

HÜZZAM

Nice hüzzam yine hüzzam bilirim sende bu gam

Bana benzer bana nağmen ki o hasretlere râm

Kırılırmış ya şu ömrüm güneşin güldüğü cam

Bana benzer gibi nağmen ki o hasretlere râm

SEVEREK ALDANMAK

Yine aldandı hezâr yâresi hâlâ kanıyormuş

Tanıyor gonca-i rânâ o dikenden tanıyormuş

Biliyor aşka kananlar severek aldanıyormuş

Tanıyor gonca-i rânâ dikeninden tanıyormuş

CANA

Kalbim seninle tattı düçâr oldu aşka hem

Bildim ki sevgi başka şu aşk dâhi başka hem

Cânâ dualarımda adın hep dilimdedir

Rabbim kaderde yazdı sanırsın elimdedir

ASUDE GÖNÜL

Âsûde gönül söyle nedir bâis-i zarın

Bir gonca-i rânâda mısın misl-i hezârın

Ah yârelerin hûn oluyor çıkmadı hârın

Bir gonca-i rânâda mısın misli hezârın

NE ÇIKAR

Severek ismini ansam ne çıkar

Ne çıkar hasrete yansam ne çıkar

Sevemez Hakka vefâsız sevemez

Ne çıkar âha dayansam ne çıkar

BETER

Dîl-i zârımdan ne lezzet aldı bilmem şîveger

Can beterdür an beterdür çeşm-i giryân ten beter

Ah yeter cânâ desem bilmem ne der ol gül-i ter

Can beterdür an beterdür çeşm-i giryân ten beter

ALTMIŞ YAİŞ ŞİİRİ

Geçmeyecek zannederek yatmışım

Vâ esefâ geçti ömür altmışım

Keyfe dalıp hayli günah katmışım

Vâ esefâ geçti ömür altmışım

Neyleyeyim cehle düşüp batmışım

Vâ esefâ geçti ömür altmışım

GÖNÜL HANESİ

Kûşe-i gam oldu gönül hânesi

Gitme firâkınla harâb eyleme

Gel a güzel sende ya kâşânesi

Kırma ümîdiyle serâb eyleme

EY ŞİVE – NÜMA

Ey şîve-nümâ aşka düşen yâre nigâh et

Yetmez mi cefâkâre günah gel acı vah et

Gör hâlini gör bitmeyecek leyli sabah et

Yetmez mi cefâkâre günah gel acı vah et

YAZMIŞ YARADAN

Bilmem ki neden böylesi şen şîve-nümâsın

Ah uçtu gönül aşkına sen sanki hümâsın

Yazmış Yaradan ruhuma sen nurlu simâsın

Ah uçtu gönül aşkına sen sanki hümâsın

GEL HÜSN-İ CEMAL

Gel hüsn-ü cemal dîli visâlinle hurûş et

Gör gam zedeyim eşkimi sil rûhumu cûş et

Ah bil ki şu aşk âb-ı hayat dinle de nûş et

Gör gam zedeyim eşkimi sil rûhumu cûş et