Değerli okurlar!… Geçen Bayramdan beri yazamadığımız haftaların birikimleri ile bugün yine huzurunuzdayız.
Efendim!… Şehirden manzaralarla devam etmek istiyorum. Öncelikle Belediye Hizmetleri Şehrin onurudur diyerek ilk adımı atalım. Şehir manzaralarına dikkat ettim de yavaş yavaş hasada gelen işler görünmeye başladı bile. Bu işlerden ön plana çıkan Kıbrıs çarşısı sebze hali, kapalı otopark ve gençlik merkezi gözleri germeye başladı. İtfaiye ve mezbaha binası halkı pek ilgilendirmiyor. Polis Merkezi önündeki park şehre bayağı güzellik katmış gibi. Eklentisi Kemer köprünün 100 yıllık tarihi bile yok. Bence hiç masraf yapmaya değmez. Yerinden kaldırılıp Harşit Çayına görsellik kazandırmak en doğrusu… Mini bir referandum yapılsa halkımız çoğu muhtemelen bu görüşe katılır diye hayal etmekteyim.
Mezire yamaçlarının gece ışıklandırılması harika olmuş. Gençlik merkezi altındaki otopark hizmete açılmış. Gündemde otogar. Sanayi sitesi nakli AVM ihalesi var. Süleymaniye de Valilik ve Belediye Başkanlığı makamlarının ihdası doğru bir yaklaşım v.b.
Bu işlerin nazar boncuğu kuşkusuz Süleymaniye Mahallesi ile ilgili çalışmalar. Valilikle birlikte yürütülen çalışmalarda önemli aşamalar kaydedildi. Şöyleki;
91 yıl önce şehir merkezi olan tarihi Süleymaniye mahallesinin yolu nihayet çağdaş standartlara uygun olarak yapılarak işletmeye açıldı. Güzergâh eleştiri konusu olsa da netice itibari ile toz ve topraktan kurtulduk elhamdülillah. Hani açılışına birde önceki belediye başkanı Sayın Canlı da gelse ne der acaba. Tüh! seçim yatırımı diye kapalı otopark yerine keşke bu yolu yapsaydım da herkeste hacı babama dua etseydi diye.
Şimdi sırada. Şehrin Kuzey istikametini ihya edecek olan kış sporları kompleksi ve bu merkezin yolu var. . Yıllardır kentin kuzeye kapalı olan penceresinin açılacak olması anlamına gelen bu yaptırımların biran önce tamamlanması gerekiyor. Bu “kuzey pencere” deyimini ilk kez valilerden sayın, G. Şimşek seslendirmişti. Ama ne yapsın Sayın vali. Üç yamalı hükümetle çalıştı. Ancak bir çiftçi evi kulübesi yaptırabildi..
BUTİK KENT BENZETMESİ
Şimdi gözler Vali Sayın MEMİŞ’in üzerinde. Bir görevde, 100 ve 500 günlük süreler çok önemlidir. 100 gün bitti. 500 günde bitmek üzere… Yerel basında yer alan toplantılar ve açıklamalar işin garantisi değil. Örneğin sayın valimiz, 27.07.2017 günü düzenlenen il istihdam ve mesleki eğitim kurulu toplantısında “BUTİK ŞEHİR” efsanesinden bahsetti. Ve devamla. Gümüşhane’nin hiçbir zaman bir Kayseri gibi olamayacağını fakat Türkiye’nin en güzel, butik kentlerinden birisi olacağı, değerlendirmesinde bulundu…
Biz “butik”in ne anlama geldiğini az çok biliyoruz da, yine de doğrusunu yazalım diye Türk Dil Kurumu sözlüğüne baktık, Butiğin karşısında şu yazılıydı: Fransızca kökenli bir sözcük. Aslı “boutique” diye yazılıp “butik” diye okunuyor. “Giyim ve süs eşyası satılan dükkân” demekmiş. Şimdi kendi kendimize ve herkese soralım.? Gümüşhane dışardan bakanlar için dükkân gibi mi görüyor? Anlaşılan o ki Sayın Vali günümüz insanının en çok ihtiyaç duyduğu kalabalıktan uzak az sayıda konutun bulunduğu kaliteli ve nezih diyebileceğimiz sosyal donatılar içeren sitelerden ve mekanlardan oluşan bir şehirleşmeden söz etmek istiyor. Türkiye’de gidip gezip göreceğimiz böyle bir şehir var mı? Birde ona bakmak lazım
ŞEHRİ ZİYARET EDENLERİN KATKISI
(1) Butik olmaya namzet şehrimizi, teşrif eden bakan hemşehrimizin doğrusunu isterseniz bir vaadde bulunmasını beklerdik. Beyanatlara baktığımızda sadece mevcut durum ve yöneticiler için yapılan övgüler var.
(2) Şehrimize artı değer katan Gümüşhaneli Sanayici ve İş Adamları Derneği (GÜSİAD) Genel Başkanı Yüksel Yalçın ve yönetim kurulu üyelerinin il genelindeki ziyaret gezileri ve basın toplantıları beklenen bir etkinlikti. Önümüzdeki süreçte GÜSİAD olarak hayırlı bir işin hayata geçirileceği sinyallerini veren çiçeği burnundaki Genel Başkan Yüksel Yalçın’ın bu müjdeli haberi memnuniyet verici bulunmuştur.
EĞLENCELER-FESTİVALLER
Temmuz ayına damgasını vuran yayla şenlikleri ile halkımız coştu şenlendi. Efendim vaktiyle bir ülkede hükümdarın emriyle zam devri başlatılmış. Halk bizar durumda diye yakınmalar gittikçe artarmış hükümdar sızlanmalara rağmen zama devam dermiş. Bir sure sonra durum tersine dönmüş zamma rağmen halk kıyası ya “vur patlasın, çal oynasın” diye coşup eğlenir olunca kral ha, şimdi zamları durdurun demiş. Şimdi zamda yok ama halkımız maşallah şenlik –düğün- dernek diyerek maşallah eğlenir olmuş.. Ne diyelim İnşallah suyu çıkmaz. Çünkü azan “ya Mevla’sını, ya da belasını bulur” derlermiş. Başımıza inşallah bu yüzden bela gelmez.
Önümüzdeki 26-27-28 Ağustos 2017 günlerinde kuşburnu-pestil turizm ve kültür festivali var. Pestil-kömecilerden bir haber var mı diye bende merak edenler arasındayım? Kültür etkinliklerinde belli birkaç kişinin katıldığı şiir dinletisinin dışında çocuklar için masal anlatım saati herkes için fıkra yarışması seyirlik orta oyunlar ve bisiklet yarışları vb. kültür etkinlilerinin olmaması eksiklik değilmi?
GÜMÜŞHANE –SPOR
Kongre yapamayan bir yönetim kurulu ile yola devam eden Gümüşhanespor iyiki de kongre yapamadı. Yoksa bu son derece etkin performansı yeni yönetim asla yakalayamazdı. Yeni stad alttan ısıtmayla ve aydınlatmasıyla çağdaş bir görünüme kavuşturuluyor. Bu konuda hakkı teslim etmek lazım. Vali Okay Memiş son derece ve samimi olarak işe vaziyet ediyor. Eski bir spor müdürü olarak Sayın Vali’yi tebrik ediyorum. Bu sezon mutlaka 1. lige çıkacağız. Çünkü atılan adımlar bu doğrultuda. Hocamız etkin ve deneyimli. Akılcı bir yöntemle transferler yapılıyor. İşi şansa bırakmama azim ve kararlılığı var. Başkan Kaya Büyükbayraktar başarılı..
NETİCE VE ÖNERİ
Eğlence ve diğer devlet yatırımlarının dışındaki alt yapı ve projelerde Belediye Başkanı Sayın Ercan Çimen’in büyük katkısı olduğu söylenmektedir. Doğruluk derecesinden kuşku duymamakla beraber Şayet böyle ise Sayın Ercan Çimen Gümüşhane için yeniden bir tarih yazmış oluyor demektir ki şahsen şapka çıkarıp tebrik etmemiz gerekiyor.
Tebrik yapalım ve ekleyelim:
“Akıl akıldan üstündür”:.
Şöyleki; Tüm hükümdarlar ve yöneticiler, işlerini bilgeliği ile meşhur olan kişilere danışarak yaptıklarını tarihe düşülen notlardan okuyor ve biliyoruz. Bunlar içerisinde birisi var ki adı : KOÇİ bey. Saraya muhasip olarak alınan Koçi Bey’in Devlet Yönetimimdeki bozuklukları gözleme nedenlerini sayısal verilerle ve Kanuni döneminde yaşanan olumlu ve olumsuz yaptırımlardan somut örnekler vererek hazırladığı rapor Padişah 4. Murat döneminde (1623-1640) kalkınmanın motoru olmuştur. Tarihe, “KOÇİ Bey” layihası olarak geçen bu belge günümüzde dahi birçok yöneticinin başvurduğu kaynak eser olarak hala güncelliğini korumaktadır. Bu bağlamda söyleyeceğimiz ve önereceğimiz düşüncemize gelince:. “Bir yönetici ne kadar bilirse bilsin mutlaka danışacağı ve fikir paylaşımında bulunacağı bir yöntemin olduğunu kabullenmeli ve bu görüşe mutlaka işlerlik kazandırmalıdır…
Sokrates derki: “Yeni şeyler öğrendikçe. Hiçbir şey bilmediğimi o zaman anladım.”
Kısa-Kısa dedik ama yine uzun oldu. Kurt yavrularına : sızı ÜÜÜÇÇÇÇÇÇ gün mü? yoksa otuz gün mü emzireyim demiş. Zavallı yavrular da ne bilsinler, uzun olduğu için, ÜÜÜÜÇÇÇÇÇÇÇ gün demişler. O gün bugün, kurtlarda yavrularını üç gün emzirirmiş. Bizimki de öyle bir şey. İnanmayanlar kurtlara sorabilirler.
——————————————————————————————————
Not: Bir süre önce yerel basında çıkan, Eski (YUSUF SADIK) ve yeni (SEZAİ KÖPRÜLÜ) Gümüşhane -Gazeteciler Cemiyeti başkanlarının arasında basın toplantısı düzenleyen Belediye Başkanı sayın Ercan Çimen bu kareyi nezaket kuralı olarak oluşturdu. Başka bir amaç ve anlam çıkarmanın yanlış olacağa sayın okurlara duyurulur.
