TEFEKKÜR-İ İLAHİ / UZAYIN GÜLLERİ

Allah (c.c.) Kur’an-ı Kerim’inde Rahman suresi 37. Ayette şöyle buyuruyor: “Gök yarılıp da kızarmış yağ renginde gül gibi olduğu zaman” ***** Amerika Birleşik Devletleri’nde uzay programı çalışmalarından sorumlu kurum olan NASA tarafından çeşitli tarihlerde, çeşitli araçlarla çekilen uzay çekimlerindeki  “GÜL” resimleri Hemen aklımıza bu Kur’an ayetini getiriyor. Madem ki yapan bilir, öyleyse bilen konuşur. Uzaydaki […]

Allah (c.c.) Kur’an-ı Kerim’inde Rahman suresi 37. Ayette şöyle buyuruyor:

“Gök yarılıp da kızarmış yağ renginde gül gibi olduğu zaman”

*****

Amerika Birleşik Devletleri’nde uzay programı çalışmalarından sorumlu kurum olan NASA tarafından çeşitli tarihlerde, çeşitli araçlarla çekilen uzay çekimlerindeki  “GÜL” resimleri Hemen aklımıza bu Kur’an ayetini getiriyor. Madem ki yapan bilir, öyleyse bilen konuşur. Uzaydaki yıldız kümelerini gül şekline sokan da, yer yüzündeki gülleri yaratan da O’dur, Allah (c.c.)

“Bediüzzaman’ın ifadesi ile “Her şeyde bir vahdet var. Vahdet ise, bir vâhide delâlet ve işaret eder. Evet, vâhid bir eser, bilbedahe vâhid bir sâniden sudur eder. Bir, elbette birden gelir. Her şeyde bir birlik bulunduğundan, elbette birtek zâtın eseri ve san’atı olduğunu gösterir.” ” Evet, bu kâinat bin birlikler perdeleri içinde sarılı bir gül goncası gibidir”

FOTOĞRAFLARIN KAYNAĞI: NASA İNTERNET SİTESİ https://www.nasa.gov/

Bediüzzaman Hazretleri’nin Yıdızlarla ilgili olarak yazdığı şiiri ve seslendirme videosunu sunuyoruz.

Yıldızları Konuşturan Bir Yıldızname

“Dinle de yıldızları şu hutbe-i şirinine

Name-i nurîn-i hikmet, bak ne takrir eylemiş.

Hep beraber nutka gelmiş, hak lisanıyla derler:

“Bir Kadîr-i Zülcelal’in haşmet-i sultanına

Birer bürhan-ı nur-efşanız vücud-u Sâni’a

Hem vahdete hem kudrete şahitleriz biz.

Şu zeminin yüzünü yaldızlayan

Nâzenin mu’cizatı çün melek seyranına.

Bu semanın arza bakan, cennete dikkat eden

Binler müdakkik gözleriz biz.

Tûba-i hilkatten semavat şıkkına,

Hep Kehkeşan ağsanına

Bir Cemil-i Zülcelal’in, dest-i hikmetle takılmış

Pek güzel meyveleriyiz biz.

Şu semavat ehline birer mescid-i seyyar,

Birer hane-i devvar, birer ulvi âşiyane

Birer misbah-ı nevvar, birer gemi-i cebbar,

Birer tayyareleriz biz.

Bir Kadîr-i Zülkemal’in, bir Hakîm-i Zülcelal’in

Birer mu’cize-i kudret, birer hârika-i sanat-ı Hâlıkane,

Birer nadire-i hikmet, birer dâhiye-i hilkat,

Birer nur âlemiyiz biz.

Böyle yüz bin dil ile yüz bin bürhan gösteririz,

İşittiririz insan olan insana.

Kör olası dinsiz gözü, görmez oldu yüzümüzü

Hem işitmez sözümüzü, hak söyleyen âyetleriz biz.

Sikkemiz bir, turramız bir, Rabb’imize musahharız.

Müsebbihiz, zikrederiz abîdane.

Kehkeşan’ın halka-i kübrasına mensup

Birer meczuplarız biz.”

(Kaynak: Risale-i Nur Külliyatı. Sözler /17. Söz

Exit mobile version