Türkiye Kamu-Sen, maaşların yeniden değerlendirilmesini istedi

Türkiye Kamu-Sen Gümüşhane İl Temsilcisi Mustafa Fevzi Akçay, bağlı sendikaların temsilcileriyle birlikte 15 Temmuz Zafer Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Türkiye Kamu-Sen Gümüşhane İl Temsilciliği yaptığı basın açıklamasıyla memur ve emekli maaşlarının yeniden değerleme oranına güncellenmesini ve refah payı eklenerek gerçek anlamda bir zamma kavuşturulmasını talep etti. Sendika üyeleri ve temsilcilerinin katılarak slogan ve dövizlerle destek […]

Türkiye Kamu-Sen Gümüşhane İl Temsilcisi Mustafa Fevzi Akçay, bağlı sendikaların temsilcileriyle birlikte 15 Temmuz Zafer Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi.

Türkiye Kamu-Sen Gümüşhane İl Temsilciliği yaptığı basın açıklamasıyla memur ve emekli maaşlarının yeniden değerleme oranına güncellenmesini ve refah payı eklenerek gerçek anlamda bir zamma kavuşturulmasını talep etti.

Sendika üyeleri ve temsilcilerinin katılarak slogan ve dövizlerle destek verdiği basın açıklamasında il temsilcisi Akçay, ekonomideki olumsuzlukların memura ve emekliye mal edildiğini söyleyerek yapılan yüzde kümülatif 11,3’lük zammın yetersiz olduğunu dile getirdi.

Akçay, Türkiye Kamu-Sen olarak memur ve emekli maaşlarının yeniden değerleme oranına güncellenmesini ve üzerine refah payı da eklenerek gerçek anlamda bir zamma kavuşturulması gerekliliğini ifade etti.

“Kamu memur ve emekliye sürekli borçlanmaktadır”

Memur ve emekli maaşlarının eridiğini ifade eden Türkiye Kamu-Sen Gümüşhane İl Temsilcisi Mustafa Fevzi Akçay , “2024 enflasyonu %44,38 oldu, son 6 aylık dönemde memur ve emeklilerin maaşlarının %5,75 eridiği resmi olarak açıklandı. Geçtiğimiz yıl kira %58,5; gıda %43,6; okul %91,6; sağlık %47,6; haberleşme %34; giyim %32,8 zamlandı. 2025 yılı için de enflasyonun en düşük %21 tahmin edildiği bizzat Merkez Bankası tarafından açıklandı. Durum böyleyken yeniden değerleme oranı da %43,93 olarak belirlendi. Motorlu taşıtlar vergisi, emlak vergisi ve diğer vergi ve cezalar bu rakama göre artırıldı. Yani kamu, kendi alacaklarına %44 zam yaptı. Memur ve emekliye geldiğinde ise %6+%5 yeter dedi. Alırken şahin olanlar, verirken güvercin oldu. Alırken bol kepçe kullananlar, verirken kaşığı bile çok gördü. Alırken bonkör, verirken cimri oldular. Bütün harcamalar %40’ların üzerinde artmışken maaşlara kümülatif %11,3 zam yapmayı yeterli gördüler. Biz diyoruz ki; nimette külfette adalet olsun. Maaş zamları piyasa gerçekleri ile örtüşsün. Pasta büyüyorsa payımız da büyüsün. Memurun emeklinin yüzü gülsün. Ekonomideki olumsuzlukları memura, emekliye mal ederseniz, toplumu enflasyon canavarına kurban verirsiniz. Çalışanları sürekli fakirleşen millet, gelişemez, ilerleyemez. Enflasyon farkı sıfır zam demektir; o da sonradan verilen bir telafidir. Bu maaş politikasıyla kamu memur ve emekliye karşı sürekli borçlanmaktadır” dedi.

“Memur ve emekli hakkı olmayanı istemiyor”

Memur ve emeklinin gelirinin artmadığını ancak vergi yükünün sürekli arttığını dile getiren Akçay, “Alım gücü sürekli düşerken, daha fazla fedakârlık beklemeyin. Memurun, emeklinin gelirinin artmadığı ortamda, bir de ödediği vergi sürekli artıyor. Bu da yaşam maliyetlerinin maaşlardan fazla artması sonucunda katlanamaz neticeler doğuruyor. Memur, emekli, hakkı olmayanı istemiyor. Başkasının kaynağını bize aktarın demiyor. Milli gelire yaptığı katkının, alın terinin, emeğinin hakkını istiyor. Hepimiz milletimiz ve devletimiz için her türlü fedakarlığı yaparız. Ancak bu fedakârlık adil ve eşit dağıtıldığında anlam kazanır. Fedakârlık yapanların üstüne basarak yükselenlerin olduğu yerde refahı da kimlerin alacağı bellidir. Öngörülebilir ekonomi anlayışı ile çıkılan yolda memur ve emekliye eksi %6,5 zammı reva görmek, memurun ve emeklinin gözden çıkarıldığının ifadesi midir? Biz Türkiye Kamu-Sen olarak memur ve emekli maaşlarının yeniden değerleme oranına güncellenmesini, üzerine refah payı eklenerek gerçek anlamda bir zamma kavuşturulmasını talep ediyoruz” diye konuştu.

Exit mobile version