HASAN PİR’İN KÖŞE YAZISI
Türkiye’deki her seçim her zaman çok önemli olmuştur. Ama, yedi gün sonra, 24 Haziran 2018 Pazar günü yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimi ve cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin sağlam temellere sahip olması için de milletvekilliği seçimleri hayatî ve tarihî önem taşımaktadır.
“Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” Türkiye’de 24 Haziran 2018 sonrasında ilk kez uygulanmaya başlayacağı için, çok güçlü bir seçim sonucuyla bu dönemin başlaması gerekir ki, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” daha başlangıçta ölü doğmamış olsun.
Zaaflar ve zayıflıklarla başlayacak bir yeni dönemim zaaflarından ve zayıflıklarından istifade edecek gerek iç ve gerekse dış çok fazla mihrak olduğundan bu mihrakların ekmeğine yağ sürmemek adına yeni sistemin sandıktan çok güçlü çıkması gerekir.
“Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” Türkiye’nin geleceğine açılan çok önemli bir kapıdır. Bu kapının daha ilk günden kapatılmaması için vatandaşlarımızın sandık başına giderek oylarını istikrardan yana kullanmaları gerekir.
Vatandaşımız; ülkemizin birliği ve dirliği, vatanımızın bölünmez bütünlüğü için işin ehli olan ve dünya milletleri içinde ülkemizi en güzel temsil edecek olan adaylara oy vermelidir.
Vatandaşımız; sudan ve sıradan bahanelere sığınmadan, kişisel mikro düşüncelere sapmadan vatanımız için çok önemli olan bu seçimde naz, niyaz yapmadan bizi temsil edecek, kendisini ispatlamış adaylara ve partiye oy vermelidir.
Son 16 yıldır koalisyonsuz bir Türkiye’nin nasıl derlenip toparlandığını, ekonomiden üretime, sağlıktan eğitime, savunmamadan diplomasiye kadar her alanda nasıl bir gelişme içinde olduğunu hep beraber gördük, yaşadık. 2000’li yıllar öncesinde koalisyonlardan neler çektiğimiz daha taze hafızalarımızdadır.
Şimdi artık yeni sistemde koalisyon diye bir şey yok ama seçilecek cumhurbaşkanının daha önemli, daha kuvvetli, daha pratik işler yapabilmesi için kanun yapıcı olan TBMM nin de çoğunluğunun, seçilecek cumhurbaşkanı ile aynı partiden olması gerekir. Yoksa, yine işler belirli bir noktaya geldiğinde sistem işlemez olur.
Bütün bunlar düşünüldüğünde 24 Haziran’da sandık başına gidecek vatandaşlarımız hem cumhurbaşkanımızı birinci turda seçmeli, hem de cumhurbaşkanımınız elini güçlendirecek bir meclis aritmetiğini oluşturmaları gerekir.
Son pişmanlık fayda vermez. Bu iş; arkadaş, eş, dost hatırı meselesi değildir. Eş, dost hatırı için vatanın âli menfaatleri ertelenemez, ertelenmemelidir.
Bizim en önemli dostumuz göz bebeği ülkemiz Türkiye Cumhuriyeti’dir, vatanımızdır, istiklalimizdir, demokrasimizdir…
Diğer dostlarımızla olan dostluğumuz bu güzel ülke hayatta olduğu sürece kaimdir. Ülke elden gittikten sonra hangi dostunuzla yarenlik edebilirsiniz ki…
Güzel ülkemiz Türkiyemizde tarihin kaydettiği en önemli seçimde hep birden tek yürek, tek gönül, tek söz olarak cumhurbaşkanımız ve milletvekillerimizi seçip yolumuza devam etmeliyiz.
Son söz ve son değerlendirmemiz şudur ki; 24 Haziranda yapılacak tarihi secimde; son 16 yıldır ülkemizde Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve milletvekili arkadaşlarıyla yakalanan istikrarın devam etmesini sağlayıcı bir sonuç çıkmalıdır. Böyle bir sonuç yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin de kalıcı ve başarılı olması için çok önemli bir argüman olacaktır.
24 Haziran 2018 seçimleri ülkemiz, insanımız ve tüm insanlık için hayırlı olsun.
Güzel günler dileğiyle.