Yusuf Özgün: “Ben Bu Şehri Seviyorum”
AK Parti’den Gümüşhane Belediye Başkan Aday Adayı Olan Yusuf Özgün Basınla Buluştu.
AK Parti Gümüşhane Belediye Başkan aday adayı Yusuf Özgün, şehre hizmet etme borcu olduğunu düşündüğü için aday adayı olduğunu belirterek, “Belediyeyi, zamanı ve parayı iyi yöneteceğiz” dedi.
Önceki gün parti binasında gerçekleştirdiği resmi başvurusunun ardından dün tarihi Özdenoğlu konağında gazetecilerle bir araya gelen Özgün, istişare kültürü ve eleştirinin önemine vurgu yaptı.
Gümüşhane’de uzun yıllar İl Başkanı olarak görev yapması nedeniyle kentte siyaseten belli bir süreç geçirdiğini hatırlatan Özgün, “Ben bu şehri seviyorum. Gümüşhane bana iyi geliyor. Gittiğim yerlerde de duramadım, hep geçici olarak kaldım oralarda. Bu şehre hizmet etme borcum olduğunu düşündüğüm için geldim” dedi.
Şehir olarak zenginliklerin farkına varılması gerektiğinin altını çizen Özgün, yüreklerin toplu vurması gerekliliğiyle istişarenin önemine vurgu yapıp eleştiri olmazsa başarının da yakalanamayacağını belirtti.
Konuşmasında hem belediyeyi hem zamanı hem de parayı doğru yönetmek gerektiğine değinen Özgün, “Bu kadim şehre ve bu şehrin insanlarına hizmet etme duygusu bana iyi geliyor. Tanıdık yüzlerle, tanıdık sokaklarla, tanıdık bir coğrafyada yaşamak, bu güzel insanların hayatlarına bir nebze olsun dokunabilmek, hayır dualarını alabilmek bana iyi geliyor. Çocuklarımızın da bu duyguyla büyümelerini, yüreklerinde Gümüşhane’ye dair her daim özel duygular oluşmasını istiyorum. İşte bu yüzden, buradayım. İşte bu yüzden, adayım” diye konuştu.
Kentteki herkesin ortak paydasının Gümüşhane olması gerektiğinin altını çizen Özgün, “Geçtiğimiz yıllarda Gümüşhane Valiliğimiz tarafından hazırlanan tanıtım filmleri ve bu filmlerde kullanılan “Burası Gümüşhane” söylemi vardı. Gümüşhanemiz için bakış açımız olumsuzlukları bir kenara bırakıp güzelliklerimiz, başarılarımız, kaliteli işlerimiz için “Burası Gümüşhane” diyebilmektir. Bizler, kentimizin güçlü ve zayıf yönlerini, fırsatlarını ve tehditlerini belirleyip, şehrimizin geleceğini şekillendirmek için yeni fikirler üretmeye başlamalıyız. Bizim için dezavantaj görünen, coğrafi konum, fiziki şartları, iklim özellikleri, sosyal ve kültürel yapı gibi konularda olumsuz değerlendirmelerin dışına çıkmalı yeni bir bakış açısıyla bu dezavantajları avantaja dönüştürmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Gazze’de yaşanan insanlık dramına da değinen Özgün, Filistin’de dünyanın gözleri önünde bir insanlık suçu işlendiğini, Terör devleti İsrail’in uzun yıllardır sürdürdüğü zulüm politikasını 7 Ekim’den beri insanlık adına hiçbir değerin gözetilmediği bir vahşete, bir soykırıma dönüştürdüğünü söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve birkaç lider dışındaki siyonizmin kuklası liderlerin sessiz kalmayı ve hatta terörist İsrail’e destek vermeyi tercih ettiğine vurgu yapan Özgün, “Bizleri ümitvar kılan nokta ise o çocuk yüreklerdeki Cenab-ı Hakk’a olan teslimiyet, kendilerine olan güven ve küçük yüreklerinden taşan imandır. Rabbim her birimize bu teslimiyeti, bu imanı nasip eylesin. Rabbim başta Türkiye’de olmak üzere dünyanın her yerinde şehit olmuş kardeşlerimize rahmet eylesin. Onları ve bizi Peygamber efendimize komşu eylesin” dedi.
Soru cevap şeklinde devam eden toplantı hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.