HASAN PİR’İN KÖŞE YAZISI
Mü’minlerin en önemli vazifelerinden biri de kötülüklerle mücadele etmektir. Bu mücadele ise üç yol ile mümkündür. Hadis-i Şerifte Peygamberimiz bu konuyu tarif etmiştir. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Bir kötülük gördüğünüz zaman elinizle, gücünüz yetmezse dilinizle, ona da gücünüz yetmezse kalben buğz ediniz.” (Tirmizi).
Kötülüklere el ile engel olmak, dil ile engel olmak ve kalp ile engel olmak…
Geçtiğimiz Cuma günü, bütün dünyanın gözleri önünde israil polisinin Müslümanların ilk kıblesi olan Kutsal Kudüs şehrinde masum Filistinli Müslümanlara Mescid-i Aksa’da ibadet ederlerken yaptığı zulüm bütün dünyadaki Müslümanları derinden yaralamıştır.
Dünyanın kural tanımaz, şımarık ve katil devleti israil, yeni bir provokasyona daha imza atmış ve israil polisi, 7 Mayıs 2021 Cuma günü bütün dünyanın gözü önünde Kudüs’te Mescid-i Aksa’da ibadet eden Filistinlilere ses bombalarıyla saldırarak 300’e yakın Filistinliyi yaralamıştır.
Filistin’de Müslümanlar, bu zalim israil devletinin zulmü altında ezilirken, Müslüman devletlerin bu zulmü durdurmak için gayret sarf etmeleri gerekir ki, bu önemli işi en güzel şekilde yapan şu anda dünyadaki en ön devlet Türkiye Cumhuriyeti’dir. Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın ifadesi ile Türkiye bu konuda üzerine düşeni yaptı, yapıyor ve yapacak.
2009 yılında Davosta israil devlet başkanı şimon peres’e “One Minute” çıkışı yaparak israil’i bütün dünyanın önünde perişan eden ve alışılagelmiş tabuları yerle bir eden Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan, yine her fırsatta israil’in ağzının payını en güzel şekilde vermektedir. Dışişleri Bakanlığımız başta olmak üzere devlet kurumlarımız da her israil zulmüne karşı tavrını en net şeklide orta koymaktadır.
Peki sadece devletimiz mi katil israil ile mücadele edecek? Devletimiz; Hadis-i Şerifteki anlatımıyla bizzat “el” ile ve “dil” ile mücadele kabul edilecek çeşitli yol ve araçlarla israil kötülüğüne karşı mücadele ederken, vatandaşlar olarak bizler de bu mücadeleye hem “dil” ile hem de “beddualarımız” ile destek vereceğiz.
Yukarıda metnini verdiğim Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (a.s.v) Hadis-i Şerifi gereğince vatandaşlar olarak bizler, elimizle mücadele imkânımız yoksa dilimizle, o da mümkün değilse kalbimizle buz ederek, yani beddua ederek israil ile mücadele edeceğiz.
“Dil” ile kötülüğe engel olmak her ferdin konuşarak ve yazarak yapacağı bir mücadeledir. Dünyayı saran sosyal medya ağlarından israil’in zulmü dünyanın her tarafına ulaştırılabilir. Sosyal medya okur – yazarı olanlar mutlaka bu işi yapmalıdır. israil bütün dünyaya rezil edilmelidir.
Buna da imkânı olmayanlar için zalim ve katil devlet israil ile mücadele etmek ise kalp ile buğz etmekle, yani beddua ile olacaktır. Yüce Allah, kullarının her zaman kendisine dua etmesini istiyor. O halde biz de el açıp bu zalim devleti durdurması ve tarih sahnesinden silmesi için her fırsatta Rabbimize iltica edeceğiz, yalvaracağız, dua edeceğiz.
Rabbimizden niyazımız, dünyanın fitne yuvası olan bu katil israil devletini parça parça etmesi ve masumların yüzünü güldürmesidir.
Yazımı Bediüzzaman Hazretleri’nin şu sözü ile bitirmek istiyorum, “Zalimler İçin Yaşasın Cehennem.”
Güzel günler dileği ile.
