Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Kategoriler
Sosyal Medya

ALLAH’A ŞÜKÜR BU GÜNLERİ DE GÖRDÜK… AYASOFYA YENİDEN BİZİM OLDU

HASAN PİR’in KÖŞE YAZISI

HASAN PİR’in KÖŞE YAZISI

1934 Yılında Bakanlar Kurulu kararıyla müze yapılan Ayasofya’nın müze yapılma kararının Danıştay 10. Dairesi tarafından oybirliği ile iptal edilmesi üzerine Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan 10 Temmuz 2020 tarihinde imzaladığı kararla Ayasofya yeniden cami olarak hizmet vermeye başladı.

Ayasofya’nın yeniden cami olarak ibadete açılması, Türkiye Cumhuriyeti başta olmak üzere İslâm coğrafyasının son yüzyıldaki en önemli olaylarından biri olmuştur.

Bizans devrinde İstanbul’un en büyük kilisesi iken, 29 Mayıs 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet Han Hazretleri tarafından İstanbul’un fethiyle birlikte şehrin baş camii haline getirilen Ayasofya, Peygamber Efendimizin müjdesine mazhar olmanın bir sembolüdür.

Fetihle birlikte “Fatih” unvanını alan Fatih Sultan Mehmet Han Hazretleri, fetihten sonraki ilk cuma olan 1 Haziran 1453’te cuma namazını Ayasofya’da kılmıştır. Bu namaz, İstanbul’un ilk Cuma namazıdır.

Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.v.)’ın İstanbul’un fethi ile ilgili söylemiş olduğu “İstanbul (Konstantiniyye) muhakkak fethedilecektir. Onu fetheden emîr ne güzel emirdir. Onu fetheden ordu ne güzel ordudur.” Hadis-i Şerifi, Ayasofya’nın yeniden camiye çevrilmesinin maneviyat âleminde ne kadar önemli olduğunun en bariz delilidir.

10 Temmuz 2020 tarihi; Fatih Sultan Mehmet Han’la 1453’ te başlayan dünyada “Yeni Bir Çağ Açma”  sürecinin yeniden işlemeye başladığı tarihtir. Bu tarihi güne tanıklık etme şansını Allah (c.c.) hepimize nasip etti. Çok şükür.

İstanbul’un Fethi’nin sembolü olan ve 1453 yılında İslam’la şereflenen Ayasofya, İslamiyet’in Hristiyanlığa galebe etmesinin de bir sembolüdür. Maneviyat büyükleri Ayasofya’ya hep bu gözle bakmışlardır.

1932 yılında Ezanın Arapça aslından Türkçeye çevrilerek okunması kararı ile 1934 yılında Ayasofya’nın  müzeye dönüştürülmesi kararı İslam âlimlerinin topyekûn karşı çıktıkları uygulamalar olmuş ve devrin din adamları bu yasakların kaldırılması için mücadele etmişlerdir.

Bu İslâm alimlerinden biri de Bediüzzaman Hazretleridir.

Bediüzzaman Hazretleri, 1950 yılında iktidara gelen Demokrat Partiye ve Başbakan Adnan Menderes’e yazdığı mektuplarla bir an önce ezanın aslına çevrilmesini ve Ayasofya’nın yeniden camiye dönüştürülmesini istemiştir.

Bediüzzaman; “Ayasofya, Hristiyanlığın, İslâmiyet’e devir ve tesliminin bir âbidesidir. Onun için bir an önce camiye çevrilmelidir” der.

Merhum Adnan Menderes; 1950 yılında Arapça ezan yasağını kaldırmış ve milletin büyük teveccühünü kazanmıştır.

Merhum Menderes’in Ayasofya’nın yeniden camiye dönüştürülmesine ise ömrü vefa etmemiştir.

Ayasofya’nın müzeye çevrildiği 1934 yılından bugüne 86 yıl boyunca görev yapan başbakanlarımızın sayısı 26, cumhurbaşkanlarımızın sayısı ise 12 dir.

86 yıllık süreçteki 26 başbakan ve 12 cumhurbaşkanına rağmen, Allah (c.c.); Ayasofya’nın yeniden camiye dönüş imzasını atmayı Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a nasip etmiştir.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan; Merhum Menderes ile başlayan İslamî değerlerin aslına avdeti sürecini Ayasofya kararını imzalayarak tamamlamıştır.

86 yıllık hasretten sonra Ayasofya’nın tekrar cami olarak ibadete açılması, bundan sonra inşallah büyük fütuhatlara sebep olacaktır. Türkiye’nin örnekliğinde ve önderliğinde bütün dünyada İslam’ın yeni bir tanınma ve yaşanırdık dönemi olacaktır. Ayasofya’nın Camiye dönüşü; sadece Müslümanlar için değil, bütün dünya mazlumları için de çok önemli bir milat olacaktır.

Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması gibi çok önemli bir tarihi olaya tanıklık yapmanın mutluluğu ile bütün Müslümanları memnun edip dualarına mazhar olan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve bu güzel mabedin yeniden cami olma yolunu açan Danıştayımızın kahraman hâkimlerine teşekkür ediyorum. Ayasofya yeniden bizim olmuştur. Hayırlı uğurlu olsun.

Güzel günler dileğiyle.