Ali Özdoğan
Liyakatli, kabiliyetli, düzgün insanların çoğunlukla ilgilenmediği yahut gir[e]mediği siyasi arenayı boş bulan, liyakatsiz, kendi menfaatini aşamamış, devlet malı hassasiyeti olmayan, kimi fırsatçı adamların, farklı parti renkleriyle oraya doluşması ve kimseyi de sokmama gayreti, millet olarak boşvermişliğimizin neticesi ve bizim asıl belâmızdır..
Oradaki düzgün ve donanımlı insanlarımızın sayısını artırmak didişmekten daha öncelikli derdimiz olmalıdır..
Hırsız, hırsızdır.
Benim hırsızım kavramı, nefsin, şeytanın etkisi altında olmanın yahut ecnebi parasına satılmanın sonucu ortaya konulan bir hâl-i melaldir..
Evet, nef’s müdaheleli bir imtihan dünyasında elbette peygamber temizliğinde kimse olamaz ama temiz kalmak adına mücadeleci, sağlam ruhlar her zaman her kurum altında mevcuttur.
Bu temiz ruh sahiplerinin siyasi arenaya kazandırılmaları elzemdir..
İnatla tencerelerin kara kısımları sunularak sergilenen tablo insanları fikr-i sabitinde kavileyen bir ecnebi tahrikidir..
Bir bardaktaki kirin giderilmesi, üzerine temiz suyun ilave edilmesiyle mümkündür..
Milletimizden düzgün ve iyi niyetli insanlar, eninde sonunda o güzel niyetlerinin meyvesi olan ‘en doğruyu’ bulacağından, görüşlerine yakın siyasi partilere üye olmalı, devleti adına gayret göstermeli ve mücadeleyi, ‘şahsi menfaat gözetmek’ adına fırsat kollayan ve bunun için her renge girebilen bukalemunlara bırakmamalı..
Nemelazımcılık ve olaylara ucundan bakmak, dışarının paralarıyla satın alınan kimi güya gazeteci, sözümona sanatçı ve siyaset elbisesi giymiş üç kuruşluk tiplerin gazına gelip onların dümen suyuna göre davranmayı netice verir..
Temiz insanlar kendilerini de, fırıldakları da tanıyabileceği gibi fırıldaklar da temiz insanları tanır..
Gayret elzemdir.
Yarım saat televizyona bakmak beş on dakika gazete okumakla gayret olmaz..
Bu vatan hepimizindir..
Hepimizin ciddi önceliği olmalıdır..