GÜMÜŞHANE OLAY GAZETESİ RÖPORTAJI – 16.02.2021
GÜMÜŞHANE OLAY GAZETESİ
İŞ ADAMI MEHMET DEMİRAĞ İLE HAFTANIN KONUĞU RÖPORTAJI
Röportaj : Hasan Pir, Rüveyda Usta, Bekir Bulut
OLAY GAZETESİ: Mehmet Bey, bize kendinizi bize tanıtır mısınız, Mehmet Demirağ kimdir?
MEHMET DEMİRAĞ: 1956 yılında Gümüşhane Merkez İkisu köyünde doğmuşum. İlk öğrenimimi İkisu köyü ilköğretim okulunda, ortaokulu ve lise öğrenimimi de Gümüşhane Merkez’de yaptım. Lise öğrenimimi tamamladıktan sonra Erzurum’da ticarete atıldım ve 49 yıldır ticaretle uğraşıyorum. Evli ve iki çocuk babasıyım.
OLAY GAZETESİ: Sayın Demirağ, Gümüşhaneliler sizi “Sevenin Yeri” markasıyla yarım asra yakındır tanıyor. Sevenin Yeri markası nasıl doğdu, anlatır mısınız?
MEHMET DEMİRAĞ: Rahmetli dayım Kenan Demirağ ve kardeşi diğer dayım Celal Demirağ 1972 yılında Erzurum’a giderek bir pide salonu açmaya karar vermişler. Erzurum merkezinde kiralık dükkan ararken Erzurum’un sevilen simalarından olan işadamı Hulusi Seven’e ait olan bir dükkanı bulmuşlar. Dükkanın kime ait olduğunu çevredeki esnafa sorduklarında aldıkları cevap markanın doğmasına vesile olmuş. Çevredeki esnaf burası “Hulusi Seven’in yeri” diye cevap vermişler. Ardından dükkan sahibi Hulusi Seven’e ulaşıp dükkanı kiralamışlar ve soyadını işletmenin adına koymak istediklerini ifade etmişler. Rahmetli Hulusi Seven’de bunu olumlu karşılayınca markamız doğmuş ve o günden bugüne yaşamaktadır. Hulusi Seven amcamıza ve dayım Kenan Demirağ’a Allah’tan rahmet, diğer dayım Celal Demirağ’a da sağlıklı uzun ömürler diliyorum.
OLAY GAZETESİ: Türk iş dünyasında uzun soluklu iş yeri tecrübesi çok nadirdir. Siz, Erzurum’da başlayan ve Gümüşhane’de devam eden yarım asırlık süreçte bu işi nasıl başardınız.
MEHMET DEMİRAĞ: Lise öğrenimim bittikten sonra Erzurum’da dayılarımın yanında Sevenin Yeri’nde çırak olarak çalışmaya başladım. Burada 8 yıl boyunca çalışarak çıraklıktan ustalığa kadar ilerledim. 1980 yılında Kenan Demirağ dayımın işletmeyi İstanbul’a taşıması nedeniyle memleketime dönerek, o dönemde Gümüşhane’de pide kültürü gelişmemiş olduğu için zücaciye çeşitleri satan Yuvam Ticaret isimli işletmeyi Celal Demirağ dayım ile ortak olarak kurdum. 1991 yılında Celal Demirağ dayım ile yaptığımız ortaklığı bitirerek Uğur Ticaret markasıyla zücaciye sektöründe kendi işletmemi kurdum. Değişen konjonktür ile 1994 yılında Gümüşhane’deki pide salonu ihtiyacını tespit ettiğimde zücaciye sektörünün yanında esas mesleğim olan pidecilik de yapmaya karar verdim. Bunun neticesinde kurduğum işletmenin adını, Erzurum’daki hatırasını yaşatması için “Sevenin Yeri” koydum. Çıraklığından başlayarak, ustalığına kadar ilerlediğim mesleğimde dürüst, ahlaklı, adaletli ve disiplinli çalışarak hamdolsun ki işletmemizi bugünlere kadar taşıyabilmeyi başardım.
OLAY GAZETESİ: Asıl mesleğiniz öğretmenlik. Hiç öğretmenlik yaptınız mı, yoksa sadece öğretmenlik okul hayatı ile mi kaldı?
MEHMET DEMİRAĞ: Erzurum’da Sevenin Yeri’nde çalışırken aynı zamanda üniversiteye hazırlanmıştım. 1976 yılında Atatürk Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği bölümünü kazanmıştım. Kayıt yaptırmama rağmen, o dönemde üniversitelerdeki siyasi olaylar nedeniyle ailem üniversite okumama razı olmadı. Ben de ticarete devam etmeye karar verdim.
OLAY GAZETESİ: Mehmet Bey, “Sevenin Yeri” pide sektöründe bir marka oldu. Bu konuda neler söylemek istersiniz.
MEHMET DEMİRAĞ: Marka olmak kolay değildir. Bir anda marka olunmaz. Bir restoranın marka olması için kaliteli ürün üretmesi, kaliteli hizmet vermesi, tertemiz ve hijyenik çalışması, müşteri memnuniyeti ilkesi ile süreklilik arz etmesi gereklidir. Müşterilerine verdiği vaatleri eksiksiz yerine getirmesi gereklidir. Bunlar taviz verilmeyecek en önemli ilkelerdir. Bunların yanında uzman olunan alanda çalışmak gereklidir. Yani kişi, bildiği işi yapmalıdır.
OLAY GAZETESİ: Pidecilikte sizi en çok yoran ne oldu? Müşterileriniz açısından en hassas olduğunuz husus nedir?
MEHMET DEMİRAĞ: Mesleğimizi çıraklıktan ve çekirdekten öğrenerek yaptığımız için en ince detaylarını bilerek çalıştık. Bu nedenle hamdolsun mesleğimiz bizi bugüne kadar yormadı. Müşterilerimiz açısından en hassas olduğumuz husus da kendimizin ve ailemizin yemeyeceği hiçbir şeyi kesinlikle müşterilerimize sunmadık. Ürünlerimizde kullandığımız hammaddeleri her zaman en kalitelilerinden seçtik.
OLAY GAZETESİ: Sayın Demirağ, iş hayatınızda mutlaka çok olaylar yaşamışsınızdır. Başınızdan geçen bir iki anınızı anlatır mısınız?
MEHMET DEMİRAĞ: 1994 yılında Gümüşhane’de Sevenin Yeri’ni kurmaya karar verdiğimizde, dükkânın camları gazete kaplanmış halde içeride tadilat ile uğraşırken birden kapı açıldı ve dönemin Gümüşhane Valisi Merhum Ayhan Çevik dükkândan içeriye girdi. Selam verip kolay gelsin temennisinde bulunduktan sonra bize “Bu dükkânda ne iş yapacaksınız?” sorusunu sordu. Biz de sayın valimize pide salonu işletmesi kuracağımız ifade ettik. O dönemde Gümüşhane’de pide salonu hiç olmadığı için sayın valimiz bu düşüncemizi çok beğendi ve lüks bir salon yapmamız konusunda bize tavsiyede bulundu. Ayrıca dükkânımızın açılışını da kendisinin yapmak istediğini ifade etti. Bu olay bizi çok cesaretlendirdi. Sıradan bir dekor yapmaktan vazgeçtik ve çok daha güzel bir dekorasyon yaptık. Sayın valimiz de söz verdiği gibi açılışımızda kurdelemizi keserek bizleri onurlandırdı. Bizim için hem çok güzel bir hatıra oldu, hem de işimizi daha sorumluluk bilinci ile yapmamıza vesile oldu. Rahmetli Valimize Yüce Allah’tan rahmet, değerli ailesine sağlıklı uzun ömürler dileriz.
OLAY GAZETESİ: Mehmet Bey, Gümüşhanelilerin çok sevdiği Hışır Osman mahlaslı Şair Osman Nebioğlu ile uzun süre örnek bir ortaklığınız oldu. Bu kadar uzun süren bir ortaklığı nasıl başardınız?
MEHMET DEMİRAĞ: Sevgili “Hışır Osman Nebioğlu” ile 1968 yılında ortaokul yıllarında tanıştık ve arkadaş olduk. Liseden sonra Erzurum’da Sevenin Yeri’nde çalışırken Osman Bey de Erzurum’a öğretmen olarak atanmıştı. Bu vesile ile arkadaşlığımız orada da devam etti. Benim dayım aynı zamanda Osman Bey’in de teyzesinin eşi olduğu için aynı zamanda akrabalık bağlarımız da vardır. Bu nedenle yaz aylarında o da Sevenin Yeri’ne gelerek bizimle birlikte çalışırdı. Bu birliktelik ve arkadaşlığımız yıllarca devam etti. 1994 yılında Gümüşhane’de Sevenin Yeri’ni açmaya karar verdiğimizde Osman Bey Trabzon’da çalışırken kendisine ortak olmayı teklif ettim ve dostluğumuzun yanında ortaklığımız da bu şekilde başlamış oldu. Ortaklıklar evliliğe benzer. Sevgi, saygı, samimiyet ve dürüstlük ister. Biz de yıllarca bu çerçevede çalıştık. Dürüst çalışan iki ortağın üçüncü ortağı Yüce Allah olduğunu bilerek işimize hiçbir hile ve aldatma katmadan çalıştık ve 25 yıl boyunca örnek ortaklık yaptık. Bu süre sonunda Osman Bey sağlık sorunlarından dolayı kendi isteği ile emekli olmaya karar verdi. Kendisi ile anlaşarak, helalleşerek, kucaklaşarak ayrıldık ve bugün kardeşim Zeki Demirağ ve oğlum Rüstem Demirağ ile ortak olarak işletmemizin hayatını sürdürmeye, Sevenin Yeri bayrağını daha ileriye taşımaya gayret ediyoruz.
OLAY GAZETESİ: İş yeri sahipleri için genelde söylerler, geceleri gündüzleri olmaz diye. İşlerinizden vakit bulup da tatil yapabildiniz mi?
MEHMET DEMİRAĞ: Evet, gece gündüz işimiz aklımızdan çıkmaz. Mesai mefhumu gözetmeksizin çalışırız. Fakat ticaret yapan kişinin gezmesi de kârdır. Gezip tatil yapmak gereklidir. Fakat işi de aksatmadan, rayına koyarak gezip görmek, gördüklerini de işine katmak gereklidir. Gezen tilki ile yatan aslan misali gezerek görerek işini geliştirmelidir.
OLAY GAZETESİ: Her şey değiştiği gibi, yeme içme alışkanlıkları da değişti. Mesleğinizin ilk yıllarındaki pidecilikle şimdiki pidecilik arasında neler değişti?
MEHMET DEMİRAĞ: İlk yıllardan bugüne servis ve sunum konusunda değişiklikler oldu. Örneğin ilk yıllarda paket servis pek fazla etkin değildi. Şimdi gelinen noktada paket servis daha önemli bir konum aldı. Ayrıca önceleri ürün çeşitliliğimiz fazla değildi. Fakat bugün bölgemizdeki en geniş çeşitteki menüye sahibiz. Pidelerimize yaptığımız tasarımlar hem şekil olarak hem de lezzet olarak müşterilerimiz tarafından çok beğeniliyor.
OLAY GAZETESİ: Sayın Demirağ, pidecilik mesleğine yeni başlayacak gençlere tecrübeli bir esnaf olarak neler söylemek istersiniz?
MEHMET DEMİRAĞ: Pidecilik veya herhangi bir mesleğe yeni başlayacak gençlere, bildikleri ve eğitimini aldıkları ve ustası oldukları işi yapmalarıdır.
OLAY GAZETESİ: Pek çok Gümüşhaneli iş adamı, iş ve iş yerlerini zaman zaman büyük şehirlere taşıdı. Sizin hiç böyle bir düşünceniz oldu mu? Keşke ben de gurbete gideydim düşünceniz oldu mu?
MEHMET DEMİRAĞ: Gümüşhane dışında yaşayan hemşerilerimiz yaz aylarında işletmemize gelip yemeklerimizden yediklerinde bu lezzeti mutlaka büyük şehirlere taşımamız konusunda bize tavsiyede bulunurlar. Biz de yıllarca müşterilerimizin bu taleplerini karşılamak istedik fakat bu zamana kadar şubeleşemedik. Bugün markamızın geldiği noktada artık şubeleşmenin elzem olduğunu düşünüyoruz ve bu konuda alt yapı çalışmaları yapıyoruz. İnşallah ileride ülkemizin çeşitli illerinde lezzetlerimizi sunmayı hedefliyoruz.
OLAY GAZETESİ: Mehmet Bey, gerek iş hayatınızda, gerekse kişisel hayatınızda rehberiniz neler oldu? Hangi düşünceler size yön gösterdi?
MEHMET DEMİRAĞ: Ben hayatımda dürüstlük, doğruluk ve samimiyeti birinci sırada gördüm. Hep bu doğrultuda yaşadım. Bugün bu konumda olmamdaki en büyük faktör budur. Niyeti iyi olanın akıbeti de iyi olacağını bilerek her zaman iyi niyet ile çalıştım ve iyi sonuçlanmasını Allah’tan diledim.
OLAY GAZETESİ: Köy hayatı ile aranız nasıl?
MEHMET DEMİRAĞ: Çocukluk yıllarımız hep köyde geçti. O yıllarda köylerimiz çok daha fazla doluydu. İnsanların komşulukları ve diyalogları çok güzeldi. Ticarete atıldıktan sonra artık mecburen köyden koptuk. Süreç içerisinde de köylerimiz çok göç verdi. İnsanlar şehir merkezlerine yöneldi ve köyler boşaldı. Son dönemde pandemi sebebiyle izole olabilmek için köyde yaşamaya çalışsak da şehir hayatına alışmış olmamız ve köyün boş olması nedeniyle fazla ayak uyduramadık.
OLAY GAZETESİ: Çocukluğunuz geçtiği Gümüşhane ile şimdiki Gümüşhane için neler söylemek istersiniz?
MEHMET DEMİRAĞ: O yıllarda Gümüşhane daha içine kapanık, kendi yağı ile kavrulan, çevre iller ve ilçeler ile bağı fazla olmayan bir şehirdi. Bugün devletimizin yaptığı ulaşım, eğitim, sağlık ve turizm yatırımları ile şehrimiz biraz daha dışa dönük hal aldı. Ülkemizin dört bir tarafından çeşitli sebepler ile şehrimize gelen insanlar işletmemize de gelerek müşterimiz olabiliyor. Bu yatırımların daha artarak şehrimizin daha dışa açık ve ekonomik yönden daha müreffeh bir şehir olmasını diliyorum.
OLAY GAZETESİ: Sayın Demirağ; Sizin pek çok emsalinizin Gümüşhane’de zaman zaman sporla, siyasetle ilgilendiklerini görüyoruz. Sizin böyle çalışmalarınız oldu mu?
MEHMET DEMİRAĞ: Evet oldu. 25 yaşımda köyüme muhtar olarak seçildim. 1 dönem yaptığım muhtarlık süresi boyunca köyüme çok fazla hizmetler yaptım. Sporun tanıtım ve diyalog konusundaki olumlu etkisinin çok fazla olduğunu düşündüğüm için köyümüzden bir amatör futbol takımı kurarak köyler arası futbol turnuvasına katılmayı sağladım. Ayrıca 1985-1995 yılları arasında Doğru Yol Partisinde il yönetim kurulu üyeliği görevinde bulunarak siyaset yaptım. Daha sonra işlerimin yoğunluğu nedeniyle siyasete ara verdim. Şu anda aktif siyaset le ilgilenmiyorum.
OLAY GAZETESİ: Gümüşhane’de yaşayan bir esnaf olarak Gümüşhane için acil ihtiyaç gördüğünüz şeyler nelerdir?
MEHMET DEMİRAĞ: Şehirler ticari işletmelere benzerler. Ticari işletmelere ne kadar fazla müşteri girerse işletmeler o kadar başarılı olurlar. Şehrimizi de dışarıya daha çok açarak, daha fazla insanın ziyaret etmesini sağlayacak yatırımların yapılması gereklidir. Bugün Gümüşhane Üniversitesi şehrimize çok büyük katma değer sağlamıştır. Pandemi döneminde kapalı olduğu için eksikliği çok daha fazla anlaşıldı. Buna benzer, dışarıdan insanların gelmesini sağlayacak yatırımların bir tanesi de şehrimiz için en uygun olan turizm yatırımlarıdır. Süleymaniye kayak tesisleri ve yapılması planlana Mezere teleferik projesi, aynı zamanda yayla turizminin geliştirilmesi, ilçeler ve çevre iller ile olan bağımızı geliştirecek olan sağlık yatırımlarının artırılması gerekmektedir. Türkiye’nin birçok şehrinden buraya insan getirecek ve şehrimizin tanıtımına katkı sağlayacak olan Gümüşhanespor kulübümüzün başarılı olabilmesi için çalışmalar yapılmalıdır. Ulaşım ağımızı geliştirecek olan havaalanı ve demiryolu projelerinin mutlaka tamamlanması gereklidir. Bunlara benzer yatırımlar ile şehrimiz dışarıya daha çok açılabilirse ekonomik ve sosyal yönden daha refahlı bir il olacağımıza inanıyorum.
OLAY GAZETESİ: Sayın Demirağ, güzel sohbetiniz ve sorularımıza verdiğiniz samimi cevaplar için teşekkür ediyoruz.
MEHMET DEMİRAĞ: “Haftanın Konuğu” köşenizde bana da yer vererek onurlandırdığınız için ben de size, Gümüşhane Olay Gazetesi ailesine çok teşekkür ediyorum. Sohbetimizin okurlarınıza ve şehrimize katkı sağlamasını temenni ediyor, saygılarımı sunuyorum.
KAYNAK: GÜMÜŞHANE OLAY GAZETESİ – 16.02.2021