RUBAİ MISRALARINDA HİKMET DAMLALARI (6) - GÜMÜŞHANE'DEN HABER - Yerel Haber SitesiGÜMÜŞHANE'DEN HABER – Yerel Haber Sitesi

28 Mart 2024 / Kuruluş: 15 ŞUBAT 2012

RUBAİ MISRALARINDA HİKMET DAMLALARI (6)

Giriş Tarihi: 07 Eylül 2019 - 16:11

Son Güncelleme: 07 Eylül 2019 - 16:11

ŞAİR ALİ ÖZDOĞAN YAZDI

MUAMMA

Varlığa râm olduk ah ayrılık da bin pâre

Bu müşkül muammânın yok mu halli, bir çâre

Yârab lütfet basîret esir eyledi suret

Tertemiz eyle siret yoksa kapanmaz yâre

BİN ÖLÜM

Bin ölüm var sana her dem geçmez isen fâniden

Kimse kaçmaz lakin bulur ecel seni aniden

Üç gündür ah müstakim ol sakın koyma kalbine

Sırrını bil vereni bul gâfil olma sâniden

İNSANOĞLU

Gariptir şu insanoğlu yaşadığı kadar öle

Korkup kaçar da ölümden güya yaşar ona güle

Akan zaman geçen hayat ölmüş değil midir heyhat

Gel kendi nefsine anlat dinlemez şeytana köle

EY NEFSİM

Say ki bilindin ey nefsim bî pervasın bî hicâb

Bu bilinmek ne ki acep sanki kefendeki cep

İSTERİM SEVDAYI AMMA…

İsterim sevdayı amma kem nazârın istemem

Hoş kelama bin muhabbet ah azârın istemem

Derler sevda hoştur amma yârın zâr-ı bâr’ı var

Şu üç gün tez geçer fâni ah-û zârın istemem

SEVDA

Ne şu sevdâ ki bin elem var gönül

Nice aşkın visâli yok bâr gönül

Kanatır hâr bağır yanar ah yine

Geri durmaz fedâ eder yar gönül

YALANCI AŞK

Yalancı aşka alışmış gönül dilhûn olmadan

Hevâya râm yaşanan ah şu günler tam dolmadan

Bağışla sen bizi Ya Rab sığındık sensin gafur

Hakiki aşkını buldur mecazdan kahrolmadan

Dîl

Yine bir vefâsıza düştü dîl
Yıkılıp hayalleri sustu dîl
Ne visâl-i aşk ne de bahtı var
Nicedir ümîdine küstü dîl

GÖNÜL

Nice aldanıp nice yan gönül
Yine aşka düş neşe san gönül
Bilemem bu naz ne kadar sürer
Bitecek rüyan uyuyan gönül

VEZN-İ ARUZ

Güldürdü durdu zahir beni şu vezn-i aruz

Ona kalıp bulmak’çün harflere bin taarruz

Kural sanki tek onda pür dikkat nefis amma

İslam kurallarına hem serkeş hem muârız

FİRAKIN ACISI

Firâkının acısından visâl görmez bî huşum

Bu derdi kim çekecek ah inan talihsiz kuşum

Kavuşmuşum diyemem hiç sanıp boş şol ağuşum

Bu derdi kim çekecek ah inan talihsiz kuşum

GARİP SEVDA

Firâkından bin elem visalin ise neşe

Bu ne garip sevdadır bir neşe bin ateşe

Ah aşıklar söylese sorulsa dosta eşe

Bu ne garip sevdadır bir neşe bin ateşe

O ŞARKI

Geçmez ki gülden ah aşk-ı bülbül

Dillerde dâim çınlar o şarkı

Dinler gülistan coşkun olur gül

Dillerde dâim bitmez o şarkı

SEVİNDİR

Kalbim seninle çarpar gönlüm senin evindir

Aşkınla şâdumânım nîmet bilip sevindir

Bülbül misâli yalnız gül’den medet umanım

Aşkınla şâdumânım nîmet bilip sevindir

SESSİZ VATANDAŞ

Sessiz vatandaşım ya hakkım sana ganîmet

İltimâs isteyene dağıt senin bu nimet

Hey nefsin kör vekili ferd ferd bozulsa millet

Sen et hakka riâyet kabir bilmez siyaset

TİLKİLİK

Tilkiliğe tedenni sandın kemâlâtını

Menfaatin peşinde kullandın âlâtını

Mahvolursun be adam sanma olursun şâdan

Titre kork musallâdan unutma hak katını

ÖLÜM MUKADDER

Ah karanlık önde kabir mâzide rahm-ı mader

Bir soluk nefeste nur var öyle takdir-i kader

Sırrı nedir söyle ârif mâzi müstakbel kara

Her geçen an büyür yara zîra ölüm mukadder

NEBİ (sav)

Sâfi nurdur nur saçar ah zihnimizde her dem’in

Sirâcısın baş tâcısın cümle benî âdemin

Hem âlemin sırrı nedir seni dinler kâinat

Sen nebî’çün çırpar kanat âsuman ile zemin (sav)

BANA GÜL

Gül ki gül gamzen de gülsün aman cânâ bana gül

Gönül haktan ya cihânâ verd-i rânâ bana gül

Ne ummâna asumâna benden yana bana gül

Gönül haktan ya cihâna verd-i rânâ bana gül

İFTİRAK

İftirâkındır ruhum giryân eden

İnletendir küstürüp hem kahreden

Ah ölürken gül nazârın şâdıdır

Vuslatından zerre dem âbâd eden

ECDAD

Anlamak zor şerli miydi ecdâd bizden gizlenir

Eli kanla kirli batı örnek olup izlenir

Kim yol açmış kurtuluş yok sanki sârî hastalık

Biz bakarız alık alık tohumu filizlenir

MÜDÜR-Ü MAARİAF

Bir tatlı amca idi müdür-ü maarif

Tonton’du ama kibar hem zârif

Bilgisi mi niceydi çoklardan ârif

Dilimi çaldılar edemem târif

image_print

HABERLER