Yusuf Sadık, Emekli Milli Eğitim Müdürü, Yazar – Gazeteci
Hayatta bazı insanlar vardır, varlığıyla çevresine sessizce güç verir, kavgasız, gürültüsüz, ama yeri dolmaz bir iz bırakır.
İşte İsmet Çakmak, tanıdığım o nadir insanlardan biridir.
Her insan, yaşadığı coğrafyanın ruhundan bir parça taşır.
Kimi sert rüzgârlarıyla, kimi dingin dağlarıyla, kimi de sıcak bir gülüşle özdeşleşir.
İsmet Çakmak, Torul’un serin esintileriyle, Zermut’un bereketli toprağıyla yoğrulmuş; ömrünü barışa, dostluğa ve insanı insan yapan değerlere adamış nadide bir şahsiyettir.
Bu satırlarda onun mütevazı, derin ve yürekten yaşam öyküsünü okuyacaksınız.
Sadece görev yaptığı makamları değil; nasıl bir üslupla, nasıl bir gönül diliyle yaşadığını, sözleriyle hem kendisini hem de karşısındakini nasıl büyüttüğünü göreceksiniz. Pişmanlıklarının arkasındaki hayalleri, “keşke”lerinin içindeki kocaman özlemleri de…
Bir siyasetçi, bir esnaf, bir Torul evladı ve her şeyden önce sağlam bir karakter olarak, İsmet Çakmak’ın hayatı; bir yürekten diğerine kurulan sessiz ama güçlü bir köprüdür.
Bu yazımız, ona olan bir saygı ve değerlerine ise bir selamdır.
Torul’un Zermut beldesinden doğup gelen bu mütevazı insan,75 yılın getirdiği olgunlukla, hem esnaflığın hem de siyasetin içinde yoğrulmuş,her adımında barışın, dostluğun ve sağduyunun bayrağını taşımıştır.
Mazide, Süleyman Demirel gibi bir dünya siyasetçisinin partisi olan Doğru Yol Partisi’nde Gümüşhane il başkanlığı yapmış, milletvekili adayı olmuş, ardından AK Parti’de belediye meclis üyeliği görevini üstlenmiştir.
Ama görevler ne kadar büyürse büyüsün, İsmet Çakmak’ın yüreğindeki mütevazılık hep aynı kalmıştır.
Konuşmadan önce derin derin düşünür; söz söylediğinde ise hem kendisini hem muhatabını yücelten bir incelik sergiler. Ne kırıcı olur, ne de küçültücü…
Hangi siyasi tartışmada olursa olsun, o diliyle yaraları değil, gönülleri onarır.
İsmet Çakmak sadece bir siyasetçi değildir; Bir duruştur, bir bakıştır, bir hayat tavrıdır.
Kavgayı değil barışı sever, gerilimi değil gönül almayı bilir. İşte onu değerli yapan da budur.
Gençlik yıllarında Gümüşhane Endüstri Meslek Lisesi’nde okumuştur.
Ama her sohbetimizde, içten bir tebessümle anlatır: O yıllarda Gümüşhane Lisesi gözdeydi.
“Keşke Yusuf Sadık’ın öğrencisi olsaydım.Belki bugün bir Endüstri Mühendisi olarak dev bir holdingi yönetiyor olurdum,” der.
Bu sözlerinde bir pişmanlıktan çok, hayatın farklı yollar açtığını kabullenen bir bilgelik gizlidir.
İsmet Çakmak, özenle seçtiği anlamı yüksek sözcük ve deyimleri konuşmasının uygun yerlerine monte ederek adeta cila yaparcasına dinleyenlerin ilgisini çekmede usta bir hatip modeli sergiler. Hayatın acıyan yerlerine bir kat sabır, eksik yanlarına bir kat tevazu sürer.
Kendi geçmişine de, başkalarının hikâyesine de yumuşak bir dokunuşla yaklaşır. Motvasyonu yüksek hitabetiyle temsil noktasında idol olabilecek tarzda lider vasıflı bir değerimizdir.
O, Torul’un ağırbaşlı sesi, Zermut’un dolayısı ile Gümüşhanemizin gururudur.Bir barış adamıdır.Keşkeler ve başarılar arasında geçen bir hayat hikayesinin kahramanıdır.
Onun hikâyesi; makamla büyümeyen, insanlığıyla büyüyenlerin hikâyesidir.
Ve inanın bana, böyle insanlar, zaman geçtikçe daha da kıymetlenir.
Bir Erkek. iki kız babası olan Sayın Çakmak yazları doğduğu toprak olan Köyü Zermut’da Kış mevsimini Gümşhane’de geçirmektedir.
İyi ki tanıdım seni İsmet Çakmak… 01.05.2025