Hasan Pir
Bilindiği gibi kendi ülkesi dışında başka ülkelerde eğitim gören öğrencilere “Uluslararası Öğrenci” denilmektedir. 2021 yılı verilerine göre dünyada 6.361.963 uluslararası öğrenci mevcuttur.
Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan sayesinde ülkemizdeki uluslararası öğrenci sayısı her geçen yıl artmaktadır.
YÖK’ün 2022-2023 yılı verilerine göre Türkiye’deki uluslararası öğrenci sayısı 301.694’tür. Bu sayı ile Türkiye dünyada en çok uluslararası öğrencisi olan 7. ülke konumuna yükselmiştir. 2023 verilerine göre dünya üzerinde en çok uluslararası öğrenci bulunan 10 ülke şunlardır: ABD, İngiltere, Kanada, Fransa, Avusturalya, Almanya, Türkiye, Rusya, Çin, Japonya (Türkiye 7. Ülkedir.)
Bugün dünya üzerinde yaklaşık 208 devlet bulunuyor. Dünyanın önde gelen ülkeleri başta olmak üzere tüm ülkeler, uluslararası öğrenci kabulleri ile 6.361.963 kişilik dev pastadan pay almanın mücadelesini vermektedirler.
DÜNYA ÜLKELERİNİN LİDERLERİ HANGİ ÜLKELERDEN MEZUN OLMUŞLAR?… ASIL DERİN GERÇEK BURADA GİZLİDİR…
“Uluslararası Öğrenci” hareketliliğinin bize göre en önemli tarafı ekonomik getiriden ziyade öğrenciler vasıtası ile oluşturulan kültür, ideoloji, siyaset ve taraftar transferidir.
Dünya ülkelerinin liderlerinin hangi ülkelerden mezun oldukları bilgisi bile olayın ne kadar önemli olduğunun en açık delilidir. 2023 verilerine göre dünya ülkelerinin liderlerinin, mezun oldukları ülkelere göre dağılımı şöyledir:
ABD’den mezun liderlerin olduğu ülke sayısı: 65
İNGİLTERE’ den mezun liderlerin olduğu ülke sayısı: 58
FRANSA’ dan mezun liderlerin olduğu ülke sayısı: 30
RUSYA’ dan mezun liderlerin olduğu ülke sayısı: 10
İSVİÇRE’ den mezun liderlerin olduğu ülke sayısı: 7
AVUSTRALYA’ dan mezun liderlerin olduğu ülke sayısı: 6
İTALYA’ dan mezun liderlerin olduğu ülke sayısı: 6
İSPANYA’ dan mezun liderlerin olduğu ülke sayısı: 6
TÜRKİYE’YE GELEN ULUSLARARASI ÖĞRENCİLERE DESTEK OLMAK ZORUNDAYIZ
Uluslararası öğrencilerle ilgili bilgi paylaşımının yapıldığı “Uluslararası Öğrenci Dernekleri Federasyonu (UDEF)” in internet ve sosyal medya paylaşımlarında her türlü bilgiye ulaşmak mümkündür. Yukarıda verdiğimiz bilgilerin de çoğunun kaynağı UDEF’tir.
Ülkemize gelen uluslararası öğrencilere kesinlikle “Göç” ve “Mülteci” mantığı ile bakmamak gerekir. Biz, ülke olarak bu öğrencilere destek olmak mecburiyetindeyiz.
Afrika kıtasındaki devletler başta olmak üzere bugüne kadar Avrupa ülkeleri tarafından sömürülen masum coğrafyalardaki ülkelerin Türkiye’ye dost olmalarını istiyorsak bunun yolunun “Uluslararası Öğrencilerin” ülkemizdeki üniversitelerde okumasından geçtiği gerçeğini kabul etmek zorundayız.
AFRİKA’DA “CELLADINA AŞIK OLMA SENDROMU” SONA ERDİ
Bugüne kadar Avrupa ülkelerinin bin bir hile ve aldatma ile “celladına aşık” ettikleri Afrika ülkeleri artık oynanan oyunların farkına vardılar. Özellikle Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın 29 Ocak 2009 tarihindeki “one minute” çıkışı ve 2013 yılında BM deki “dünya beşten büyüktür söylemi” dünyada masum ve mazlum coğrafyalar için ayılma ve uyanma miladı olmuştur. Bu uyanış sonrasında Türkiye onlar için son rota, son rol model ülke olmuştur. İşte bugün ülkemizde okuyan binlerce Afrikalı öğrenci bu umutla Türkiye’yi tercih edip ülkemize gelmektedir. Bu insanların hayallerini söndürmeye kimsenin hakkı yoktur.
Rengi, dili, dini, ırkı ne olursa olsun ülkemize gelen “Uluslararası Öğrencilere” sıcak ilgi göstermek her Türk vatandaşının misafirperverlik görevi olmalıdır. Bu öğrenciler bizden kaçarsa gidecekleri ülkeler onların yıllarca kanını emen batı ülkeleri olacaktır.
Bu kan emici batı ülkeleri, Türkiye’ye uluslararası öğrencilerin gelmesini istemiyorlar. Ülkemizde yabancı düşmanlığını sürekli kaşıyorlar. Türk Milleti bu oyuna gelmemeli, dünya gerçeklerinden gerekli dersi çıkarmalıdır. ABD, İngiltere, Kanada, Fransa ve diğer ülkeler uluslararası öğrenci alırken iyi oluyor da biz alınca niye kötü oluyor?
Devletimizin bir “göç” politikası vardır. Yetkililer göç konusunda elbette gereğini yapıyorlar. Bugün bazı sıkıntılar olsa da yarın daha sıkıntısız politikalar geliştirilir. Ve konu sorun olmaktan çıkar. Ama, “Uluslararası Öğrenci” politikası bizim dünyaya açılım ve kendimizi dünyaya kabullendirme politikamızın çok önemli bir ayağıdır.
YÖK’E, ÜNİVERSİTELERE VE ÖZELLİKLE REKTÖRLERİMİZE BÜYÜK İŞ DÜŞÜYOR
YÖK ve üniversiteler başta olmak üzere devletimizin ilgili kurum ve kuruluşları ve özellikle de rektörlerimiz “Uluslararası Öğrenciler” konusuna mili menfaatlerimiz açısından stratejik bir konu olarak bakmak zorundadırlar.
Bu işin vebali çok büyüktür. Üniversitelerimiz bize akın akın gelen bu masum öğrencilere para kaynağı olarak bakmamalılar. Ülkemizi, dinimizin güzelliklerini, Türk kültürünü, Türk misafirperverliğini onlara sevdirmek zorundayız. Bu şefkat davranışı üniversitelerimizde bir ekol haline gelmelidir ki bu da ancak sayın rektörlerimiz sayesinde olacaktır.
Bakınız Çin, özellikle Afrika’dan gelen öğrencileri parasız kabul ediyor. Onları parasız yurtlarda barındırıyor, hatta burs veriyor…. Biz de ülkemizin reklamını en iyi şekilde yaparak Afrika’yı ve dünyanın diğer masum ve mazlum coğrafyalarını kendimize bağlamak zorundayız. Hiç kimse; ülkemizin gelecekte dünyaya kendisini kabullendirmesinde önemli rol oynayacak bir konuda suskun kalamaz. Herkes elinden gelenin en iyisini yapmak zorundadır.
Güzel günler dileğiyle.
