Neden Yol? Nasıl ki savaş için para gerekli ise, uygarlık için de enerjinin yanı sıra yol (Ulaşım) gereklidir, diyoruz da ondan…
Geçtiğimiz Cuma günü (10.08.2018) birkaç yıldır yapımı devam eden şehir çevre yolu Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan tarafından açılışı yapılarak karayolu ağımıza katılmış oldu. Önemli bir işlevi yerine getirecek olan bu hizmet, bir karayolu alt yatırımı olarak kabul gördüğü kadar bir kadar da belleklerde yerini koruyan tarihi İpek Yolu güzergahı çağrışımını yaptırdığı için de ayrıca önem taşımaktadır…
Bilindiği üzere Avrupa’dan başlayıp Anadolu’yu katederek Çin ve Hindistan’a ulaşan tarihi İpek Yolu Gümüşhane’den geçmektedir. Günümüzde yeniden gündeme gelen bu tarihi yol sebebiyle gerek karayolu gerekse demiryolu bağlantıları ile bu ağ için önemli bir ülke konumunda olduğumuzu diğer devletlere hissettirmenin gayreti içinde olmalıyız…
Tarihteki yerini çoktan almış olan Gümüşhane çevre yolu, teknik donatı, görsellik ve sanat yapıları ile göz dolduran konumu son derece gurur verici. Yol, Trabzon-Erzurum kara yolu güzergahının nazar boncuğu niteliğinde. Görenler öyle diyor. Tarihi İpek yolu üzerinde Gümüşhane ismini ölümsüzleştirecek böyle bir esere gerçekten ihtiyaç vardı. Ve Gümüşhane de bunu yaptı. Herkesin dilinde bu ve memnuniyet doruk noktasında.. Açılış gününü takip eden hafta sonu tatilinde güzergah, meraklı ziyaretçi akınına uğradı. Bendeniz de dahil..
Bu uzun ve meşakkatli yolların tarihi geçmişlerine baktığımız zaman davar sürülerinin açtığı yollardan ilerleyen kervanlar sonradan Roma medeniyetinin hakim olduğu yıllarda, “ önce planla sonra yap” modeli ile günümüze kadar gelen ve halen uygulanmakta olan projelerle mükemmelleştirilerek rahat bir seyr ü seferin yapılması sağlanmıştı. Ticaretteki bu ulaşım kolaylığı sebebiyle de İpek Yolu’na ilaveten “kral yolu, (buhur- tütsü ) yolu, tuz yolu, baharat yolu” gibi ticari yollar ihdas edilerek bir ülkede bulunmayan mal diğer ülkelere transfer edilmiş oldu.,.
Bir biri içine geçen bu ticari yollar sebebiyle de farklı kültürler birbirleriyle tanışma fırsatı buldu. Yol ve yolculuk, müzisyenlerin beste, edebiyatçıların ise yazın ve şiirlerinin konusu olmaya başladı. Meşhur valiler gittikleri yerlere yol yapmakla ünlendiler. Yağmurdere yolunu yapan Etem Aykut (Topal Vali) da (1930-1931) bunlardan birisi..
Özetlersek: Yol; insan vücudundaki damar ağı gibidir .Ülkemiz yolları da aynen öyle..
Çevre yolumuz da bunlardan birisi. Güneyden mi geçsin, kuzeyden mi geçsin derken hayırlı sona ulaşılarak hizmete sunuldu. Emeği geçen herkese şükran borcumuz vardır. Ülkemize ve Gümüşhanemize hayırlı olsun..