Emekli 104 amiralin önceki gece yarısı yayınladığı bildiriye karşı Gümüşhane’de sivil toplum örgütü ve siyasi partilerin tepkileri devam ediyor.
Gümüşhane Milletvekilleri Hacı Osman Akgül ve Cihan Pektaş, Gümüşhane Belediye Başkanı Ercan Çimen, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Ak Parti Gümüşhane İl Başkanı Av. Celalettin Köse, Saadet Partisi (SP) İl Başkanı Av.Akın Demir, Gümüşhane Ticaret Odası(GTSO) Başkanı İsmail Akçay, Gümüşhane Memur-Sen İl Başkanı Harun Şeker, Gümüşhane Eğitim Ve Kültür Derneği Başkan Vekili Hasan Pir ve Kamuoyu Bilinçlendirme Derneği Başkanı Eyüp Demirel yayımladığı açıklamalarla emekli amirallerin açıklamasını kınadılar.
Gümüşhane Milletvekilleri Hacı Osman Akgül ve Cihan Pektaş
“Bildirilerle millet iradesine ipotek koymaya çalışanlar bilmelidir ki; Bu aziz millet her zaman vesayetin karşısında, milli iradenin ve devletinin yanındadır.
Algının ve kurgunun merkezi 103 Amiral’e sahip çıkmak için sıraya girmiş. En ufak darbe söylentisine bile el sallar durumdalar. 15 Temmuz’u unutanlara tekrar hatırlatalım; Aziz milletimizin iradesi sizin bütün hain planlarınızdan daha güçlüdür.”
Gümüşhane Belediye Başkanı Ercan Çimen
Birkaç kendini bilmez!
Çıkmış kendince gözdağı veriyor!
Siz kimsiniz be!
Darbe özlemi çekenler #15Temmuz’u hatırlasın!
#HodriMeydan
AK Parti Gümüşhane İl Başkanı Av. Celalettin Köse
“Millet iradesinin üzerinde hiç bir vesayeti tanımıyoruz.
Millet iradesini hiçe sayanlara #HaddiniziBilin diyoruz.
Ülkemize diz çöktürme hevesinde olanlara #HodriMeydan ! Türkiye Bayrağı
Biz burdayız.”
SP İl Başkanı Av. Akın Demir
103 Amiralin Montrö Sözleşmesini ve muvazzaf bir amiralin dini vecibesini yerine getirirken çekilen fotoğrafını bahane ederek yaptıkları darbe çığırtkanlığın kabul edilemez olduğunu belirterek, “Bunun üzerinde durulmalı ve sorumluların hukuk çerçevesinde hesap vermesi gerekmektedir. Her vatandaş gibi amirallik gibi önemli bir görevi ifa etmiş kişilerinde ülke meseleleri hakkında fikir yürütme ve beyanda bulunma hakkı vardır. Anayasamız da temel hak ve özgürlük kapsamında ele alınan fikir hürriyeti her türlü kısıtlamadan muaf tutulmuştur. Bu bağlamda her vatandaşın fikrini beyan etme özgürlüğü bulunmaktadır. Lakin 103 amiralin yapmış olduğu beyanat fikir hürriyeti dışında darbe çığırtkanlığıdır. Bunun izah ve kabul edilebilir bir yanı bulunmamaktadır. Bilhassa askeri vesayetlerden çok çekmiş bir ülkede emekli askerlerin düşüncelerini ifa ederken kırk ölçüp bir tartmaları yani çok hassas davranmaları gerekmektedir. 82 milyonluk bir ülkede herkesin aynı şeyi düşünmesini beklemek mümkün değildir. Lakin herkesin milli iradeye saygı göstermesi – demokrasiyi benimsemesi gerekmektedir. Bu hava kadar su kadar hayati bir meseledir” dedi.
Demokrasi ve milli iradenin asla vazgeçemeyecekleri değerler olduğunu vurgulayan Demir, “Bu uğurda bu millet çok bedel ödemiştir. Bu sebep ile bu değerlerimize dönük en ufak bir tehdide veya bunun imasına aşırı tepki göstermemiz en doğal hakkımızdır. Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer. Millet olarak biz de askeri vesayet sistemlerinden- cunta düzenlerinden çok çektik. Bu sebep ile bu ve benzeri basın açıklamalarına tahammülümüz yoktur. Bu tarz cunta heveslilerinin heveslerini kursağına tıkacak en önemli değer milli birliktir. 103 amiralin basın açıklaması kamuoyunda duyulduğunda ilk ve en yüksek perdeden tepkiyi Sayın AKŞENER vermiştir. Bu tepki mirli birliğin ne kadar elzem ve önemli olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Devlet yönetimi için rekabet halinde olan siyasi partileri hasım olarak görmenin ve göstermenin ne kadar yanlış olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bendensen vatansever benden değilsen vatan haini yaklaşımı mirli birliğimizin temellerine dinamit koymaktır. Milli birliğimizi korumanın en önemli unsurları rakiplerimizi ötekileştiren ayrılıkçı dili terk etmek ve adaleti sağlamaktır. Mağduriyetlere sebebiyet vermemektir. Birileri siyasi ve bürokratik arkası olduğu için korunup kollanıyorsa misalen uzun yıllar Bankasyada yöneticilik yapmış kişiler SPK ve Merkez Bankasına yönetici olarak atanırken binlerce kişi hesabı sebebi ile yargılanıyorsa durup düşünmek gerekir. Her daim önceliğimiz adalet ve milli birlik olmalıdır. Adalet önünde herkes eşit olursa, farklı partiye mensup kişilere aynı gözle bakmayı becerebilirsek 103 amiral değil 1003 amiralde konuşsa sinek vızıltısından başka bir mana ifade etmez” şeklinde konuştu.
GTSO Başkanı İsmail Akçay
Emekli 103 Amiralin Montrö Boğazlar Sözleşmesi’yle ilgili yayınladığı bildiriye tepki gösteren Gümüşhane Ticaret Odası(GTSO) Başkanı İsmail Akçay, Türkiye’nin bir hukuk ve demokrasi devleti olduğunu, darbe çığırtkanlığı yapanlara karşı her zaman gerekli cevabın verileceğini söyledi.
Demokrasilerde millet iradesinden büyük hiçbir irade ve güç olmadığının ve başka bir vesayetin kabul edilmez olduğunu vurgulayan GTSO Başkanı İsmail Akçay, ‘’Demokrasilerde en önemli unsur milli iradenin üstünlüğü ve bu üstünlüğe duyulan saygıdır. Hukuka olan bağlılıktır.15 Temmuz gecesi darbe girişiminde bulunan vatan hainlerine Millet iradesinden başka hiçbir iradeyi tanımadığımızı söylediğimiz gibi darbe çığırtkanlığında bulunanlarda da bir kez daha millet iradesinin üzerinde hiçbir iradenin kabul edilmez olduğunu söylemek istiyorum.
Milletimizin iradesine ve demokrasimize karşı yapılmaya çalışılan hiçbir davranışı ve söylemi asla kabul etmiyoruz. Halkın ve hakkın iradesinden başka irade tanımıyoruz. İş dünyası olarak Devletimizin ve Milletimizin yanındayız. Demokrasiden yanayız’ ’ifadelerini kullandı.
Memur-Sen İl Başkanı Harun Şeker
Gümüşhane Memur-Sen İl Başkanı Harun Şeker, 104 emekli amiralin yaptığı açıklamaya karşı bildiri yaparak, “Geleneğimizde vesayete, geleceğimizde darbeye yer yok; milletimizin yanındayız darbecilerin karşısındayız” dedi.
Yaptığı açıklamada Türkiye’nin egemen ve tam bağımsız ülke kararlılığından, Silahlı Kuvvetleri dahil olmak üzere devletin kurumlarının milletin emrinde, milletin iradesine, medeniyet ve inanç değerlerine hassasiyetle yol almasından rahatsız bir zevatın dün gece kendini açık ettiğini kaydeden Şeker, “Aktif görevde oldukları dönemde neye hizmet ettikleri herkesçe bilenen, kağıt üzerinde “deniz kuvvetleri emeklisi” gerçekte ise tavırları itibariyle “amiral eskisi” 103 vesayet mankurtu; Kanal İstanbul ve Montrö anlaşmasına dair cümleler üzerinden “fikir beyanı” sığınmasına da fırsat verecek fakat esasında darbe heveslerini ortaya koyan “muhtıra çağrışımlı” bir açıklama yaptı. Vesayet döneminin tetikçisi, milli irade esaslı sivil siyaset sürecinin emeklisi sıfatlarına haiz demokrasi sefili güruh; çeşitli iletişim kanallarından gece yarısı deklare ettikleri açıklamayla, siyasete ve millet iradesine müdahale etme niyetlerini, gaflet, dalalet ve millet iradesine ihanet gayretlerini beyan etmişlerdir. FETÖ ayarlı açıklamanın satır aralarına gizlenmiş heves ve hedefleri, açıklamayla gün ışığına kavuşan kirli niyetleri milletimizle birlikte görüyoruz ve not ediyoruz. Milletimizin, bu türden hedefleri, niyetleri ve fiilleri, failleri, iştirakçileri ve azmettiricileri ile maşeri vicdanında mahkum etme iradesini ve tarihin çöplüğüne gönderme dirayetini herkese bir kez daha hatırlatıyoruz” dedi.
Emekli de olsa bazı darbe heveslilerinin siyasete müdahale etme, millet iradesine çelme takma, darbe çığırtkanlığı yapma ve gayrı milli odaklara selam çakma hastalığına devam ettiğini kaydeden Şeker, “Yine bu açıklama, silahlı kuvvetler bünyesinden ihanet ve vesayet mankurtlarını temizleme iradesinin gerekliliğini, doğruluğunu ve isabetli sonuçlarını da teyit etmiştir. Bu açıklamanın amiral eskileri tarafından yapılmış olması; vesayet virüsünün, darbe mikrobunun, milli irade karşıtlarının Silahlı Kuvvetlerde barındırılmadığını, milletin ordusunun millet düşmanlarından arındırıldığını tescil mahiyetindedir. Bir kısım kendini bilmez mütekait askerin sözde ülkenin bekasını düşündükleri izlenimi vererek siyasete müdahale etme cüretleri; hukuki açıdan ihanetin, fiili açıdan açık bir zavallılığın, akılsızlığın ve ahlaksızlığın göstergesidir. Ülkenin bekasını, devletin bağımsızlığını, milletin egemenliğini tehlikeye sokan şeyin geçmişte 10 yılda bir yapılan darbeler olduğu, bu darbelerle bu ülkenin bütün kayaklarının sömürüldüğü, emperyalizmin operasyon sahası haline getirildiğini unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız” diye konuştu.
Türkiye’nin bekasının ve bağımsızlığının teminatının millet ve onun emsalsiz iradesi olduğunun altını çizen Şeker, şunları söyledi: “Bunun yakın tarihteki en büyük ve en haşmetli örneği 15 Temmuz’dur. 15 Temmuz gecesi darbecilere meydanları dar eden millet, Türkiye’nin geleneğinden vesayeti, geleceğinden muhtıra ve darbeyi bir daha asla tekrar etmeyecek biçimde kazımış, söküp atmıştır. Biz, açıklamayı yapanlar ve yazanlar kadar yayanlar, yaptıran ve yazdıranların da farkındayız. Bu yönüyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, 103 darbe tetikçisi, amiral eskisi ve açıklamaları hakkında soruşturma başlatmış olmasını doğru buluyoruz. Bu kararın faillerle birlikte iştirakçileri ve azmettiricileri ortaya çıkaracak bir hukuki süreç üretmesini de bekliyoruz. Darbeye tevessül eden, milletin iradesini ve inanç değerlerini hedef gösteren, sivil siyasi iradenin hukukunu yok etmeye yeltenen herkese haddi bildirilmeli, darbe heveslileri yargı önünde hesap vermelidir. Bu kapsamda, ilk adım olarak “emekli amiral” tanımına sığınma imkanları sona erdirilmeli; rütbesini, üniformasını siyasete müdahale aracı olarak kullananların bütün rütbeleri ellerinden alınmalı, o rütbeler üzerinden kazandıkları kazanç ve imtiyazlar sona erdirilmelidir. Vesayet muhipleri bilmelidir ki 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı milletin yazdığı destan bu ülke için sadece bir milat değil, şehitlerin kanıyla verilmiş bir ahittir. Memur-Sen olarak şehitlerimize verdiğimiz sözün, millet iradesinin yanında, ahdimizin arkasında; darbelerin, vesayetin, emperyalizmin, ihanetin karşısındayız.”
Gümüşhane Eğitim Ve Kültür Derneği Başkan Vekili Hasan Pir
Gümüşhane Eğitim Ve Kültür Derneği Başkan Vekili Hasan Pir, bir açıklama yaparak emekli amirallerin açıklamasını kınadı.
Pir açıklamasında şunları kaydetti:
“Milletimizin huzurunu bozmak, vatanımızı ve devletimizi bölüp parçalamak isteyen darbe heveslilerine bu millet son olarak 15 Temmuz 2016 da gerekli dersi vermiştir.
15 Temmuz’dan ders almamış olan ve milli iradeye ayar vermek isteyen 103 emekli amiralin bir gece yarısı yayınlamış oldukları ve darbe imasında bulunulan menhus bildirilerinin milletimizin birliğine ve vatanımızın selametine ve devletimizin bekasına yapılmış menfur bir saldırı olduğu aşikardır.
Millet iradesine kelepçe vurmaya çalışan bu gibi antidemokratik girişimlerden, darbe imali bildirilerden, milletin kendilerine verdiği rütbeleri millete karşı kullanmaya kalkan bedhahlardan bir sonuç alabileceğini düşünenlere en güzel cevabı yine bu aziz millet son olarak 15 Temmuz’da vermiştir.
Gümüşhane Eğitim ve Kültür Derneği olarak darbeci zihniyetli hainlere karşı daima Milletimizin, Devletimizin ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında olduğumuzu kamuoyuna saygıyla arz ederiz.”
Kamuoyu Bilinçlendirme Derneği Başkanı Eyüp Demirel
Kamuoyu Bilinçlendirme Derneği Başkanı Eyüp Demirel ise kimsenin hayallere kapılmamasını isteyerek, “Biz hepimiz al bayrağının altında bölücülerin kökünü kazmak için tetikte bekliyoruz. Bu küstahlığı yapanlar dış güçlerin piyonları fantezi düşüncelerle darbe çağrışımlı ihanet derecesinde sözler sarf etmişlerdir. Türkiye’de lüzumsuz gerginlikler oluşturmak istiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni önce Montrö açıklamalarıyla emperyalist güçlerden aferin almışlardır. Bölücüleri ve vatan hainlerini cesaretlendirmiş, katkı sağlamak suretiyle bir tabur 104 vesayetçi amiral imzasıyla yayınlanan gece yarısı darbe imalı bildirinin altında ne yatıyor. Derin Amerika ve CIA haddinizi bilin hodri meydan!” şeklinde konuştu.
“5.Kol faaliyetlerine Müslüman Türk Milleti olarak müsaade etmeyeceğiz. Türkiye’ye kimse ayar veremez”
Dünya’da İstanbul ve Çanakkale boğazından hariç başka parasız geçilen hiçbir deniz yolu olmadığını ifade eden Demirel, “Yunan’ın Korint Kanalı’ndan geçende para verir. Panama Kanalı’ndan geçende para verir. Süveyş Kanalı’ndan geçende para öder. Bu bir rezilliktir. 104 generalin yaptığı bu bir azli yettir. 36 tadile ilaveden bizde boğazların tadilini istiyoruz. Dünya’da böyle beleş geçilen bir deniz yolu yoktur. Eğer kaptan yardım isterse kılavuz ücreti öder. Bir para ödememek için kılavuzda istemez. Gelir bir yalıya çarpar. 60 senede araştırmalarımıza göre 6 tane kaza olmuştur. Yalıya çarpan, çarpışıp batan bu demektir ki en az her 10 senede 15 senede bir kaza oluyor. Gitgide de gemiler çoğalıyor. 2. kanal düşünülüyor bu 2. kanalda bedava mı olacak? 5 yılda Süveyş Kanalı’na göre Türkiye’nin zararı 5 milyon dolardır. Dünya’nın neresinde görülmüş böyle bir zarar. Osmanlı İmparatorluğu zamanında bile ecnebi buradan ücret ödeyerek geçerdi. Türkiye için bu aczi yet ifadesidir. Yanlış bir tatbikattır. Biz boğazlardan otomobil ile geçiyoruz da para ödüyoruz. Boğazlardan geçerken 1,5 km yol için ücret öderken neden denizden geçen gemiler 15 km deniz yoluna niye ücret ödemiyor. Gavura imtiyazı destekleyen generallerin yurt dışı çıkışları yasaklanmalıdır. Rütbeleri sökülmelidir. Emeklilik hakları kaldırılmalı, emekli maaşları kesilmelidir. İleriye dönük emekli ikramiyeleri geriye alınmalıdır. Askeri sosyal tesis ve askeriye girişleri yasaklanmalıdır. 5.Kol faaliyetlerine Müslüman Türk Milleti olarak müsaade etmeyeceğiz. Türkiye’ye kimse ayar veremez” ifadelerini kullandı.