Ahmet Efendioğlu
Bir önceki yazımda zikretmiştim. 1970’li yıllarda Gümüşhane’de YSE Müdürü olarak görev yaptım. Yani 54 yıl önce… Diğer bir ifade ile yarım asır önce…
Gümüşhaneli değilim. Aslen Trabzonluyum. Uzun yıllardır da İstanbul’da ikamet ediyorum.
Değerli okurlarım.
“Geçmiş zaman olur ki, hayali Cihan değer.” Sözü insan olarak hepimiz için geçerli bir söz.
Uzun yıllar geçmesine rağmen ben de Gümüşhane’yi ve Gümüşhane’de geçirdiğim günleri, ayları ve yılları hiç unutmadım, unutamadım…
Görevim gereği muhatap olduğum ve yakından tanıma fırsatı bulduğum Gümüşhane’de köylüsünden şehirlisine, yaşlısından gencine kadar herkesin; muhatabına saygılı, edepli ve alicenap davranışlarını her zaman takdirle yâd ettim.
Gümüşhane’de yerleşik halkın -bir tarz ve duruş olarak- haklarına rıza göstermelerini, elde ettikleri imkanlarla yaşama gayretlerini takdire şayan bir duruş olarak müşahade ettim. Benim de istifade ettiğim bu asil duruşu ve karakteri genç kardeşlerime nakletmek istedim.
Gümüşhanelinin köyünde, mahalle veya kasabasında küçük bir tarlası veya bir bahçesi vardır. Geçiminin çoğunu ondan temin eder. Geçimi yetersiz olanların biraz da gurbet hayatı vardır. İkisinden elde ettiği kazancıyla hakkına razı, huzurlu ve mutlu olarak hayatını idame ettirir. Çok kazanmanın, çok mal sahibi olmanın hırs ve düşüncesi yok denecek kadar azdır Gümüşhanelilerde.
Gümüşhaneliler; zarar gördükleri kimselere karşı bile husumetlerini devam ettirmezler. Onları gördüklerinde başını eğerek geçmeyi yeterli sayarlar.
Her yerde olduğu gibi Gümüşhane’de de siyasi veya içtimai farklılıklar olmasına rağmen, bu durumun onların beşeri münasebetlerini engellediğini görmedim. Düşünce farkları olsa bile birbirlerinin değerini, onur ve haysiyetini rencide ettiklerine hiç şahit olmadım.
Gümüşhanelilerin; görgü kurallarına ve saygılı davranışlarına azami dikkat ettiklerine, imkânları nispetinde toplum önüne daima temiz ve bakımlı bir kıyafetle çıktıklarına, güler yüzlü ve edepli bir tavır içinde olduklarına tanık oldum.
Gümüşhaneliler, farklı düşünce ve fikirler taşısalar bile muhataplarına, saygı gösterirler. Siyasi farklılar sebebiyle tartışmalara tahammül ederler. Küskünlük, kırgınlık, hürmetsizlik edenlerine hiç şahit olmadım.
Değerli okurlarım.
İltifat olsun diye söylemiyorum. Gümüşhanelilerin arasındaki kırgınlık, küskünlük gibi durumların Kuşakkaya’nın tepesinden uçup gittiğini gören bahtiyarlardan sayarım kendimi.
Elli yıl önceki kadim güzelliklerin bugün de devam ettiğine kani olduğum Gümüşhane her zaman hatıralarımdaki nezih yerini koruyacaktır.
Sağlıcakla kalın…