Ana Sayfa Arama Yazarlar
Kategoriler
Sosyal Medya

Aruz Kalıplarında Hikmet Pırıltıları (25)

Şair Ali Özdoğan AYRILIK Bâd-ı firkat ne esermiş gülü kül

Şair Ali Özdoğan

AYRILIK

Bâd-ı firkat ne esermiş gülü kül etti yakıp

Kavrulan rûhuma âteş gibi izler bırakıp

Ah meğer fâni şu demler su misal gitti akıp

Kavrulan rûhuma âteş gibi özlem bırakıp

Feilâtün feilâtün feilâtün feilün

DİYEMEM

Bilirim yâre-i firkat ne derindir ne derim

Niye sevdim diyemem ki diyemem derbederim

Yazıdır sînede hırkat yazıdır her kederim

Niye sevdim diyemem ki diyemem derbederim

Feilâtün feilâtün feilâtün feilün

EY NAZLI ÇİÇEK

Ey nazlı çiçek ah bilirim nîmet-i Hakk’sın

Sevdâ çağıran rûhuma zannetme uzaksın

İster ki gönüller şu firâk aşkı bıraksın

Sevdâ çağıran rûhuma zannetme uzaksın

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

DİLDAR

Pek sevdi gönül rûha hitab eyledi dildar

Ah neşve-i tâb neşve-i tab eyledi dildar

Nûrlandı semâ hoş mehitâb eyledi dildar

Ah neşve-i tâb neşve-i tab eyledi dildar

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

LÂNE-İ AŞKIN

Girdâbına düşmüş çıkamaz lâne-i aşkın

Feryâd edecek firkati yar derdini bilmez

Sermest şu gönül neşve-i sevdâ ile şaşkın

Silmez sevenin eşkini dildar bile silmez

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

AŞK SANMA

Dur sevme gönül sevme hayâlin sana yardır

Aşk sanma o hep başka bahar başka bahardır

Leyla’da Züleyha’da firâk âteşi vardır

Aşk sanma o hep başka bahar başka bahardır

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

AŞK ÖMRE BEDELDİR

Dallar da sararmış yine güz mevsimi gelmiş

Feryadda hezâr sanki firâk bağrını delmiş

Bilmez mi ki aşk ömre bedel ömre bedelmiş

Feryadda hezâr sanki firâk bağrını delmiş

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

GÖNÜL

Nicedir âh ile giryan nicedir gamla gönül

Avunur yâr diye heyhat o şikest camla gönül

Yine hicran yine hüzzam yine akşamla gönül

Avunur yâr diye heyhat o şikest camla gönül

Feilâtün feilâtün feilâtün feilün

KİMDİ?

Ömrümde hazan mevsiminin gamları şimdi

Ah kimdi gönül coşkuların âşığı kimdi

Taptâze bahar sanki benim sanki benimdi

Ah kimdi gönül coşkuların âşığı kimdi

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

ALLAH’A YÖNEL

Uzandığın sanma senin elde kalır âh ü enin

Çürür tenin şol bedenin tövbe de Allah’a yönel

Nümûnedir fâni hayat çâre midir yat ile kat

Huşû nedür gel onu tat Hû de de Allah’a yönel

Mefâilün müfteilün müfteilün müfteilün

BEKLETME

Bülbül bile hasretle senin bûyini bekler

Gel tatlı bahar gel coşacak gül ve çiçekler

Rûhumda hezârın o güzel şarkısı varken

Bekletme sakın gel ne olur aşkı anarken

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

GAZZE

Gazze değil yıkılan, insan onûru yerde

Kalbi olan duramaz, kalpsiz düşer mi derde

Nerde şu rûhumuzun şefkatli hâli, nerde

Kalbi olan duramaz, kalpsiz düşer mi derde

Müfteilün feilün müstefilün feûlün

ŞİFASIZ YARA

Çözemem kalb-i derûnumda şifâsız yarasın

Varasın ah varasın yâremi bir dem sarasın

Kararan rûhuma mehtapla dolan Marmara’sın

Varasın ah varasın yâremi bir dem sarasın

Feilâtün feilâtün feilâtün feilün

GİTMEDEN GELEN

Zâtından haberin yok insana hikmete kör

Gidip de gelen sorma gitmeden geleni gör

DİLÂRÂ

Bu akşam hayalin denizde sanki

Huzûrunla şâdım inan inan ki

Unutmam dilârâ o hatıran ki

Değişmem şu dünyâ benim de olsa

Bahârım nehârım seninle dolsa

Mefâîlü müstefilün feûlün

CUMA

Feyizyâb ol bu mübârek cumâdan

Irak tut benliği dâim imâdan

Selam var bak sana her nur simâdan

Nasîbin kaçmaya şol içtimâdan

Hazer et gel solacak mâsivâdan

Hazer et aynı belâ mâsivâdan

Mefâîlün feilâtün feûlün

SORDA GEL

Derde düçâr eyleme  ah aşk nedir sor da gel

Yandı firâkınla şu  sînem ateş korda gel

Çaresi yok yâresi geçmez gönül zorda gel

Yandı firâkınla şu  sînem ateş korda gel

Müfteilâtün feilâtün mefâîlü fâ

YILLAR YILI

Cevr ile zâlim beni ağlattı yıllar yılı

Sel gibi dû çeşmimi çağlattı yıllar yılı

Kalbimi kor âteşe dağlattı yıllar yılı

Sel gibi dû çeşmimi çağlattı yıllar yılı

Müfteilâtün feilâtün mefâîlü fâ

HOŞ GÜNLER

Geçmiyor ki geçmedi özlemi hâlâ derin

Hâtırası rûhuma doldu o hoş günlerin

Bin hüzünle gelse de akşamı gündüzlerin

Hâtırası rûhuma doldu o hoş günlerin

Fâilâtü müfteilün feilâtün feûl

SEVGİNİ TATTI GÖNLÜM

Sevgini tattı gönlüm şevkutarâb-ı aşktan

Zehr-i firâkı bilmez içti şerâb-ı aşktan

Dîde bitâb olurmuş dîlde harâb-ı aşktan

Sen de rüyâ füsunkâr sen de serâb-ı aşktan

Müfteilün feûlün müfteilün feûlün

YARAN KALDI

Ne adın var dilimde ne bir hâtıran kaldı

Şu kırık ud, gönülde şifâsız yaran kaldı

Nice aşkın serâbı ne yârem saran kaldı

Şu kırık ud, gönülde şifâsız yaran kaldı

Feilün fâilâtü mefâîlü mefûlün

ŞİFASIZ YARALAR

Gitmedi kalbimde hep o şifâsız yaralar

Rûha hüzünler verir yaralar hâtıralar

Âh ile inler gönül yine bağlar karalar

Rûha hüzünler verir yaralar hâtıralar

Müfteilün fâilün feilâtün feilün

ACIDIR

Acıdır artakalan âh neyi sevsen acıdır

Kaçıdır aşk ile yanmaz kaçıdır âh kaçıdır

Yine Leyla yine Mecnun o Şirin baş tacıdır

Kaçıdır aşk ile yanmaz kaçıdır âh kaçıdır

Feilâtün feilâtün feilâtün feilün

O VEFASIZ

Sormadı hâlin nedir o vefâsız bana hiç

Ah şu melâlin nedir bana aşktan yana hiç

Vuslatı bekler gönül gelemez yan yana hiç

Gülmedi gülmez niçin yüzü aşktan yana hiç

Müfteilün fâilün feilâtün feilün

SEVGİLİ

Gel kurul sevgili gel şu gönül tahtıma sen

Âşinânım nicedir yazısın bahtıma sen

İftirâkınla harâb perişan etme bitâb

Gel olur şevkutarâb inanıp ahtıma sen

Fâilün müfteilün feilün müfteilün

SEVDANIN SIRRI

Çözemem sırrını sevdâ ne derindir kederin

Bana vuslatla da gelsen şu gönül derbederin

Aşk-ı Leylâ’sına ağlar nice Mecnun hederin

Bana vuslatla da gelsen şu gönül derbederin

Feilâtün feilâtün feilâtün feilün

VEFASIZ

Cevreder ol bî-vefâ gör aşka istidâdı yok

Dîl-i şeydâ sevdi ammâ dâd ü istimdâdı yok

Dîde giryan eylemiş der âşıkan feryâdı yok

Dîl-i şeydâ sevdi ammâ dâd ü istimdâdı yok

Fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün

BEKLERİM

Unutulmaz hatıran derûn-i dîlde saklar

Sana hasret beklerim, yüzümde saçta aklar

Yine ümmîdim durur yakınlaşır uzaklar

Sana hasret beklerim yüzümde saçta aklar

Feilâtün fâilün mefâilün feûlün

AKİBET

Temâşâ eyleyemem çıkar’çün intizârım

Yüzüm yok ben mi varım nefes almak mı kârım

Şu insanlık ne acep didişmekten bizârım

Kabirmiş âkibetim meğer görmez nazârım

Mefâîlün feilün mefâîlün feûlün