Aruz Kalıplarında Hikmet Pırıltıları (12) - GÜMÜŞHANE'DEN HABER - Yerel Haber SitesiGÜMÜŞHANE'DEN HABER – Yerel Haber Sitesi

2 Mayıs 2024 / Kuruluş: 15 ŞUBAT 2012

Aruz Kalıplarında Hikmet Pırıltıları (12)

Giriş Tarihi: 16 Ocak 2024 - 16:27

Son Güncelleme: 16 Ocak 2024 - 16:28

Şair Ali Özdoğan

DESEM

Yine ağyar gibi yar bana bir çâre desem

Nicedir sînede hâr kanıyor yâre desem

Ne olur kılsa nazar acı mehpâre desem

Nicedir sînede hâr kanıyor yâre desem

Feilâtün feilün feilâtün feilün

EY REZİL NEFİS

Yitik bir akıllayım zamâna etmem nazar

Koşan nam makam deyû önümde bekler mezar

Yeter ey rezil nefis çıkar içün teşne hey

Günah içre zây’olan ümit ne âteş ne hey

Feûlün mefâilün mefâilün fâilün

FÂNİDEN MEFAHİR

Sermest etti dünyâ hevân müskirat

Hırsından kudurmak kalır tek irat

Hüşyâr ol be âdem unuttun sırat

Fânîden mefâhir ne âdî murâd

Mefûlün feûlün feûlün feûl

RAHMETLE

Zulümler ulaşmış katına arşın

Revâ mıydı millet demeye karşın

Özümden haberdir bana şu marşın

Gömüldün gönülden kabire Âkif

Mefâîlü müstef’ilü feûlün

BİRİ VAR

Gel şad oluver kalb-i derûn aşkı koyan var

Firkatle gelen yâd ile feryâdı duyan var

Sûzânını nûr eyle de bak dinmeli zârın

Çöz sırrını çöz vakti verip ânı sayan var

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

TİTRE KALBİM

Titre kalbim dur veyâhut mazlumun gör âhını

Eyle feryâd nerde insan gölgelerden ol beri

Farkedip zâlim çağından şeytanın peydâhını

Devr-i taş olsun velev kim şol zamandan kaç geri

Fâilâtün fâilatün fâilatün fâilün

YA RABBİ

Girdâbına düşmüş çıkamaz nefse gedâ o

İnsan diyemem sûret içün âdeme zuldür

Gör menfaatin âşığı hem rûhu fedâ o

Ya Rabbi uzak kıl ne olur mü’mini güldür

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

KALDI RAMAK

Zaman şiârı oldu özden uzak yaşamak

Ya şeytanın esîri yahut hevâya yamak

Nedir bu hâlimiz ne bitmez mi yâhu ömür

Şu fâninin peşinde sonlandı kaldı ramak

Mefâilün mefâilün fâilâtü feûl

DUA

Ne kadar uzun olsa sabahı var bilirim

Uyunur mu derd içre leyâli bar bilirim

Şu feza kimin mülkü ya şems kamer vü zemin

Dönerim huzûrunda duâyı kâr bilirim

Feilün feûlün feilün mefâilün

BÎVEFA

Saracak sanma gönül, yâreni sarmaz bi vefâ

Bekledin gelmeyecek hâlini sormaz bi vefâ

Sevemez aşk bilemez hayra da yormaz bi vefâ

Bilirim gelmeyecek hâlini sormaz bi vefâ

Feilâtün feilâtün feilâtün feilün

GÖNÜL

Kimi yardır kimi ağyar ikidir derd-i gönül

Nicedir aşkı ararken şu hazan erdi gönül

Ne çıkar kim’se vefasız ona gül verdi gönül

Nîcedir aşkı ararken şu hazan erdi gönül

Feilâtün feilâtün feilâtün feilün

HAYAT

Keyfe serâb imiş hayat gel sâye ol müptela

Sanki belâ şu sevgiler ah Hakk’ı bul evvela

Mektubu cümle kâinat iz’ân içün kıl inat

Çare değil ki saltanat çınlar da susmaz selâ

Müfteilün mefâ’ilün müstef’ilün fâilün

GİDER

Emeller tutulsa da ömürler kaçar gider

Şu firkat yüreklere ateşler saçar gider

Hayaller gönüllere ümitler açar gider

Şu firkat yüreklere ateşler saçar gider

Feûlün mefâilü feûlün mefâilün

BİLMEZ Mİ?

Bilmez mi kendi rezil hâlini belâm

Zannetme çâre olur mâlumu ilam

Zâtında âcize sus eyleme kelâm

Sordum ki hakkı nedür sâdece selâm

Mefûlü müfteilâtün mefeilün

VİSAL

Solacaksın sararıp gül gibi ey gonca misal

Ne zamandır bilemem ah bana kısmet mi visal

Ya duyup sev bana rahm et ya da âteşlere sal

Ne zamandır bilemem ah bana kısmet mi visal

Feilâtün feilâtün feilâtün feilün

SERAP MIDIR?

Nedir saçımda aklar kış mı bahar sandığım

Serâp mıdır peşinden hep koşarak andığım

İnanmıyor ki gönlüm aşk mı şu aldandığım

Serâb mıdır peşinden hep koşarak andığım

Mefâilün feûlün müfteilün fâilûn

DÎL HÛN

Dîl hûn yine gün leyle döner ol bi vefâdan

Bilmez mi gönül tatmayacak zevk u safâdan

Âşıklara mihnet mi gelir cevr ü cefâdan

Bilmez mi gönül tatmayacak zevk u safâdan

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

SORSAM

Sârık-ı çesm-i siyah ah çalar dîl bî iştibah

Sorsam niçün bu nigâh ah harâbım akşam sabah

Vallahi naz da günah ah bu aşktan oldum tebâh

Sorsam niçün bu nigâh ah harâbım akşam sabah

Müstef’ilün feilâtün mefâîlün fâilün

FİRKATTE SABÂ

Billâhi geçer sanma sürer vakt ü zemânın

Âhın ile feryâdı gelir cevv ü semânın

Firkatte sâbâ çâre midir çalsa kemânın

Âhın ile feryâdı gelir cevv ü semânın

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

NİMET BİLİRİM

Nimet bilirim cevr ü cefa etse de dildar

Bir kerre nigâhıyla benim rûhum ışıldar

Ümmîd ile bekler dururum çatsa da dîdar

Bir kerre nigah etse yeter rûhum ışıldar

Mefûlü mefâîlü mefâîlü feûlün

İNSAN

Bunca zulümler görüp düşmedin zerre gama

İnsana benzer yanın kalmamış hiç yaşama

Ar damarın çatlamış nerde ruh nerde yürek

Kendine insan desen bil ki vicdanı gerek

Müfteilün fâilün fâilün müfteilün

YAZIK

Rüyada özgür köle sen yaşa gayrın öle

Seninle dünyâ çile kardeşi görmez misin

Siyon güler hâline neslini ihlaline

Yazık şu ikbâline insanı görmez misin

Mefâîlün müfte’ilün feilâtün feúl

KAHROLASIN

Kahrolasın a dünya bebek değil sen öldün

Hakk ne için yaratmış düşünmeyip hep böldün

Sustu rezil gürûhun güya şu üç gün kârdır

Ölmeyi son sanırsın ateşte vaktin vardır

Müfteilün feûlün mefâilün mefulün

BİNLERCE ÇOCUK ÖLMÜŞ

Binlerce çocuk ölmüş sen’çün köpek mûteber

Vallahi bu tarzından tiksindi rûhum yeter

Cinsün ile dertlendün iz’âna hâcet mi var

Ayân ü beyânundan gayr’çün hüccet mi var

Mefûlü mefâîlün mefûlü müstef’ilün

ALDANMAK

Aldanmamaktur gâye mal mıdur pazarda sat

Ünvan nedür pespâye verdüğün mukaddesat

Müstef’ilün müstef’ilün mefâîlün feul

image_print

HABERLER